all that she wants, i am a barbie girl şarkıları ve backstreet boys-spice girls hayranlıklarıyla büyüyen çocuklar, utanarak söylüyorum: o çocuklardan biri de benim.
atari,alıkayış saklambaç,götkazmaca,zındırzımba......
en çok duygulandıranda annenin ataribaşındaki oğluna yeter artık fazla oynayınca televizyon bozuluyormuş söylemidir.(şimdi kimse televizyonların yüzüne bakmıyor birçok evde birden fazla televizyon var)
ozamanlar oynanan atarinin tadı farklıydı,basit ama heyecanlıydı şimdi online binlerce oyun var ve bir çoğu üç boyutlu ama hiç birisi ozamanki mario kadar sürükleyici olmadı...
80 darbesi yemişlerin çocuklarıdır. en korkak yetişen gençliktir. korkak olmalarıyla kalsalar iyiydi ama bu yetmezmiş gibi bir de bomboş olup çıktılar.
- kısa şortla düşüp her tarafını yara bere ettiğiniz dizlerinizi bakkal amcanın kolonyayla pansuman edip bantlamasıydı,
- pamuk öğretmenin * oğluyla oyun oynarken pislik içinde kalan sizi, oğluyla birlikte evine götürüp bi güzel yıkaması, tırnaklarınızı kesmesi, karnınızı doyurup uyutması, uyandırdıktan sonra evinize götürmesiydi,
- oruç oruç akşama kadar top oynayıp iftar vakti susuzluktan kudurmaktı, daha küçük yaşlarda ise açlığa dayanamadığınız anlarda ablanızın size " çocuk iftarı erken olur" diyerek yarım saat erken yedirmesi, sizin de buna inanmanızdı,
önceden edit: evet bu başlık bağımlılık yaptı.
kısa ve kirli donla, elinde bakkal defteriyle veresiye ekmek almaya gidip ' inşallah recep abi yoktur pezevenk her seferinde kıllık yapıyor verirken' düşüncesiyle, o hem kısa o hem uzun yolu böyle düşüncelerle geçirmiş olmaktır. sonra birde nakit parayla alınan deterjanı yazdırılan bakkalın önünden geçirmek zorunda kalandır. yazıktır. yinede plastik ve telli arabaları görmüştür, misket oynamış ve çalmıştır.
karakutu sega atarileri
mahalle maçları
nasıl yazıldığını bir türlü ezberleyemediğim sitrit faytır
9 aylık
küçük golcü
bugs bunny
ağaçkakan woody
yakan top
9 taş
akşam ezanı
saklambaç
salıncaktan atlama rekoru
toprak sahada yukarı mahalle ile yapılan maçlar (kızlar genelde taraftar olarak katılırdı, her mahallenin birkaç delikanlı kızı olurdu hatta bazılarına maçlarda görev verilirdi)
sakızdan çıkan çıkartmalarla albüm tamamlama
meybuz (özellikle kolalı)
leblebi tozu
yumiyum
horoz şekeri
gezici dondurmacı amca
pamuk şekercinin gelmesi
kahvaltı saatleri mahalleden poğaçacı geçmesi gibi muhtelif şeyler saydıran durum...
- galatasaray' ın avrupa maçları sonrası mahsun kırmızıgül' ün galatasaray için coverladığı şarkılarını dinlemek,
- star' da gecenin geç saatlerine kadar altta verilecek şifreleri takip edip gece sonunda aranmayı ummak,
- şifreli kanalların gece geç vakitte verdiği zıbıtma içerikli filmleri yine şifreli olarak izleyip olanı biteni çözmeye çalışmak, ertesi gün arkadaşlarla hangi yöntemle daha anlaşılır olduğunu müzakere etmek. (bi arkadaş odanın en arka çapraz köşesinden şifresiz gibi anlaşıldığını iddia etmişti),
- süper baba,
- edi ile büdü (benim telaffuzumla; edi ile müdür!),
- luke skywalker' ı akraba, yanında gezen robotları bizim sanmak *,
- herkesin bisikleti varken senin olmaması.
leblebi tozu, kara kutu atari, comadore 64, futbol topu olanın mahallade kral olması, ortak parayla alınan plastik top ve o lanet topun maçın sonunu görmeden patlaması, susam sokağı, misket, bi dönem taso çılgınlığı, repertuarda en az 20-30 oyun olup her hafta birinin moda olması, örneğin bir hafta külah savaşları sıkılınca öbür hafta misket sıkılınca öbür hafta don lastigi ve tahtaya çakılan bir mandalla yapılan silah oyunu vs vs vs, mahallecilik, akşam ezanının herkesin ortak yemek saati olması, gece oyunları, kolay kolay eve girmeme ve anneyi deliye çevirme, bahçe dalmaları, ve 2010 yılına geldiğinde şimdinin çocuklarına acıma duygusudur.