osman pamukoğlunun konuk olduğu ve karşısında programın yapımcısı ve sunucusu olan tipinde dahil olduğu hatrı sayıılır sayıda bir paralı asker ordusu olan programdır.
sanırım bu tip hareketlerle dış mihraklardan aldıkları maaşlara zam beklemektedirler.
oradaki ecnebi isimli tip; kendini ne olarak görmekte, muhattap olarak kimi aldığını varsaymaktaysa şöyle bir şey söylüyor: çekileceksiniz.
sen kim oluyosun demiyor programı sunan şerefli!! basın mensubu da.
kimin memleketinden kim çekilecek arkadasım demiyor bir tanesi de.
iplerin elde tutulamadığı televizyon programıdır. zira taraflar çok sık kapıştırılınca önüne geçilememekte ve kavga çıkmaktadır. tabi bu durum kanala reyting olarak geri dönmektedir.
Fox Tv'de Box Maçı vardı. Biraz izledim, sonra bu programı açtım. Burası daha heyecanlıydı. Zira foxta odun gibi, sözsüz küfürsüz kavga eden adamları gördükce bunların kıymetini anladım...
onu bırak da, hakem maçı erken bitirdi. sol kanattan bir kroşe bekledim, gelmedi..
ulusalcı tayfa ile dinci yobazların önde gelenlerini karşı karşıya getiren programdır. her iki taraf da seviyesini bir güzel göstermiştir, bravo diyelim. bu adamlar daha birbirlerinin yüzüne bakarak konuşmayı beceremezken köşelerinden sallayarak fikir beyan edecekler öyle mi?
bunları okuyup sözde bilgi edinen cahilleri de görüyoruz en nihayetinde. türkiye'yi kaosa sürükleyen iki cahil kitlenin temsilcisi karşı karşıya gelmiş, bundan gaza gelen genç de olay ile alakası olmayan liberallere allah'tan bela okuyor. bayılıyorum bilgi düzeyinize, iyi ki varsınız...
türkiyeyi kutuplaştıran iki taraftan beş para etmez iki gazetenin seviyesiz yazarlarını izlemeye hoş geldiniz, herşey geçebilir, görmezden gelebilirim ama cumhuriyet yazarlarından birisinin "burası senin köyün değil" demesi kabul edilemez yaa...
bu cumhuriyetçilerin kendini bu ülkenin sahibi sanma tavırları neden...
evet burası kimsenin köyü değil bu ülkede kimsenin değil bu ülkenin havasını soluyan herkes bu ülkenin sevicisi ve savunucusudur.
aaa pardon ya "biz asli unsuruz, bizim kabul etmediğimiz şeyler bu ülkede olamaz" diyen bir kadını savunan birinden ne beklenir.
işte statüko budur. asli unsur, chp, antitürban, siz-biz kavgası
Vakit gazetesi yazarı Serdar Arseven'le Cumhuriyet yazarı Ümit Zileli ve Mehmet Faraç'ın birbirine girdiği program. birbirlerine "haysiyetsiz" "şerefsiz" vb. hakaretlerde bulundular. hem de hiç utanmadan!
siz ne biçim insanlarsınız be? 3'ünüze sözylüyorum. sözümona bu toplumun kalburüstü adamlarısınız(!) milyonlarca insanın önünde birbirinize küfürler yağdırırken, hakaretler ederken hiç arlanmadınız mı?
yazıklar olsun lan! bizde adam yerine koyup sizi dinledik ya, bizede yazıklar olsun! ahlaktan yoksunlar...
vakit yazarının, gazetelerinin hedef gösterttikten sonra öldürülen isim hakkında "özgürlük düşmanıydı" dediği programı cümle alem izlemiştir. allah hepinizin belasını versin bilimum yobaz ve liberaller...
Yahu o, bu değil de ;
"32. Gün santralistanbul'da !" yazılmadan evvelki teaser'da, böyle programın sona erildiği haberi verilmeden önce teknovari bir müzik çalmaktaydı. ismini bilen varsa beri gelsin.
şansımıza küselim, konukları kovalamışlar. program bitti.
türkiye'de demokrasi anlayışı konulu bir sunum falan yapılırsa kullanılabilecek youtube videosu tadında oldu bu bölüm.
ismi tuhaf olan program.
32. gün demek "31 günü yani 1 ayı geride bıraktık, şimdi bu 1 ayın muhasebesini yapacağız ağalar" demek gibi bi' şey. şimdi bu program son 1 ay gündemi işgal eden olayları konu alacaksa adı niye 31. gün değil de 32. gün? yok ayla, güneşle alakası yoksa, haftalık bir programsa niye 8. gün değil?
mehmet ali birand, cinsliğin lüzmu yok.
ümit zileli'nin ne kadar bir "kalite"ye sahip olduğunu an itibarı ile gösterdiği program. bayılıyorum şu cumhuriyet gazetesi yazarlarının "aydın" kişiliklerine. cumhuriyetçi, laik aydın tam da bunun gibi olmalı.
son derece sakin ve usturuplu devam eden siyaset meydanından 32. güne iyi ki geçmişim. ulan reklam girmeseydi, süper gidiyordu. hesapta görüş olarak iki uç gibi durmaları gerekiyordu ama bir anda öz benliklerine döndüler hepsi aynı çıktı alttan.
koptuğum an ise, temiz yüzlü gözlüklü cumhuriyet yazarının çok efendi başlayarak, serdar beyi tanıyorum diye lafa girmesi, konuştukça sesinin yükselmesi terbiyesiz falan dedikten sonra gürültünün yükselmesi ile beraber kendinden geçmesiydi. yemin ediyorum evrim geçirdi adam 10 saniyede.
hepsi aynı anda konuştuğu için tam anlaşılmıyor. bir ara hüseyin üzmez'den kurtuluş savaşı'na geçtiler. nasıl bağladılar konuyu onu anlamadım.
vakit gazetesi yazarları ile cumhuriyet gazetesi yazarlarının birbirini yediği yakında tekme tokat bir kavganın cıkmasının an meselesi olan program. ah nerelerdesin birand tam senlik bir gece..
program yapımcıları allaaah reyting diyerek aşağıya başlığı da çaktılar. bu akşam çok neşeli olacak.
ulan öyle adamlar getirmişler ki, herhangi bir tanesinin görüşünü paylaşan kişi, görüşünden tiksinir.
sunucu da hesapta susturmak istiyor ama öyle bir uyarıyor ki, daha da çoşun, girişin birbirinize der gibi.
aboo bu akşam süper kavgalara sahne olan program. izleyelim.
vakit gazetesinden bir yazar mı ne getirmişler, biraz abartsa da anlatıyordu bir şeyler, sonra biz devleti dolandıranlara hakkımızı helal etmeyiz dedi, öteki eleman da erbakan 1 trilyon dolandırdı devleti ona hakkınızı helal edecek misiniz deyince bir anda celallenip, senin kayınbiraderin pkk'lı diye bağırmaya başladı, öteki de kanıtlasana dedi. şimdi, şerefsiz, haysıyetsiz diye laflar havada uçuyor.
hey allah'ım ne gereksiz adamlar var. her iki taraf için de söylüyorum.
izleyenlerin yalçın küçük'ü, şamil tayyar gibi bir taraflarında sallamadığı program. gerçekten çok şey biliyor bu adam fakat yaptığı el çırpmalar, gereksiz yere masaya vurmalar falan koparmıştır resmen. ayrıca darbe merağını izah ediş şekli kendine idol arayan genç nesili etkisine alacak kadar vardı. bilmesen darbeyi bi bok zannedersin.