artık yapılacak olan belli , jitem gibi bir oluşum kurulacak , teröriste kucak açan , bir ekmek parçası dahi veren kim varsa çoluğu çocuğu ile birlikte yok edilecek ki arkasından intikam almak isteyen olmasın , bir köyde terörist mi barınıyor , sana ihbar gelmedi mi , yakacaksın o köyü bir gecede bu iş böyle böyle biter , sen teröristten daha korkutucu olmazsan bu iş çözülmez.
kürt it gibidir , mahkum duruma düşürürsen , korkutursan elini eteğini öper , ama korkutamazsan sana it gibi hırlar kendisini korkutana sarılır , o yüzden devlet baba olmayacaksın , foşik devlet olacaksın , katil devlet olacaksın.
yada 95 çelik harekatı gibi kuzey ırak'ı talan edeceksin , kandil mandil ne varsa yakıp yıkacaksın , sikerim angajman kurallarını deyip dalacaksın , bak israil'e adam bir vatandaşı için 3000 gazzeliyi gözü kapalı öldürüyor , büyük devletsen senin vatandaşın büyük olacak , el oğlunu pohpohlayıp kendi oğlunu siklememezlik etmeyeceksin , senin oğlun en değerli olacak ey devlet.
ama bunun olması için önce halkın bir silkinmesi lazım , biz ne yapıyoruz demesi lazım , başımızdakiler anamızı sikiyor biz niye ses etmiyoruz diye kendine bir sorması lazım , ama var mı ufukta öyle bir ışık derseniz ben pek göremiyorum , olan olduğuyla ölen öldüğüyle kalıyor , yarın bir gün unutulur bu 16 şehit de , yine sadece anası babası hatırlar , belki bir iki vatanperver arkadaş hatırlar , gerisi yalan olur.
kimilerimizin çocukluğunun yeni yeni bitmeye başladığı yıllardır. keşke bu harun da hep ordaki gibi kalaydı. saba tümer'in programında gördüm de bırak kanıma girmeyi eve almam ben bunu şimdi.
spor konusunda hayatımın en bereketli yıllarıydı..
dile kolay, tam 3 dünya kupası izlemiştik 10 yıl içinde. italya 90, amerika 94 ve fransa 98... ne güzel oyuncular kazındı aklıma. baggio, hagi, stoiçkov, bergkamp, schmeichel... saymakla bitmiyor.
nba ile yeni yeni ilgileniyordum o zamanlarda.. dikembe mutombo, karl malone, michael jordan... türkiye'de 95'teydi sanırım naumoski sazı eline alıyordu, efes pilsen hücumu başlıyordu. koraç kupası ülkemize geliyordu... tofaş vardı, fırtına gibi eserdi o yıllarda. onlar da koraç'ta final oynamış ama aris'e yenilmişti.
2000'lerin başında nadal-federer arasındaki çekişmeye bırakıyordu yerini peter sampas-andre agassi çekişmesi. kadınlarda öyle williams kardeşler piyasada yoktu kadınlarda. tek isim vardı, yanına başka isim konmazdı; 22 grand slam şampiyonu steffi graf.
formula 1'de ayrton senna-alain prost çekişmesine sahne oluyordu ve trajik olarak senna'yı kaybediyorduk bir yarış esnasında.. ulan çok üzülmüştüm o gün. amına koyayım senin san marino pisti. lanetli bir yer. zaten prost-senna çekişmesine de acayip kılım. az sövmemiştim f1 yönetimine. puşt prost bir yarışta şampiyonluk için senna ile kapışıyor. ikisi takım arkadaşı bu bahsettiğim yarışta. senna'ya kasıtlı olarak çarparak pist dışına yolluyor. fakat senna inanılmaz bir çaba göstererek geriden geliyor ve yarışı kazanıyor. sonra bu ibne f1 yönetimi alıyor senna'dan şampiyonluğu. prost ibnesine veriyorlar.. sonra zaten olaylar çıkıyordu. ibne prost ferrari'ye kaçıyordu. neyse, gerissi karışık. siktir edin.