spikerin ismail'in ortasının stoke city'in defans oyuncusuna çarpması sonucu "beşiktaşlıların topa elle müdahale itirazı var mı? yok.." demesinin beni benden aldığı maçtır.
futbolla ilgili algılarımıza ironik bir yaklaşım da oldu aslında.
ilk yarı itibari ile beşiktaşımızın güzel döktürdüğü ve bireysel başarılarının biraz daha olması ihtimali ile ikinci yarı sonunda yüzü gülerek türkiye'ye dönmesini beklediğimiz seyir zevki güzel geçen mücadele.
son dakikalarda yorgunluğun belirtileri görünürken dinlenmiş bir beşiktaş ikinci yarıda coşacaktır. son on dakikayı bekliyorum. kondisyonu 90 dakika için hazırlanmış bir beşiktaş ilk onbeş dakika gol yemezse 3 puan ile dönecektir.
stoke city ise uzun boy ortalaması ile maça tutunmakta manu ile oyanmadıklarının farkındalar. maçı ciddiye alıyorlar.**
1960 model ingiliz futbolu oynayan stoke city i yerden,akıllı ve sakin oynayarak yeneceğimiz maçtır.yeter ki hakem müsade etsin.sevmedim çaldığı düdükleri ibnenin!
Şaşırtıcı derecede güzel oynadığımız maç. Tüm oyuncular gerçekten çok istekli.. Adamlar adam akıllı pozisyon üretip top tutamıyorlar varsa yoksa duran top ibnelerin tek planı. iyiyiz biz iyi alıcaz bu maçı. Ama simao biraz daha sorumluluk almalı. Necip ondan daha tecrübeli gibi hareket ediyor yeminle.
--spoiler--
lan crouch , toprak hiç para eder mi,
lafını bilmeyen it bu repi yer mi?
crouch bir dünya hiç demek,
öküz gibi anırıp ayı gibi geğirmek,
götünü sikeyim crouch
--spoiler--
ilk yarısı itibariyle beşiktaşın gayet iyi götürdüğü maç. buraya kadar ki kısım sözlükte ingiliz holiganlığı yapan orospu çocuklarının götüne girsin.
neyse maça dönelim.
beşiktaş ayağa paslarla çok pas yaparak yerden rakibin üstüne gitti 45 dakika boyunca bunu da iyi başardı. quaresma son maçlardaki quaresma değil daha hırslı daha istekli oynuyor. hırs yapmış belli. keşke simao da biraz tempo kazansa. aurelio ile necipe nazar değmesin tü tü tü. aynı şekilde fernandes. sadece ufak bi top kaptırdı ama egemen toparladı. egemen de çok iyi bugün. golümüz çok güzeldi barcelonavari bi şekilde aktı takım resmen ama yediğimiz gol de bir o kadar ucuzdu. boşa çıkan rüştü ile tek anahtarı kafa topları olan bir takıma karşı oynamak demek her faul kornerin tacın tehlike olması demek. gerçi sırf beşiktaşın değil türk futbolunun en büyük derdi duran toplar son yıllarda. o yüzden sanırım en az bir tane daha yeriz böyle kaçarı yok ama ilerde de daha fazlasını atacak top oynuyoruz edu yerine keşke mustafa falan oynasa.
he bu arada hilbert ben de alnından öpüyorum evlat. içine quaresma kaçtı mübarekin ayağın dışıyla çaktı.