29 eylül 2011 stoke city beşiktaş maçı

entry215 galeri1
    166.
  1. hakemin taraflı olduğu ve adil şartlarda yönetilmiş olsaydı beşiktaş'ın galibiyeti ile sonuçlanacak olan maçtı.
    2 ...
  2. 167.
  3. üst oynayanların kazandığı, beşiktaşımızın kaybettiği maç olmuştur. (#13270281)) dediğim gibi maçta hop oturup hop kalktık, beşiktaş güzel futbolunu galibiyetle süsleyemedi.. yazık oldu gerçekten.. bir trabzonsporlu olarak; bu işin bir de inönü tarafı var diyorum ve beşiktaş hala bu grubun favori takımıdır ve gruptan çok rahat olarak çıkacaktır.
    2 ...
  4. 168.
  5. beşiktaş'ın dandik bir penaltıya kurban gittiği maç. hadi edu'ya başka fiziği iyi forvetin yok istemeye istemeye katlanıyorsun anladık ama necip ile simao bir iş yapmıyorlarken çıkarsana be adam.

    ingilizlerin orta düşük takımı diyerekten küçümsenen takımın premier lig 7.si olduğunu hatırlatmak isterim. üstelik iç saha maçlarını chelsea, liverpool ve man utd ile oynamış halde bu durumdalar. bunlardan ikisi ile berabere kalıp liverpool'un eline verdiler. bu üçünün de bu beşiktaş'ın içinden geçeceğini düşünmek abartı olmaz herhalde. yendikleri takım vaktinde örneğini de göstermişti.

    fernandez yetenekli ama bir anelka misali umursamaz halleri var.
    3 ...
  6. 169.
  7. üç sezon öncesinin sivasspor'u ayarındaki ingiliz takımı sadece 60'tan sonra fizik üstünlüğüyle birşeyler yapmaya çalıştı. gol mol atacakları yoktu aslında. penaltı kararı çok tartışmalı. crouch adlı pinokyo maç boyunca ahtopot gibi eliyle koluyla itti çekti bizimkilerin sırtına bindi birşey olmadı, fakat kendisine yapılan ufacık bir temasa penaltı çaldı hakem. şu maç için beraberliğe bile üzülecekken hiç puan alamamak kötü oldu. futbol adına seyri gayet keyifli bir maç oldu. 2-1'den sonra beşiktaş'ın yüklendiği period fizik kalitenin üst düzeye çıktığı anlar oldu. quaresma hemen her pozisyonda rakiplerini rencide eder tarzda top oynadı ha keza oyundan düşene kadar fernandez'de öyle. simao etkisiz gibi görünse de en az üç tane öldürücü tarzda final pası attı hele son anlarda edu'yu soktuğu pozisyon enfesti.
    2 ...
  8. 170.
  9. yanarım yanarım şu kazmalara hakemin yardımıyla yenildik ona yanarım. adamları maymuna çevirdik futbol anlamında, herhalde baş dönmesinden uyuyamazlar bu akşam ama tabelada 2-1 mağlup görünüyoruz. yapma beşiktaşım, adamları uyutmuşuz tam öne geçeceğiz gereksiz yere sakatlanma numaraları ile sinirlendirip canlandırdık bu futbol fakirlerini. yapmayın hiç gereği yok futbol olarak bizim yarımız kadar değiller.
    2 ...
  10. 171.
  11. stoke city denen takımın bala göte yendiği maç. crouch denen her pozisyonda faul yapan zibidi, şerefsiz gülüşlü, futbol sahalarından defolup gidesice ipne seviniyor diye tek üzüntüm. yoksa iyiydik. fernandes,quaresma rakip oyuncuları madara etti. he ingiliz asilini ve yalakalarını sikecekler burda. burası türkiye ve taraftar nasıl olunur rövanşta öğretilecek.
    2 ...
  12. 172.
  13. beşiktaş'ın yenecek kadar iyi oynamadığı ancak yenilgiyi de hak etmediği maç oldu. maç berabere biter, iş bokstaki gibi puanlamalara kalır ve beşiktaş iyi halden bu maçı kazanırdı.

    stoke city denen takımın tek hücum varyasyonu(ömer üründül sıtayla) ceza sahasına açılan ortalarda rakip kaleci ve savunma oyuncularını darp edip(evet, direk darp, faul değil), hakemin görmediği yaralama girişimlerinden istifade edip gol atmak. muhtemelen 21.yüzyıl'ın en sikko takımı. muhteşem yüzyıl'ın en sikko karakteri ise mehmet günsur. adam yakışıklı lan(üzgün kaslı sıtayla). beşiktaş rakibe uyup kafa göz dalmadığı için kutlamak lazım.

    ricardo quaresma, kişisel hayat tarihçemde adnan menderes'ten sonra yaşadığım en büyük paradoks. % -15 şut açısı varsa zerre pas düşünmeden kaleye vuruyor, şut açısı % -25'e düştüğünde ise etkili paslar atıp asistler yapıyor, bugün olduğu gibi. takıma faydalı mı değil mi? aha işte paradoks burada başlıyor.

    tek tek takım analizinden ziyade ben bugün beşiktaş'ın oyununu beğendim. penaltı pozisyonundan önceki 10 dakika hariç geri kalan zamanlarda çok etkili olamasa da hiç sinmedi, sürekli denedi. ancak forvetinde darwin teoremine göre kaplumbağadan gelmiş olan edu olduğu için pek etkili fırsat yakalayamadı.

    penaltı pozisyonunda tomas sivok'un rakibe müdahalesi var ancak, bu hareket penaltı ve sarı kart ise; stoke'lu en az 4 oyuncunun şu an cinayet şubede ifade veriyor olması gerekirdi. rüştü reçber darp raporu alıp mahkemeye başvursa(sahi ushan çakır ne alemde?) ryan shawcross adam öldürmeye teşebbüs suçundan müebbet hapis istemiyle yargılanır.

    bir galatasaray taraftarı olarak maçtan dönem dönem ben tatmin oldum tadı aldım. beşiktaşlılar ne der bilemem.

    ayrıca 12 yaşında beyinle buralara ''stoke 8 atar, 5 atar. kova beşiktaş ihihihi'' diyenlere önerim; kanal d'yi açın bak, sevimli kahramanlar var.

    pis kafa, stokçular şehri, 2011.
    12 ...
  14. 173.
  15. edu oynayacağına tek forvet oynayalım abi. abi hakem neyle meşguldü soyunma odasında falan mı şerefsiz bir tane bile faul vermedi. simaoya ne demeli peki. fernandez maçın oyuncusu bence. bu işin inönüsü var bu kadar basit. ayrıca burada hala futboldan anlamadığı halde saçma sapan konuşan yazarlarımız da mevcut. yazık. ayrıca stoke citynin son derece sikimsonik oynadığı halde bala göte kazandığı maçtır.
    0 ...
  16. 174.
  17. bizi sevindiren durum ise dinamo kiev'in berabere kalmasıdır.
    2 ...
  18. 175.
  19. maalesef türk halkı olarak yenilsek te sadece oyuna sevindiğimiz bir maç olmuştur. halbuki kazanmamız gereken bir maçtı. o yüzden üzülmek gerekir. temsilcimizin iyi oynayıp maalesef haketmeyerek kaybettiği maç.
    0 ...
  20. 176.
  21. 2-1 kaybettiğimiz maçtır. böyle top oynayalım yeter. elbette stoke denen taç kovalayan takım da gelecek istanbul' a ve görecek ebesinin tabelasını. böyle oynayın yeter.
    1 ...
  22. 177.
  23. beşiktaş ın bu sefer 8 (yazıyla sekiz) yemediği maçtır.
    2 ...
  24. 178.
  25. beşiktaş bu takımı da yenemiyorsa bu sene kendilerinden fazla bişey beklenmemesi gerektiğini gösteren maçtır.
    1 ...
  26. 179.
  27. içimizdeki irlandalılar lafının sözde değil özde olduğunu gösteren maç olmuştur. bir parantez açmam gerekiyor; necip uysal. bu çocuk gerçekten çok şanslı. orta sahada oynayan birisi olarak fernandesten, disiplin ekolü ernstten ve tabiki gutiden öğrenmiş ve öğrenecektir daha da kanımca. iyi iyi. beşiktaş hoşuma giden bir futbol oynadı ama ikinci yarı içerisinde geriye düşene kadar ilk yarıdaki gibi etkili olamadı. klasik olucak ama uzun taç atışları, kaleciyi engelleme, itişme-kakışma, ileri şişirme top atma olayı ile kazanan stoke city'i izledik bugün. evet bu maçta taktikleri tuttu ama finale çıkacak kadar tutacağını sanmıyorum. eğer olur da finale çıkarlarsa da bu entryi silmemeyi düşünüyorum. beşiktaş pas yapmayı öğrenmiş iyice ama tabiki eksikleri hala var 3-5 kere gereksiz top kaybı yaptılar. benden bu kadar aklıma daha fazla bir şey gelmedi.

    ayda yılda bir maç izleyen beşiktaş taraftarı samsun atakum bölgesinden bildirdi, söz merkezde.

    edit: hayır sanki yalan şeyler yazıyorum da şuraya eksiliyor allahın kabızı.

    a-hakkını vermek lazım.
    kabız- eksi eksi eksi eksi eksi eksi
    kabız- bok sıç öl kötü beşiktaş.
    b-olsun sağlık olsun.
    kabız- eksi eksi eksi eksi eksi eksi
    kabız- bok sıç öl kötü beşiktaş.

    içinde lıkırdayan beyin sıvısı olan patates kafalarınızı *.
    4 ...
  28. 180.
  29. beşiktaş'ın ilahi adaletlere geldiği maçtır. son iki maçımızı kötü oynamamıza rağmen kazanmıştık bu maçı ise iyi oynamamıza rağmen kaybettik. ama sıkıntı yok beşiktaş avrupada güzel oynuyor. çıkar bu gruptan. hatta bu stoke city'i inönü'de harcar.
    3 ...
  30. 181.
  31. düzgün oynayan beşiktaş'ın takım olma yolunda güzel ve kuvvetli adımlar atmaya başladığını gördüğümüz maçtır. daha iyi takım oyunu oynamayı başaran stoke city maçı almış olsa da, bu beşiktaş hem ligde hem de avrupa'da en azından bize güzel maçlar izletebileceğinin sinyalini verdi.

    bir ufak not da quaresma'ya; şöyle hırslıyız, böyle muhteşemiz, çok büyük takımız diyosun da takımını çektiğin saçma şutlarla baltalamasan daha iyi olmaz mı?

    not: galatasaraylıyım.
    2 ...
  32. 182.
  33. beşiktaş ın avrupa da ilerleme kabiliyetine sahip olduğunu gösterdiği maçtır.
    2 ...
  34. 183.
  35. edu nun oynadığı futbolla göz kamaştırdığı müsabaka. büyük topçu adam.
    2 ...
  36. 184.
  37. beşiktaş teknik direktörü carvalhal ve forvet oyuncusu edu'nun kaybettiği, beşiktaş'ın 60. dakikaya kadar üstün görürüp sonunu getiremedi karşılaşma.

    hacu, maçtan bir kaç dakika önce, ulen diyorum şimdi bu teknik adam benim aurelio'ya kıl olduğumu biliyor, necip'e şans vermiyor ya, ikisini bir oynatır ilk 11'de. tutar edu'yu da gömer ileriye. taşak geçer gibi bu kadroyu sürüyor televizyon önümüze. yaraa yedik nidalarıyla varyeteleri düzenliyoruz.
    hakkını teslim etmek gerekir, aurelio'yu beğenmesem de bugün crouch efendiden havadan karadan denizden yer altından mümkün mertebe geçit vermemesi ve sergilediği mücadele takdire şayandı. öte yandan necip uysal beklentileri karşılamasıyla gönlümüzü hoş tuttu.

    ne zaman ki dakikalar 60'ı gösterdi, takımın direnci düşmeye, pas trafiği azalmaya, hücumdan çok defansta top çevirmeye başladı. stoke city teknik adamı bu dakikalarda oyunu diri tutmak ve rakibine yüklenmek adına hamlelerini yaparken bizim carvalhal efendi egemen'in sakatlanma pozisyonunda bile oyuncu değiştirme olayına girmedi. eyvallah egemen'in değişmesi gereksiz olsa da, hücum hattına edu yerine alternatif olarak holosko'nun monte edilmesi gerekliliğini karşılaşmayı ekran başından izleyen ve beşiktaş takımıyla uzak yakın alakası olmayan neredeyse 5 yaşındaki velet bile gözlemlemişken bizim adamda tık yoktu.
    direnci düşen beşiktaş sikko bir penaltı kararı hitamında 2-1 yenik duruma düştükten sonra 20'lik necip yerine futbolunun sonlarına gelmiş ve eski günlerini mumla aratan fabian ernst'i oyuna alması bizi dumur-u deryaya sürükledi.
    sidnei bile pozisyon olarak orta saha oyuncusu olmasa da hilbert'i ileri sürerek ofansif anlamda üstünlük sağlamak amacıyla sahaya sürülebilirken (bak edu'yu yine sahada tutuyorum hatra binaen) bizim herif ona da tenezzül etmiyor ve tutup crouch'un belini kırarak beni amiyane tabirle göt eden aurelio'yu oyundan alıp yerine hücum için holosko'yu dahil ediyor. allahtan yeni traş olmuşum maçtan hemen önce, yoksa kafada saç kalmaz alim allah. ve dakikalar 84 ü gösterdiğinde koca götlü forvet ekolümüzün günümüzdeki temsilcisi edu sahadaki ilk atraktif hareketini kendinden beklenmeyen bir şekilde yapıp kaleye ve hatta kaleciye şut çekerek tüm izleyenleri şaşkınlık içerisinde bırakıyordu.
    desen rakip chelsea, 2-0 öndeyiz, adamlar ileri çıkmasın diye ağır bi adamı ilerde tutuyoruz amınakoyim. adam 84 dakika boyunca şut çekmek için bekliyor. ne bir verkaç, ne bir çapraz koşu ne alan daraltma, hiç bi skim yok. ya ben neyse bişey demiyorum.

    öte yandan quaresma paradoksu sürüyor halen daha beşiktaş'ta. la allahın portekizlisi. bak yine söylüyorum, bugün de aynı boku yedin, necip'im beyaz bayrak ayna misali sağ açıktan defansın arkasına doğru süzülürken, sen bitirici pası veren adam olmayacağın için top atmadın. herif boş eşşek gibi 45-50 metre koştu. koşsun işi bu da, be ibne geçen yıl nihat'ı harcadın bu ayak bacak oyunların yüzünden. şimdi kimse elleşmiyo sana diye sikme bu takımı. bak bencil davranmadığın ilk topta beşiktaş roberto hilbert'in -ki kendisini sevemedim bir türlü- ayağından kütür kütür gol attı. e yazık değil bu bunca emeğe, dökülen tere.

    galiptir bu yolda mağlup diyemeyeceğimiz bir karşılaşma oldu. beşiktaş takımı, yenmesi muhtemel -ki 1 puanı garanti- bir maçta teknik direktörünün sikko bir şekilde oyunu 90 dakika 10 kişi oynamaya çalışması yüzünden mağlup oldu. adamların kaleyi bulan ilk şutu gol oldu. toplasan maçta 5 şut anca çektiler kaleye. var gerisini sen düşün okuyucu, böyle kaleyi tutturamayan bir takımdan bahsediyoruz yenemediğin. lig değil bacım bu 34 hafta sürmüyor, 6 maçtan alacağını alamadın mı ski tutuyorsun. bu yüzden copu tuttuk. grup lideriyken bir anda 3. olmamak için kıvranır bir vaziyete geliriz bir dahaki maçta. -ki o da kiev maçı-

    quaresma'nın topu direkten dönmüş. dualar ettim gol olmasın diye. yoksa adamın bencilliği, ego'su tavan yapacak ve olan yine geride kalan dakikalarda beşiktaş'a olacaktı. futbolun cilveleri, önce bizim direkten döndü sonra onların direkten, olur böyle arada.

    velhasılı, çatır çatır top oynasa stoke city ve yenilsek zerre zoruma gitmezdi. lakin 60 dakika sen rakibi ez, topa sahip ol, oyunu domine et, takım düşüşe geçince teknik direktörün seyretsin ve sen maçı kaybet. zoruma giden budur bir beşikaşlı olarak.

    umudumuz kiev maçında carvalhal'in aynı hataları yapmaması yönünde.

    nanit:eko le pew reloaded sağ olsun rodrigo değil roberto hilbert. nasıl bi sinirse gözden kaçmış.
    1 ...
  38. 185.
  39. beşiktaş'ın son iki yıldır(geçen sene ki porto deplasmanı hariç), en iyi futbolunu oynadığı karşılaşmadır.
    0 ...
  40. 186.
  41. beşiktaş'ın gerçek taraftarlarının kalbini bir kez daha fethettiği karşılaşmadır .
    1 ...
  42. 187.
  43. maç öncesi rakibini iyi analiz edememiş olan beşiktaş, stoke city'e gereğinden fazla duran top imkanı sunduğu ve 1-1 lik skorla biten karşılaşmadır. Stoke city ise tam tersine akıllıca bir strateji izlemiş ve duran toplarda kalecinin hareket alanını sınırlamaya yönelik taktikler kullanmıştır. Rüştü de her gelen hava topuna 3 yaşındaki hevesli bebeler gibi atlayınca, bu yan toplar can yakmıştır. Bir tanesinde oluşan karambol sonucu da haliyle gol gelmiştir. Ümit ediyorum carvalhal ve ekibi bu maçtan birkaç ders çıkarmış olsun ve kendi sahasındaki rövanşta stoke city'e doğru bir taktikle oynasın. Maç boyunca beşiktaş takım akıcı, istekli bir top oynadı. Başarılı tek top pas yaptılar ve topu iyi dolaştırdılar. Ufak bireysel hatalar dışında göze çarpan bir sorun yoktu. Carvalhal'ın Edu yerine Holosko'yu tercih etmemesinin nedenini ise hala düşünmekteyim. Acaba daha yavaş ve son vuruşları daha kötü bir oyuncu oynatmak istediğinden mi ? Bir ali eren beşerler yedekte olsa onu sokacakmış gibi havası var teknik direktörün.
    0 ...
  44. 188.
  45. O stoke city'i son 10 dakika orta sahanın gerisinde bizi beklerken gördüm ya, 6-1 de olsa üzülmezdim.

    Bütün takım iyiydi. Bildiğin öküz gibi adamlara karşı savunmamız yediğimiz ilk gol haricinde top sektirmedi.

    Quaresma'ya ayrı bir başlık açıyorum, adamımsın. Adamımsınız lan hepiniz.
    0 ...
  46. 189.
  47. 190.
  48. vatan hainlerini sevindiren sonuçla biten, beşiktaşımın futbol açısından kanırttığı maç.

    hatice'ye değil neticeye bak diyenlere;

    futbol dünyasından silinmesi gereken stoke city denen sözde futbol takımı bu maçta ancak böyle bir hakem yardımıyla 2 gol bulabilirdi. stoke'un ilk golünde futbolcularımıza yapılan birkaç faul var. peki o zaman sivok'un hareketine niye penaltı? rezillik dizboyu.

    her korner ve taçta adamlar resmen birkaç faul yaptılar. futbol neden izlenir? görsel bir zevk. bu takım kesinlikle futbol katili. şimdiden söyleyim, kimse sikeriz-ederiz havalarına girmesin, istanbul'daki rövanşta da adil bir hakem olmazsa kaybederiz.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük