uzun süre sonra entry girmeme sebep olan dizidir. oyunculuk, kurgu, senaryo açısından başarılı buldum ve final yapana kadar takip etmeye devam edeceğim. yabancı dizi izleme yavşaklığına bulaşmış arkadaşlar evet domala domala eleştirmeye başlayabilirsiniz. türkler dizi yapamaz çünkü. türklerin yaptığı hiçbir yapım izlenmez çünkü evet sizi dinliyoruz.
efendim, şaman bir dostumun yanına, ormana huzur bulmaya gittim. birlikte şehir hayatını kötüledik. çok iyi geldi şehir kötülemek. ikinci gün, üçüncü gün yine şehir kötüle.. şehre küfrediyor, yakında çıkacak savaşta öleceklerinden dolayı mutlu olduğunu söylüyordu. ben de üç gün kaldım diye kibirlendim. şehirli arkadaşları gizli numaradan arayıp küfrettim. kalmam için zorladı, kabul ettim bu yüce hayatı, şaman oldum. "şam şeytanı" adını taktı. yanlış anlamayın "her şeyi yapabilen" anlamına geliyormuş. bu anlamdan dolayı, o internetten dizi izlerken, sürekli bakkala peynir almaya beni gönderiyordu babasını satayım. bi gün parmak arası terliğime laf etti. bunu kaldıramadım, "yemek verildiği söylenen survivor yarışmasındaki acun gibisin, ne bu internet, bilgisayar coco poks yiyorsun lan" dedim içimden. ormanda sessiz ve derinden usul adımlarla şaman şaman yürüdüğü videolar izlemişti. gece uyuyunca o videolardaki gibi yürüyerek usulca, şamanca kaçtım evinden, ormanından. şunu anladım; sorun insan!
öncelikle 6 bölüm itibari ile baya baya yardıran dizi. şu an spoiler vereceğim, ama spoiler verirken sözlük yazarlarının biraz daha dikkatli olması gerekiyor. ne de olsa herkes bu diziyi sizin kadar günü gününe izlemiyor. spoiler yazmak çok zor değil ahali.
altıncı bölümde amca ile salim hisar'da rakı-balık yaparkenki diyalog çok yarmıştır. salim füsunu üstü kapalı anlatırken amcanın kızı hakkında s*ktirsin gitsin demesi ve salim'in sen yinede öyle deme amca demesi baya efsane olmuş.
ilk 5.5 (yazıyla beş buçuk) bölümü muhteşem olan, son yarım bölümü hiç hoşuma gitmeyen, hadi çekelim de siktirolıp gidelim havasında çekildiiini düşündürten güzel dizi.
Ama toparlarlar heralde.
Yalnız şunu belirtmek istiyorum, çok uzun ömürlü olamayacak gibi geliyor bana. Hem tepesine binileceği düşüncesi hem rating sorunu hem de konunun çok fazla uzatılamayacağını düşündüğüm için bu çıkarımı yaptım. Umarım yanılırım.
güzel bir senaryoya sahip dizi film şeysi, gelgelelim diyaloglar yetersiz, konu derinliği yetersiz. karakterlerde de bir sorun var gibi, oyuncular gayet iyiler ama oynadıkları karakterleri tam ortaya koyamıyorlar gibi geldi bana.
izlenir.
10 üzerinden 7.
öncelikle sırf diziye bok atmak için başlığa uğrayan arkadaşlara selamlar olsun.
melis birkan, sen kezbanmışsın lan! l&m'de de aynıydın, orda da sevmemistim seni süt oğlan.
yenge zaten olayın bizzat azmettireni olduğu için, kıza da bir şey yapmış olması şaşırtmaz.
iki tetikçi muhabbeti, tarantino filmlerini anımsattı. hele o soğukkanlı psikopat, resevoir dogs'daki mr. pink değil mi?http://m.imdb.com/name/nm...p;ref_=m_nmmi_mi_nm_sf_38
ben ki, her boka muhalefet, bir şey beğenmeyen kibirli köpek halimle beğendim bu diziyi. umarım reyting kurbanı olmaz.
ağır basan kaynağı dr jekyll-mr hyde olayı gibi görünmekle birlikte, muhtelif kaynaklardan (ki breaking bad'in de bunlar arasında olduğu yönünde epeyce yorum var) beslenen; an itibariyle fena da gitmeyen dizi. ama hassas dengeler üzerinde duruyor, o yüzden yapımcılar, senarist, oyuncular dikkatli ve hassas ilerlemeli, yoksa birkaç bölüm sonra elde patlama riski de yok değil.
8. bölüm fragmanını izleyince aklıma birşey geldi. bu dizinin ismini görünce dedim 46 kromozom filan var isim mevzusu ordan geliyor falan ama fragmanı görünce dizinin isminin 46 c (delilik raporu) geldiğini anladım. fragmanı izleyince anlayacaksınız. murat hoca yine uçuşlarda.