bol bol maraton izleyerek gaza gelmek, okuldaki maclarda hakemlik yapmak. cok iyi hatirlarim bir pozisyonda salaga yatiyor, beni kandirmaya calisiyor sanarak ikinci sari karttan kizarttigim cocuk gidip kenarda "haksizlik bu" diye aglamisti mac boyunca. isin ilginci de kimse gelip "sicarim senin hakemligine gir lan sen de oyuna geri" demedi. o zamanlarda velet bile olsan saygidan anlardin. onun yarattigi izdirabi anlatamam tabii. bir de isbu cocuk sinif arkadasim olunca daha da karisiyor olaylar.
pop müziğin altın çağına tanık ermek
duvara burak kut,kenan doğulu,tarkan vb kişilerin posterleri asmak
lunaparkta onun arabası var şarkısı eşliğinde gondola binmek
okuldan eve gelince pokemon izlemek
anadolu liseleri sınavına 5i sınıftan sonra giren son nesil olmak
galatasarayın başarılaryla gurur duymak,4 sene üst üste şampiyon olduğu için evdeki fenerli babayı çıldırtmak
bir demet tiyatro,süper baba gibi dizileri izlemek
şirinleri görebilmek için uslu bir çocuk olmaya çalışmak, tom ve jerrynin hiç konuşmadan birbirlerini kovalamalarını seyretmek, küçücük kuş tweetynin hayranı olmak, bugs bunny ve duffy duck ikilisinin saçma sapan kavgalarını seyretmektir.
suyun bedavaya ikram edildiği lokantalarda, kurufasuyle pilav yedikten sonra ağzını peçete niyetine kullanılan pembe renkli kağıtlara silmektir 90'larda çocuk olmak.
leblebi tozu, şeker kız candy, heidi, power rangers, hugo ve tolga abi, okulda sınıflardaki kagıttan kocaman fişler.. Ata bakan aliler, gazete okuyan gülerler... ve daha niceleri düşününce kendimi fosil gibi hissetmeme sebeb olan öğeler; güzeldi farklıydı çocuktuk masumduk.. ps yoktu bızde ateri vardı mario vardı.. ekrana tutunca nasıl calıstıgını çözemediğimiz tabancalı kuşlu oyun şeysi vardı * adını hatırlayamadığım uyuz bir köpek kıs kıs güler sinir bozardı.. bide he man ve shila iskeletor var tabi unutmamak lazım.. bu entry uzar gider böyle.
90larda çocuk olmak bir başkadır
bilyalı arabalarla yokuş aşşağı kaymak demek
sabahın köründe kalkıp çizgi film izlemek demek
domates ekmeği kapıp sokağa koşturmak demek
japon kale mahalle maçlarının milli maç havasında geçmesi demek
80lerde çekilen filmleri tvden ilk yayınlandıklarında hayranlıkla izlemek demek
meybuz demek
sakız çıkartmalarını albümünü tamamlayıp futbol topu almak demek (alanı görememek)
sporcu kağıtları ile kağıt oynamak demek (oynarken bol miktarda hile yapmayıda unutmamalı)
abileriniz yaptıkları maçlara sizleri almaması demek