dünyanın sekizinci harikası olan sağ kanatın değişmez savaçcısı sabri nin almanları dize getireceği karşılaşma.
hiddink maçı kaybet ve siktir ol git bu memleketten.
almanlar kaybedince bizim kazanmış sayılacağımız maç.
kaybedersek hiddink yüzünden kazanırsak futbolcuların inancı ile çabasıyla kazanacağımız maç.
ne hiddink ne oğuz. bu futbolcuların kendi başarısı olacaktır.
ha bu şekilde olmalı mıydı? 24-14. biz bunu hep yapıyoruz. yeter ki turnuvaya atalım kendimizi.
mehmet aurelio denen adamın hangi mantıkla ilk 11 de bulunduğuna hiç bir anlam veremediğim maçtır. sabri sarıoğlu denen adamın nasıl bir mantıkla ilk 11 başlayacağına biraz kafa patlatınca karar veriliyor ama aurelio dersen aklıma olumlu bir şey gelmiyor.
maçı alırız demek isterdim ama kimle alacağız maçı?
bir hakan şükür'ümüz mü var? okanımız, bülentimiz, hasan şaş'ımız mı var. hadi bunlar var diyelim saha kenarında müfit erkasap'ı hırsından tokatlayacak bir fatih terimimiz mi var?
yok...
hiçbiri yok.
manitasıyla birlikte ispanya'ya transfer olan ardamız var,
şişirilmiş balon golcü burak yılmazımız var,
defansta her an takımı yakacak gökhan zan var,
orta yapmayı bilmeyen sabrimiz var,
kırıta kırıta yürümekten başka bir halt bilmeyen oğuz çetinimiz, emeklilik parası biriktirmeye gelmiş hiddinkimiz var.
netice itibariyle almanya bize kayar...öyle böyle değil, bildiğin kayar...
Gönlümden 2-0'ın Geçtiği Maç. Sarının, lacivertin, kırmızının, mavinin, bordonun ve siyahın bir kenara bırakıp gönlümüzün kırmızı beyaza büründüğü maç.