"yönetim fazladan bilet mi sattı?" diye düşündüren maç. yada değişik yollarla içeri alınan! kişi sayısı epeyce fazla idi. stad' ta hemen hemen hiç boş yer görülmüyordu, buna merdivenlerin çoğu dahildi. Bi'de rakip takım taraftarı olmaması nedeniyle galatasaray taraftarına açılan rakip takımın seyircisi için ayrılan bölümün de hınca hınç dolmasına rağmen.
maç hakkında söylenecek pek birşey yok aslında. galatasaray' ımız için önemli olan turu geçmekti ve bunun için yeterli skoru elde edince hazırlık maçı havasında bir maç oldu.
servet çetin' in uçarak vurduğu kafa, iki kişinin arasından kendisinden beklenmeyecek şekilde şık bir şekilde sıyrılışı, ümit karan' ın gol nasıl kaçırılır dersleri, ayhan akman' ın ön liberoda ki gün geçtikçe artan performansı, lincoln' ün nefis hareketleri ise akıllarda kalanlardı. akılda kalanlar demişken, bi'de orkun' unumuz var tabi: acemice yaptırdığı penaltı pozisyonu içinse; heyecandandır diyip geçmek lazım bu seferlik!
milyonlarca taraftarın yine yanyana
bağırıyorlar hep kolkola
şampiyonluk nağmeleri
inletiyor sami yen'i...
galatasaray'ın kendini yormadan rahatça kazandığı karşılaşmadır.
bu maçta da görülmüştür ki takımda bu performansı ile ayhan akman oynamalıdır.
arda turan'ın hucuma zenginlik katması ve tobias linderoth'un defansif ortasaha olarak banko olması durumunda galatasaray'ın tek forvete dönmesi gerekmektedir. *
---ümit karan(shabani nonda)---
bu kadro dizilişinde cassio de souza lincoln ve arda turan sürpriz forvet olarak gol yollarında büyük katkı sağlarlar. ayrıca ortasahanın kalabalık ve koşan oyunculardan olması defansif gücü de üst seviyelerde tutar. tabi tek forvet* olarak oynayacak olan ismin de performansı yüksek olmalıdır, her maçta bu kadar net pozisyon bulup sonuçlandıramamak güçlü takımlar karşısında sıkıntı yaşatır.
hiç kimsenin umrunda olmayan maçtı. taraftar açısından ilk kez rakip takım stada girerken bırakın 10'u 5 işareti bile yapan olmadığını gördüm. tezahüratlar sırasında ise 'avrupa avrupa duy sesimizi' nden sonra söylenecek olan xxx i.nesi kolla kendini ye sıra geldiğinde tüm tribünler rakibin adını bilmediğini farketti ve büyük bir kahkaha koptu. stadda kapasiteden fazla sayıda seyirci olduğunu düşünüyorum ama hepsi biletlimiydi bilemiyorum zira maçtan önce tribünde konuşma fırsatımız olan adnan polat bile biletlerin bitip bitmediğini bilmiyordu, bitmiştir herhalde şeklinde bir cevap verdi. oyuna gelince futbolcularda maçı hiç önemsemiyorlardı. bitse de gitsek havası tribünlerdeki gibi onlarda da vardı. oyunculara gelince;
hakan şükür: gene % 1000'lik golleri kaçırdı. lincoln'un kafayı yiyip türkiye'den kaçmasına sebep olabilir.
servet çetin: defans dışında 1-2 olumlu hareket yapmış gibi gözüksede savunmada her zamanki gibi çok hatalıydı, topu her alan yanından geçip gitti, tribünler servet konusunda çok tedirgin.
barış özbek: pire gibi, bu çocuğa dikkat.
ümit karan: hala çok formsuz
lincoln: bu adama futbolcu demek lincoln'e hakaret olur. ne olduğunu ben de anlamadım.
