benim gibi üniversiteyi lise sananların başına gelen felaketlerdendir. özellikle üst düzey üniversitelerde okuyan tembellerin başına gelmesi kaçınılmazdır. çok güvendikleri zekaları çare olmaz...
dünyanın sonu değildir ama eşekliği bırakıp çalışılmazsa çok kötü fena sonuçlar verebilir.
not: "sorumlu geçmek" de ne ya? o olay liselerde var sanırım.
üniversite sistemini algılamamaktan kaynaklıdır.
kısaca özet geçeyim.
1- önlerde oturan tercihen çirkin,not tutan, saçları bakımsız olan kız arkadaş hedef alınır.
2- kişi kafeteryada ansızın elinizde iki çay/kahve ile oturup sohbet edilerek şok etkisi uyguluanır/tanışılır.
3- samimiyet kurulur
4- sınav zamanı notları istenir. " hoca nereden sorar yieaa ?" denilir.
notlara çalışıldığı takdirde %70 ihtimalle dersten geçer not alınır.
tabii bu ihtimali artırmak için seçilecek not tutan arkadaş sayısını üçe çıkartmak ve onlarla biraz daha zaman öldürmek olasılığı artırır. ziyadesiyle hocalar genelde geçer not alınacak kadar cevapları zaten üstüne bastıra bastıra derslerde söylemektedir.
uyarı: sakın ola ki bu kız arkadaşların telefonlarını açmamazlık yapmayın. açın 3-4 defa çaldıktan sonra. genelde garip ruh hallerinde olur ne incitin ne yalakalık yapın.
uyarı 2: bu kız arkadaşlar sizin üniversiteden çıkış biletinizdir. lütfen biletiniz ile sevişmeyin. her aşk ölümü tattığından tıpış tıpış onun rakibi olan bireye yalanmak zorunda kalabilirsiniz.
dipnot: kat-i suret ile bu arkadaşlara ders çalışmaya gitmeyin.
bu matematiği biz össde gördük deyip derslere gitmeyen, finallerden önce taksim gecelerinden çıkmayan öğrencinin dönem sonu transkriptinde karşılaştığı ff ile yaşadığı romantik anlar.
Başarısız öğrencinin ortaya koyduğu görüntüdür.
Üniversiteye alışamamışlığın görüntüsünü fevkalade çizdirir adama. ilk senesidir öğrencinin muhakkak, bir de makina okuyorsa off. (bkz: ilk yılın günahı olmaz)
