okul haritalarında sscb yi, hocalı yı ve bosna savaşını görmüştür. ırak savaşında saddam buraya scud füzesi gönderir mi diye aklından geçirmiştir. teknolojinin az olduğu dönemde çocukluklarını sokakta geçirmiş dizleri düşmekten yara tutmuş çocuktur.
Dışarı da saklambaş, seksek evde evcilik oynamak, kardeşle televizyon kavgası yapmak, kasete ses kaydetmek, atari de mario oynamak, tasoları biriktirmek ve daha niceleri (bkz: ne güzel günlerdi be)
Dizi deyince Süper baba, Perihan Abla; reality deyince Sadettin Teksoy, Nurseli idiz ve Cem kurtoğlu demekti.
Heidi, şeker kız, arı maya, 3 silahşörler ve taş devri izlenirdi.
Star tv ki ( o zaman adı interstar diye hatırlıyorum. ) Parlement pazar gece sineması vardı.Uyumaz oradaki korku filmlerini izlemek için o yaşta kargaşa çıkarırdım.
2 haftada bir geleceğe dönüş ya da beter böcek yayınlanırdı; işte o zaman dünyalar benim ve ağabeyimin oluverirdi.
Chucky izler tuvalete aile fertlerinin yardımıyla giderdik.
Kaoma dinler lambada oynardık ,Mc hammer dinleyip o tuhaf ama hoş hareketleri yapardık.
Tarkan'ın ilk albümü çıktığında ilkokul 1e gidiyordum. Demiştim ki ben ölene kadar tarkan'ı dinleyeceğim. Yaş 28 olacak hala Tarkan dinliyorum.
akşamüzeri okuldan gelince mahallenin tüm çocukları akşam 9-10 a kadar it enikleri gibi eve girmezdik. Kimse kimseden korkmazdı. Yok çocuk kaçırmak yok bilmem ne. Herkes birbirine sonsuz güvenirdi. O zaman eğlence vardı o zaman insanlara güven vardı.
Çeçen savaşı ve Bosna katliamına şahit olmaktı 90lar...Yine de çocuk aklımla güzeldi 90lar...
Ama biz büyüdük ve kirlendi daha da dünya
evet dizide de söylendiği gibi sokakta oynayan son çocuklarız biz.Evet en güzel nesiliz.
Kahvehanelerden gazoz kapağı toplamak, arka bahçede misket oynamak, kames ile maç yapmak, ekmek arası peynir domates yemek, turnike izlemek, futbolcu kartları biriktirmek ve en önemlisi ise barış abi ile büyümektir doksanlarda çocuk olmak.