Bu ülke başbakanını astığından beridir adalet diye birşey yok zaten. Bunu yeni fark ediyor olmanız sizin aptallığınızdır ancak. Güçlü gelenin güçsüzü siktiği bir sistemde daha çok beklersiniz adalet. Bildiğin 3. dünya ülkesiyiz.
ülkemize adaletin nihayet geldiğini gösteren hükümlerdir.
postalcıların rüyası sona ermiş.
ülkemiin artık asker üniformasından yavaş yavaş kurtulduğunu göstermiştir.
chp nin iktidar ihtimali de kalmadı tabi.
lakin henüz bitmiş değil.
daha gezi parkının mimarları var ergenekondan kalan. onlara da sıra gelecektir elbet...
Türkiye Cumhuriyetinde terör örgütü kurup 30.000 kişinin ölümüne sebep olunca müebbet, 50 yıl kariyer yapıp orgeneral rütbesine yükselip genelkurmay başkanlığı yapılırsa 2 kez müebbet cezası alındığını gösteren kararlardır.
zamanında tayyip erdoğan hapse girdiğinde "artık muhtar bile olamaz" denilmişti, herif şimdi cumhurbaşkanı olacak neredeyse.
burası türkiye, hiç belli olmaz bir 15-20 sene sonra doğu perinçek i başbakan, tuncay özkan ı bakan, diğerlerini de üst düzey yönetici olarak görürsek şaşmayalım.
Adaletin akapenin tek elinde oldugunu gostermis hukumlerdir. Gun gelir devran doner bakalim o serbest biraktiginiz tecavuzculerle sizleri basbasa gormek isteriz.
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazı
madde 25.- (1) ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazı rejimine ait esaslar aşağıda gösterilmiştir:
a) hükümlü, tek kişilik odada barındırılır.
b) hükümlüye, günde bir saat açık havaya çıkma ve spor yapma hakkı tanınır.
c) risk ve güvenlik gerekleri ile iyileştirme ve eğitim çalışmalarında gösterdiği gayret ve iyi hâle göre; hükümlünün, açık havaya çıkma ve spor yapma süresi uzatılabileceği gibi kendisi ile aynı ünitede kalan hükümlülerle temasta bulunmasına sınırlı olarak izin verilebilir.
d) hükümlü, yaşadığı yerin olanak verdiği ve idare kurulunun uygun göreceği bir sanat veya meslek etkinliğini yürütebilir.
e) hükümlü, kurum idare kurulunun uygun gördüğü hâllerde ve onbeş günde bir kez olmak üzere (f) bendinde gösterilen kişilere, süresi on dakikayı geçmemek üzere telefon edebilir.
f) hükümlüyü; eşi, altsoy ve üstsoyu, kardeşleri ve vasisi, belirlenen gün, saat ve koşullar içerisinde onbeş günlük aralıklarla ve günde bir saati geçmemek üzere ziyaret edebilirler.
g) hükümlü hiçbir suretle ceza infaz kurumu dışında çalıştırılamaz ve kendisine izin verilmez.
h) hükümlü, kurum iç yönetmeliğinde belirtilenlerin dışında herhangi bir spor ve iyileştirme faaliyetine katılamaz.
ı) hükümlünün cezasının infazına, hiçbir surette ara verilemez. hükümlü hakkında uygulanacak tüm sağlık tedbirleri, tıbbî tetkik ve zorunluluklar hariç ceza infaz kurumlarında, mümkün olmadığı takdirde tam teşekküllü devlet ya da üniversite hastanelerinin tek kişilik ve yüksek güvenlikli mahkûm koğuşlarında uygulanır.
buna ek olarak ben de şunu ekleyeyim : hiçbir surette aftan yararlanamazlar.
sanık listesi uzun olduğu için gerekçeli kararlar sonra acıklanacaktır. duruşma sabah değil 3 saat gecikmeyle 12 ceyrekte başlamıştır. gerekçeli kararları merakla bekliyoruz.
Cemaatin darbeyi tamamladığı kararlar açıklandı. AKP bundan sonra kaybetmemeye baksın. Eğer sendelerseler bunun bedelini öderler. Adnan Medres'in, Fatin Rüştü Zorlu'nun ve Hasan Polatkan'ın durumunun şakşakçıların nasıl ki Deniz Gezmiş'in Hüseyin inan'ın Yusuf Aslan'ın hazin sonunu hazırladıysa bugünün şakşakçıları da istemeden de olsa kendi sonlarını hazırladılar.
"milli irade" diye zır zır zırlayan şarlatanların, söz konusu kendilerinden olmayan milletvekilleri olduğunda nasıl acımasız olduğunu gösteren hükümler. deniz feneri davasını, kayıp trilyon davasını hasıraltı edip; hizbullahçıları salan "adil" yargımız, söz konusu vatanseverler olduğunda hiç acımamış.
yalama gazetelerde nedense manşetten önce "21 beraat" diye verdikleri ağır ve yanlı kararlardır. yağmur gibi cezaları ikinci planda veriyorlar, çok uyanıklar ya. ulan sizin hesap verceğiniz gün de gelecek. bakalım kimin taşağını yalayacaksınız o gün gelince.
kenan evren gibi darbe yaptığı kesinleşmiş, binlerce insanın ölümüne sebep olmuş ve yüzlerce faili meçhulun bir numaralı aktörü bugün tatilini yapıp rahat rahat otururken, darbe yaptılar, yapacaklar, yapabilirlerdi şeklinde ifadelerle onlarca insanın suçlu bulunması nerde adalet dedirmiştir, asıl darbeciler hala dışarda.
ülkede hiçbir şeyin değişmediğini gösteren kararlardır.her iktidar kendi mağdurunu yaratıyor. bu da bundan önce tarihte olanlar gibi unutulmayacaktır. güç dengeleri degişirse ileride bu kez de karşı taraftan magdurlar oluşturulacaktır. dogruya,gerçege ,iyiye ulaşma gibi amaçlarla toplumun ,senin ,benim ve devletin ilgisi olmadıgı müddetçe bu böyle devam edecektir. sabit kalacak şeyler ise demokrası ve devlet düşmanları olacaktır.onların kim oldugu da dönemin hakim gücünün fikrine göre belirlenecek malesef.
vakti zamnanında apo'ya yapılacak suikast'i apoya yetiştiren milliyetçi yalçın küçük'ün dava hükmü. hani pkk toplantılarında en güzel baş kürt başı çünkü o baş kaldırıyor diye öten vardı ya.