Şike hükümlüsü, aktif spor lisansı varken bir bacağı kısa diye çürük raporu alan insanı hala kaale almak bile komik . Tek cümle yeterdi aslında : "kişi kendinden bilir işi".
Son cümle olarak şunu eklemek lazım, zira hala ülkede spor yapıldığını sananlar var : fenerbahçe irini Türk sporundan temizlenmedikçe birşeyler değişmez.
saçma sapan bir açıklamadır. hiç 3 temmuzu karıştırmayacak ve yahu sahte raporla askerden kaçan adam sahtekarlıktan mı bahsediyor diyecektin. şimdi azize yalamaları gelir buraya iftira falan der. aziz yıldırım sahte raporla askerden kaçmış ardından 3 temmuzda içerideyken başı bu konuda belaya girmesin diye yeni çıkan bedelliye birden bire tam bunun durumunu tarif eden bir madde eklenir ve içeriden para öder.
ünal aysal tarafından bile yapılmayan sertlikte yapılan kapak oğlu kapak açıklamasıdır! efsaneler arasına girmeye aday ağırlıkta ve sertlikte! şikeden aklanmak için siyasilerin eteğinde kanun değiştirten bir zihniyetin futbolda olması ise kepazelik!
Bu akşam Türkiye gündemine düşen bir demeç, güzel bir atasözümüzü hatırlamamıza vesile oldu.
“Kişi kendinden bilir işi” derler bu topraklarda…
Şayet biri çıkıp birilerini sahtekârlıkla suçluyorsa “Ben bu durumda olsam sahtekârlık yapardım” diyordur aslında...
Fenerbahçe’nin kişiliği ve icraatları kamuoyu tarafından gayet iyi bilinen başkanının söylediklerini de bu kapsamda değerlendiriyoruz.
Hatırlarsınız, kısa bir süre önce Fenerbahçe’nin eski oyuncusu Alex de Souza, "Başkan eğer bize güvenseydi, biz zaten kendi emeğimizle şampiyon olabilirdik. Şikeye bulaşıp, biz futbolcuları ve Fenerbahçe'yi lekelemesine gerek yoktu" demişti.
Alex’in bu beyanatının karşılığını veremeyen ve asla veremeyecek olan, bir de çıkıp hiç utanmadan Galatasaray’ı sahtekârlıkla itham eden birine “Sen kimsin” desek hafif kalır. “Senin kim olduğunu herkes biliyor” demek ise gayet yeterli olur.