seyircilerin hatta sanık yakınlarının bile alınmayacağı duruşmanın sözde hükümleridir. türkiye tarihinde büyük bir kara leke olarak kalacak bir dava en fazla bu kadar karartılabilirdi zaten. sanıklara destek icin giden aynı zamanda sadece özgürlük isteyen bir halka yapılan zulumler daha dün bir cok şehirden yola çıkan otobüsün durdurulmasiyla baslamistir. otobüs şoförlerine kesilen yüksek cezalarla korkutulmaya çalışılmıştır ve bir cok otobüs bağlanmıştır. ama bilinmeyen bir şey daha vardır eğer bu kadar iddia gerçek olsaydı yok onlar terörist yok şöyle yok böyle diyen zübükler var milyonlarca insan zaten yapardı azcik kafanızı çalıştırın. varsa tabi.
zorunlu edit: ülkenin tarihini sadece gösterilen şekilde bilen şakirtler kızgın açın kitap okuyun öğrenin biraz.
yüzde elli oy ile iktidara geldiğini cümlenin ögelerinin yerlerini değiştirerek her konuşmada tekrarlayan bir partinin nedense it gibi tırstığı gündür. geceden silivriye giden bütün yollar iki yönlü olarak trafiğe kapatılmış dubalar ve barikatlarla yollar kesilmiştir. araç ve yaya trafiğine kapatılmıştır... neyin korkusu bu biladerler?
Güneydoğu'yu bile bile savaş alanına çeviren, savaş bitmesin gücümüz hep aynı kalsın diye uğraşanların cezalarının hükümleri. Osman pamukoglu kaç kez tam tepelerine binecegiz emir geldi cekildik demedi mi?
an itibariyle taksim gezi direnişini andıran bir kalabalığın toplandığı davadır. faşizme karşı omuz omuza sloganları yükselmeye başladı. askeri helikopter ve araçlar, çevik kuvvet ve limon getirme erdine düşen bir halk var.
tuncay özkan : müebbet
doğu perinçek : 117 yıl
prof.yalçın küçük : 86 yıl
ulusal kanal genel yayı yönetmeni adnan türkkan : 10 yıl 6 ay
ulusal kanal eski gen. yay. yönetmeni : turhan özlü'ye 9 yıl
mustafa balbay : 34 yıl 8 ay
prof. mehmet haberal: 12 yıl 6 ay
evet. bu kararalar "türk milleti adına..." diye başlanıp alınan kararlar.
vakti zamnanında apo'ya yapılacak suikast'i apoya yetiştiren milliyetçi yalçın küçük'ün dava hükmü. hani pkk toplantılarında en güzel baş kürt başı çünkü o baş kaldırıyor diye öten vardı ya.
ülkede hiçbir şeyin değişmediğini gösteren kararlardır.her iktidar kendi mağdurunu yaratıyor. bu da bundan önce tarihte olanlar gibi unutulmayacaktır. güç dengeleri degişirse ileride bu kez de karşı taraftan magdurlar oluşturulacaktır. dogruya,gerçege ,iyiye ulaşma gibi amaçlarla toplumun ,senin ,benim ve devletin ilgisi olmadıgı müddetçe bu böyle devam edecektir. sabit kalacak şeyler ise demokrası ve devlet düşmanları olacaktır.onların kim oldugu da dönemin hakim gücünün fikrine göre belirlenecek malesef.
kenan evren gibi darbe yaptığı kesinleşmiş, binlerce insanın ölümüne sebep olmuş ve yüzlerce faili meçhulun bir numaralı aktörü bugün tatilini yapıp rahat rahat otururken, darbe yaptılar, yapacaklar, yapabilirlerdi şeklinde ifadelerle onlarca insanın suçlu bulunması nerde adalet dedirmiştir, asıl darbeciler hala dışarda.
yalama gazetelerde nedense manşetten önce "21 beraat" diye verdikleri ağır ve yanlı kararlardır. yağmur gibi cezaları ikinci planda veriyorlar, çok uyanıklar ya. ulan sizin hesap verceğiniz gün de gelecek. bakalım kimin taşağını yalayacaksınız o gün gelince.
"milli irade" diye zır zır zırlayan şarlatanların, söz konusu kendilerinden olmayan milletvekilleri olduğunda nasıl acımasız olduğunu gösteren hükümler. deniz feneri davasını, kayıp trilyon davasını hasıraltı edip; hizbullahçıları salan "adil" yargımız, söz konusu vatanseverler olduğunda hiç acımamış.