bugün

(bkz: tüftüf)
okula siyah önlükle gitmek
susam sokağı seyretmek
she-la'yı he-man'i tanımak
bu çılgınlığın içine düşmeden çocukluğunu şimdikilere göre daha sağlıklı yaşamak
doksanlar yaklaşırken duran duran, alphaville, modern talking gibi grupları dinleyecek olmaktır.
80 lerin o igrenc trendlerine kurban gitmedigimiz için sanslı olarak dunyay ya geldigimizi dusunduren,on tarfı kısacık ensesi upuzun sac sekli,bel yuksekligi gobek deligini gecen,pacası dar hatta yanılmıyorsam sarlo diye bir isimle adlandırılan o igrenc kesimli pantolonları,ve bunu gibi bir yıgın sacma sapan trendlere sahip gunleri yasamadan atlatıgımız icin cok mutluyum.
bir aslan miyaw dedi minik fare kükredi... diye devam eden kayahan şarkısı eşliğinde geçen zaman diliminde tek eğlencenin tv olmadığı mahalle kültürünün daha dibe vurmadığı, sokakta saatlerce kalıp oyun oynayabilme zevkinin çıkarıldığı dönemdir, iyi mi oldu kötü mü bilmediğim şeydir.
80'leri 90'lara bağlayan yıllarda çocuk olmanın güzel yanları.
-Adile Naşit´in kuzucuklarına masal anlatması,
-Voltran, Clementine, He-Man izlemek,
-Gazoz kapağı biriktirmek,
-Abilerden ablalardan duyup Big in Japan şarkısını ezberlemeye çalışmak,
-Siyah önlük giymek,
-Yazlık yerlerde kaçamak gidilen diskoda;Edi mörfiiii, şörli macleynnn; diye tepinmek,
-Ailece seyredilen televizyonun ´kumandası´ olmak,
-Yol-su-elektriğin anlamını daha o yaşta çözmek,
-Önce alışveriş sonra fiş reklamlarına şahit olmak,
-Komşuya gidip müsaitseniz akşam annemler size gelcekler demek,
-Dallas´ı iple çekmek,
-kızlar için Erol Evgin´le evlenmeyi hayal etmek,
-Pazarları Telekutu izleyip rahmetli Cenk Koray´ın soğuk esprilerine gülmek,
-Kenan Evren sayesinde ´mütemadiyen´ kelimesini öğrenip büyük insanlar gibi cümle içinde kullanabilmek,
-Televizyonda tek kanalla bütün bir gün geçirebilmek,
-Cumartesi günleri Kara Şimşek'i kaçırmamak.
-Dizkapakların, kolların yara bere içinde kalmadan eve girmemek,
-Annelerden ´ezan okunacak hadi eve´ diye azar işitmek.
-Ve bence yüzyıl içindeki en iyi ve en güzel kuşak olmak.
(bkz: 80li yillar)
o zamanlar çok güçlü olduğunu, her şeyin üstesinden geleceğine inandığımız babalarımızın, bu yıllarda ağaran saçlarına bakmak ve hüzünlenmek.
kafasında ne idüğü belirsiz tepesi açık ışık saçan şapkalarla dolaşan arkadaşlara sahip olmak, daha da kötüsü bunlara özenmek demektir.
ne idüğü belirsiz tepesi açık ışık saçan şapka lardan edinilen 9 voltluk pillerle dilinizi dağlamış olmak demektir.
usa marka ayakkabılar giymek
milliyet gazetesi maket evlerini unutmamaktır..carsamba gunleri verirlerdi..ey gidi ey...
cumartesi sabahı alfe gülmekti. *
dunyanın en güzel seyi bence....
susam sokagi
hayat agaci
yalan rüzgari
kara simsek
voltran
heidi
sokakta rahatca oynamak
izmir fuarinin acilmasini heyacanla beklemek
fuarda günlerce dolaşmak ayni yerlere onlarca defa gidip her defasinda hayran kalmak
bayramları farkli yasamak
kücük seyler icin büyük mutluluklar duymak
en önemliside bu sanirim
bir cocuk olarak hep mutlu olmak...
seksenlerde cocuk olmak
mutlu bir cocuk olmaktir...
*dallas ve şahinler tepesini hatırlamak
*can çıkana kadar özgürce sokaklarda oynamak
*yakartop ve dokuztaş oynamak
*perihan ablayı izlemek
*ve 80 lerde genç olmadığına dua etmek.
ilkokulda yere tükürmüycem, bilmem kirletmiycem, sigara içmiycem gibi bir toplu yemin ettirilmesi * .. halen de yapıyolar mı bilmem. *
durduk yere en yakın arkadaşına aduket atmaya çalışmaktır 80'ler de çocuk olmak sonra adile naşit'in masallarını dinlemek ve öldüğünde yatakta gizli gizli ağlamaktır 80'lerde çocuk olmak .renkli bilyelere bakıp hayal kurmaktır , cuma gecesi korku sineması kuşağını beklemektir , metin milli gibi ürkünç bir sese sahip adama katlanmaktır 80'lerde çocuk olmak ...
* etrafta bina çöplüğü olmadığı için erik ağaçlarında takılmak, tepeye çıkıp grup halinde kuzu kulağı toplamak, bir şerefsiz çobanın 4 köpeğini salması üzerine * tabanları yağlayıp bayır aşağı düşe kalka koşmaktır. ama bir şey öğrenilir 3 ve daha fazla kişilik bir grup kaçıyor ve 3-4 köpek kovalıyorsa, o grupdan koşarken aniden yavaşlayan ve hiç tırsmadan yürüyen bir kişiyi köpekler sallamaz, kaçanı kovalar...
süperdir, her çarşamba tarkan ve karamurat'ın haftalık sayıları sabırsızlıkla beklenir, perşembe günleri halk matinesi olan dönemin istiklal sinemalarından bazıları aynı isimler ile devam eder bazıları değişime uğramıştır (bkz: emek) (bkz: sinepop) (bkz: lale) (bkz: atlas) (bkz: fitaş) (bkz: dünya)sinemalarından herhangi birine gidilir, istiklal trafiğe açıktır o yıllarda ve avarel gibi etrafa bakarak okula giderken çok trafik kazası tehlikesi atlatılır, okula giderken yeşilçam sokakdan geçerek tüm figüranlara (bkz: kadir kök)(kel ve pala bıyıklı olanları) (bkz: süheyl eğriboz)(sarışın zayıf ve genelde uyuşturucudan iyi anlayan olanı) (bkz: yadigar ejder)(ayı lakaplı en iri yarı olanları) ve diğerleri arada bir oralarda olan cüneyt arkına kadir inanır'a vs bakılır, off offf çekilir hatırlandıkça tüm eksikliklerine rağmen tüm yokluklarına rağmen bol hatırası olan bir dönemdir seksenlerde çocuk olmak, seksenler güzeldir ve uçan kaz hala uçar benim kalbimde
(bkz: 90 larda genç olmak)
+bakkal amcanın dükkanının önündeki filenin içinde bulunan lastik topun ne kadar pahalı olduğunu düşünüp durmak;satın almak için anne babadan nasıl para koparmak gerektiğine çözüm aramak.
+anneyle birlikte,asıl adı the young and the restless olan yalan rüzgarını izlemeye mahkum olmak.victor ile nikky'nin barışıp barışmayacağını bekleyip durmak.
+üzerinde arı,kelebek ya da böcek biçimindeki gotik şekiller bulunan pembe renkli silgiyi koklayıp durmak ve hatta bazen dayanamayıp ısırmak.
+annenin dışarı çıkmaya izin vermediğinde halıyı çekip parke zemin üzerinde kaymak..*
Evliya çelebi'nin üstüne bir iksir döküp, görünmez olduğu ve aramızda dolaştığı yussuflatan çocuk programını izlemek. Her programda ayrı bir şehri gezer ve o yörenin oyunlarını (çelik-çomak vs) anlatırdı. Küheylan'ın üstüne de ayrıca iksir dökerdi. Jenerikte de dünyanın çevresinde atı ile dönerdi. Ölü olduğu bilindiği için çocukları en az clementine kadar tırstırırdı.
http://www.youtube.com/watch?v=Mo8Qls0HnWo *
para toplayıp plastik top almak, mahalle maçı yapmak, 90'daki star 1'in (star) kurluşuna şahit olmak, ağaçkakan woody izlemek, thunder cats izlemek, sabahları okula gitmek için uynadığında trt 1 açılırken istiklal marşı çalardı babanızın o anda kardeşinizle sizi hazır ol vaziyetine getirtip istikla marşı okutması demek (vatan sevgisi işte bu)
clementine,voltran,heman,tommiks,texas,zagor,kızılmaske...