bir yalnızlık, bir yanlışlık başlangıcı. bunlar büyüdü. büyüdüler. büyüdük.
bir telaş hayatımızın heyecanını, kutu kolanın büyük, içindekinin çok gelmesini harcadık.
karışıklık içindeyiz. hayal meyal hatırladığımız adamların bize hazırladığı geleceğe kavuştuk. **
beklediğim gibi değil. gençler genelde siyasetten ve şiirden sohbet etmeyi sevmiyor. suçları da değil. hepsi birer modern beşer tanrılar. kan emmezler, ememezler ama güç için tapınıyorlar. ilk çağ'da olmayan ilkellik modernizm kıyafetiyle. birbirlerini internette buluyorlar. orada. sevişmeyi bilmiyorlar. seks ise en önemli kelime.
tek katlı plastik topları değil 3 katlı olanlarını tercih etmek, koca ayak dizi filmini izlemek, ninja kaplumbağaları izlemek çıkartmalarını biriktirmek ve oyuncaklarıyla oynamak, he-man-shera ikilisini seyretmek, hayalet avcılarını seyretmek, sokakta kola kutusunu ezip maç yapmak, evde naylon poşetleri büzüp lastikle bağlayıp top niyetine oynamak, izel çelik ercan, yonca evcimik, hakan peker kasetlerini alıp dinlemek.
9 aylık, saklambaç, yakantop gibi oyunlar oynamak, fifa 98 oynamak, game boy ların renksizleriyle vakit öldürmek, ve metallica yla tanışmaktır. televizyonda ise; hugo, power rangers, çarkıfelek izlemektir. *
insanlar 80 leri anarken biraz mal gibi bakmak biraz özenmektir, biraz büyüyünce 90 lar anılmaya başlandığında hafiften sevinmektir, 90 larda güzeldi demektir.
okulda power rangerscılık oynamak. erkeklerin kırmızı ranger, kızların da pember ranger olmak için birbirleriyle kavga etmesi. gözlüklü çocugun hep mavi ranger olması.*
turbo, şıpsevdi, minti, dandy, cicoz sakızlarını çiğnemiş olmak; elvan gazoz içmek; kutu kolayı yırtılan kapakla açmak; büyük şişede kola alırken çıkan pet şişelere şaşırmış olmak; g.te yapışırcasına beach pantolon giymek hatta gece gündüz çıkarmadan pijama etmek; halley'den önce vals'i yiyebilmek, meybuz denen tatsız buzu içindeki renkli sıvıyla tüketmek.
her pazar sabahı barıs manco ile adam olacak cocukları , susam sokağını izlemek .
ziyaratçilerin dörtte üçünü kapalı gözlerle izlemek ,
aboneyim abone diye bagırıp dansını ezbere bilmek ,
yüksekliği ayak bileğinden baslayıp boynuna kadar çıkana kadar ip atmaktır .
herhangi bir yuvarlak nesneyi (hatta yuvarlak olmasına gerek de yok, her türlü nesneyi) eline alıp "vınn vınn" diye sesler çıkararak arabacılık oynamaktır.
(bkz: sailormoon) ve (bkz: lady lynn) izlemek
gazoz ve gofret ikilisi
taso biriktirmek
şişme top alıp gün boyunca sokakta koşup eğlenmek
acıkmak
akşam anne tarafından yapılmış mis gibi yemekleri yemek için eve çağırılmak.