yaşanabilecek en güzel dönemlerden birinde hatta belki de en güzelinde geçirmiş olmak demktir çocukluğun o güzel günlerini. tabii kişiden kişiye de değişebilmektedir bu durum.
Okuldan dönüşte saat 6'yı geçerken (bkz: şirinler)i büyük bir hazla izlemek. (bkz: Pokemon) manyağı olmak kız olamaya rağmen, Aptal kız arkadaşlarla (bkz: Blue) adında bir grup dinlemek ha birde yonga evcimik vardı. Gecede aile bireyleriyle çok sevilen dizi (bkz: Bizimkiler)i izlemek, ebatları küçülmemiş olan telefonlara aşkla sarılmak, anteniyle oynamak, Pc'yle tanışmadan daha pc'si olan ewlere gitmek için anneye sululuk yapmak, Eceviti hayal meyal hatırlamak..
90 larda cocuk olmak tetrıs ıcın kardesle kavga etmek,kolalı beyaz onlük yakası takmaktır
bir de 2,5 litrelik kola sıselerının altında duz dursunlar dıye sıyah bırşey olurdu böyle kap gibi hahh işte onunla kumdan kaleler yapmaktır.
sağlam olmayan salıncaklarda sallanıp, güneşin altındaki demir kaydıraklarda g.tün yanmasına maruz kalmaktır.kimi zaman elma şekerinin ütopyaya dönüştüğü ve uğrunda ağlandığı, kimi zamanlarda sevimli bir enflasyon canavarının gerçekten olduğuna inanılan zamanlardır..bol sıfırlı paralarla göbekli bakkal amcaya gidilmesine rağmen "artık bu para yetmiyor" tepkilerine maruz kalıp moralinin bozulduğu zamanlardır..
özlenen zamanlardır. yalnız artık kabak tadı vermiştir. feyzbukla başlayan 80 - 90 çocukluğu akımı daral bunal getirmiştir. tamam ilk başlarda herşey çok güzeldi. geçmişi yad ettik; anılarımızı paylaştık, ortak dizilerimizi, yiyeceklerimizi, reklamlarımızı, oyuncaklarımızı hatırladık; güldük, ağladık.. herkes aklına gelenleri, hatıladıklarını paylaştı. sözlüğe yazdı, videolar gönderdi falan. ama yeter yahu! hepsi 1 sene önceydi bunların. temcit pilavı gibi hergün aynı şeyleri yazmaya, okumaya ne gerek var? ben nedenini biliyorum ama. hepsi şirinlerin yüzünden! şirinlerden bir alıştık konuları deşmeye, cıcığını çıkarmaya, ısıtıp ısıtıp sol frame'e koymaya; şimdi tutamıyoruz kendimizi. nefret ettirene kadar pırsıklıyoruz aynı konuyu. değilim işte 90larda çocuk falan ben! hele 80lerin sonunda hiç değilim!
cine 5 modemi vardı evde şifreliydi.
nickelodeon, nesquikli süt, barbie, o zaman digiturk falan değil kablolu tv vardı, hala sokakta oyun oynanıyordu. bir demet tiyatro, baba evi ve
(bkz: ruhsar) aklımda kalan diziler.
bide şarkım vardı:
(bkz: onun arabası var) ~ ~