organlarımı bağışladığıma dair imzalı bir not yazar, gider yatağıma uzanır ellerimi bağlardım.
hayatı boyunca zinadan alkolden kaçınmış, ibadet etmemiş ama hep vicdanını takip etmiş biri olarak içim rahat olurdu.
ailemi arardım, onlara hayatıma anlam olduklarını söylerdim, öleceğimi değil. şehadet getirip,yanmaya gideceğim yere en azından rahat giderim belki diye dua eder bedenimi de yatağıma bırakırdım. bi de alo 188 i mi arasam bilemedim ?
bu kadar monoton bu kadar sıradanım işte.
"monotonluktan öldü diyecekler diye çok korkuyorum. c.sangriento"
ulusal bir kanala ulasirim ve olecegim zamani biliyorum derim. canli yayina alirlar. 5dakika sonra olecegimi tum ulusa seslenirim. tabii ki soracaklardir nereden anladınız? diye ben de biliyorum işte uludağ sözlükte bir ergenin girdigi bir başlık okudum. okuduktan sonra bu his içime girdi. ve ulusal televizyonda konusmami sürdürürken zall a ve diğer tüm moderatörlere seslenirim ve kendilerinden uludağ sözlük'ü organize ederek ölümümden ibret almalarını ve sözlüğe yaş sınırı getirmelerini son isteğim olarak rica ederim.
sahile gitmem 2 dk. dalgarak bacaklara vuracak şekilde bağdaş kurup sigara içmek 2 dk. geriye kalanda derin bi nefes alıp kocaman gülerdim. bağıra bağıra en sevdiğim şarkıyı söylerken.