orhan pamuk insanının magazinsel biri olduğunu belli eden cümle. şok bir haberle ortaya çıkıp ''dodlıses'ten çucuğum var benim'' gibi bir şey. yiyenler, zaten bu tarz magazin haberlerini seven sevgili avrupalı magazin muhabirleri ve dodlıses'in sahte çocuğudur. ben sadece güler, ''hmm nobel için ne tarz bir cümle söylesem'' diye düşünürüm. çünkü çark böyle dönüyor maalesef. araya elif şafak'ın ingiltere'de ödül alma ihtimali de girince insan uyanıyor vala. var mısın yok musun değil, kurtuluş bir kitap yazıp akabinde destekli bir cümle sallamaktır. sonra yırttınız.
orhan pamuk'un "bunu kimse itiraf edemiyor" diyerek ortaya attığı iddiadır. şahsi fikrim; 1.000.000 ermeni fiziksel olarak öldürülmemişse dahi, ermeniler psikolojik olarak öldürülmüştür. 1915'ten sonra bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmamıştır, olamamıştır bu topraklarda...
Doğruyu söyleyen insana karşılık,net bir karşılık verme bilgisine sahip olamayanlar yada doğrunun üstünü kapatmak istiyenlerin klasik sıkıştırması haline gelen''nobeli kazanmak ıcın yaptı''cümlesinden daha cesaretli bir sözdür.Ayrıca 1 milyon 30 bin kişi için(dersim 38,ermeni katliamları) (bkz: hepimiz kürdüz) (bkz: hepimiz ermeniyiz)
tarih yazmak tarih yapmak kadar mühimdir.eğer yazan yapana sadık kalmazsa ortaya içinden çıkılmaz çok vahim durumla karşı karşıya kalınabilr.ne güzel söylemiş mustafa kemal atatürk.allah tarihi saptırmak isteyenlerden korusun.
götünden uydurulan cümlelere cevap vermeye tenezzül bile etmeyen insanların, konuşmayışından cesaret alınarak söylenen cümledir.
Bunları Yapan ve savunan, hepimiz ermeniyiz savunucuları; Allah topunuzun belasını versin!
yakın tarihte gerçekleşen pkk eylemlerine karşılık veren örgüt üyelerini 90 yıl sonra halk kahramanı yapar bu ödül meraklısı soysuz pezevenkler! haa ermeniler haa dagda ki terörist! halk mı lan bunlar? *
provakatif şekilde kullanılan ifade olmuştur. ama milliyetçiliğin ulus devlet paradigması gereği topyekün bir redcilik de aynı ölçüde provanın diğer ucudur. görmek lazım tehcir veya jenosid olayının olma ihitmali de vardır. iki taraflıdır belki, belki sayıların aziziliğine uğrayıp sağduyumuzu yitiriyoruzdur, ama bir şeyler olmuş olma ihtimali de yüksektir. soykırım olmadı demek abesle iştigaldir, ama bu illa ki intikam yeminli bir cellatlıkla değil de, bazı sorumlu makamdakilerin basiretsizliğiyle ilintili olabilir. murat belge'ye kulak verelim:
"1 milyonun çok abartılı olduğu belli, çünkü o dönemde 1,5 milyon ermeni var mı, o bile tartışmalı. yalnız şöyle çarpıtmalar oluyor: bu bizim milli tarihçilerimiz, mesela osmanlı sayım rakamları nereden geliyor? berlin konferansı'nda, ermenilerin yoğun olarak yaşadığı altı vilayette reform yapılacağına dair söz verilmiş. reform yapmak için atılacak ilk adımlardan biri de sayım; sayacak ki, kaç ermeni var, bu reform kimleri kapsayacak saptasın, ama osmanlı'nın çıkarı ermeni nüfusu mümkün olduğunca düşük göstermekten yana. o yüzden o rakamları alıyorlar, şu tarihte şu, bu tarihte bu diyorlar ve ermeni nüfusun o dönemde 1 milyon 200 bin civarında olduğunu söylüyorlar...
sonra bir adam, bir almanın mektubunu alıyor. o alman, rakamlar aklımda değil ama, "bence ermenilerin üçte ikisi telef oldu" yollu bir şey söylüyor. osmanlı 1milyon 200bin demiş; bunu üçe böl, ikiyle çarp, 800 bin. muhtemelen yanlış rakamlar...
ama böyle bakıldığında, evet, 800 bin olabilir, ama o adam bunu ciddi ciddi tarih kitabında yazıyor, belgeler sunuyor, çürütüyor. almanın verdiği rakam ermenilerin 2milyon olduğu, nüfusun üçte ikisinin de telef olduğu. ama adam, kendi verdiği rakamı sanki alman da söylüyormuş gibi,"onun üçte ikisini sürdüler" siyor. diyeceğim o ki, bu rakamlarla sürekli utanmazca bir oynama var...
ermeniler de öldürüyor tabii, onlar da fırsat bulunca...yalnız arada şu fark var; adamın gözü dönmüş, 1915'in intikamı olarak bulduğu yerde öldürüyor, gerçi bulduğu yerde de öldüremiyor, bir tek rus işgali olan yerde yapabliyor ve ruslar da öyle her allah'ın günü böyle şeyleri pek yaptırmıyorlar..." murat belge böyle diyor.
30 bin kürt'e gelince; onları zaten "kürt dili diye bir şey yok ki, kendi aralarında bile anlaşamıyorlar" diyerek türkiye vatandaşı olmak yerine türk olarak görme eğilimindeydik ve yasalarla aidiyet de son kullanma tarihini geçti anlaşıldığı kadarıyla. hep söylerim zaten, tarihle yüzleşmenin bir vakti vardır bir de nakti. biz vaktinin gelmediğini savunuyoruz, sözüm ona hasımlar ise naktin azlığından şikayetçi.
orhan pamuk'un yazması ve bundan dolayı avrupalı devletlerin ekmeğine yağ sürmesinden mütevellit ödül almasını sağlayan cümledir. böyle bir katliam söz konusu ise belgelerle kanıtlaması gerekir. fakat bu sözlerle izlediği politika gerçekleri göstermek değil karalama politikasıdır.
özeleştiri kisvesi altında vatanını satan bir edebiyat üstadının sözü. aynı üstad kaç tane askerimizin öldüğünüde söylesin kendine ödül verenlere. zaten bizim kıçımıza kum koyanlar amerika'da ev alıp saltanat sürüyor. biz de mi satsak bu vatanı.
burada atlanan çok önemli bir konu vardır ki ermeni soykırımını yapan askerlerin komutanları kürt kökenlidir ve en önemliler "ileride bizim başımızı kesecek kılıcı biledik" demiştir. yani öldürdü yerine öldürttü tam doğru olacaktır ama vicdansal suç bakımından bir şey eksilmeyecek o ayrı.
basiretsiz politikacilarımızdan yıllardır süregelen bu söylemlerin aksini ispatlamak adına kararlı adımların atildığını görmedikçe herkesin söylemesi hak olan sevgi sözcükleri.
bir kişi tanır mısınız bu olayın üstüne kararlılıkla gidipte, öyle değil böyle oldu demeye götü yiyen. Hepsi laf.
Sadece kendi insanına oyna oyna nereye kadar. Tek derdin oy toplamak gerisi sikimde değil diye diye başımız önümüzde geziyoruz sayenizde yurtdışında.
Dış politika dediğin ekmek arasına konan sosis değil ki yiyesin. Ya da çorba ısıtıp ısıtıp içesin.
Nerede kararlılık, nerede ülke menfaati nerede Türkiye'nin itibarı. Kömür, pilav, pirinçle kanıyor insan nasılsa ver gazı sen içeride.
Doğu perinçek iki laf etti soykırım diye elin ülkesinde yargılansın 100 kişi (evet sadece 100 kişi gitsin bayrak açsın desteklesin).
nerede devlet.
bizler inanıyoruz bunun yalan olduğuna ey politikacılar....
ayrıca bu yazarımsı denen omurgasız yaratık ırakta 1.300.000 yazıyla bir milyon üç yüzbin sivil öldürülmüşken, milyonlarca hem fiziki hemde ruhsal olarak yaralanmış insanların varlığı avrupadaki yalakalandığı insanımsıların varlığından daha yakınken,
bugün dünyada ona nobel ödülünü veren ülkenin sattığı silahlarla masum çocuklar katledilirken,
böyle bir aşağılık yazarımsı bozuntusunun orhanj pamukyan ikikere iki dört eder demesinin dahi inandırıcılığı olmayacağı açıktır.
katliamlar karşılıklıdır. vakt-i zamanında türk ve ermeniler' in bir arada yaşadığı köylerde herkes birbirini katletmiştir. ama ermenilerin kayıpları daha fazla olmuştur. belki 1 milyon değil. ama katledilen ermeniler asla inkar edilemez!
