şeref yoksunu insanların fatih hoca'yı işleri bitince kullanılmış mendil misali kenara attığını düşündükleri eylem.
karşınızdaki insan fatih hoca. 2000 yılında da o vardı, geçen 2 yıl şampiyon olan takımın başında da. uefa kupası kazanıldığında da o vardı, geçen yıl şampiyonlar liginde çeyrek final oynanırken de.
ünal aysal denen kişilik abidesi onu harcadığını düşünüyor ya; aykut kocamanı hatırla! alex'i harcadı ve sonunda harcandı.
aziz yıldırım'a söylediğimiz o kadar söz için kendisinden özür dileriz. ondan beteri varmış!
ünal aysal ın,yönetimin büyük ayıbı. kurumsallık diyorsunuz şirketlerinden çıkarttığınız insanlar çıkarıldıklarını arkadaşlarından mı öğreniyor. bu mu lan kurumsallık? bu mu sizlerin efsaneye verdiğiniz değer? fatih terim gibi bir efsaneyi eleman gibi nasıl gönderirsiniz.
sikerim kurumsallığınızı.
galatasaray adetlerinden bahsediyorsunuz. bu kulübe yıllarını vermiş, en büyük başarılarını kazandırmış, senin götün dara düşünce yardımına koşmuş,şampiyon yapmış, avrupada seni gururlandırmış bir efsaneyi eleman gibi göndermek galatasaray adetlerinin neresinde var ?
kan uyuşmaz, doku uyuşmaz yolların ayrılması gerekir, bu yapılırken bunun bir tarzi olması gerekir özellikle fatih terim için. sizlerin tarzı lisesi seviyesinde.
siz fatih terime bunu yaparsanız taraftar da size benzerini yapar. biz bu yapılan saygısızlığı unutmayız. isterseniz dünyalara mal olmuş bir ismi getirin bu gönül her zaman buruk olacak. şampiyonda olsak, gruplardan da çıksak bile.
lan liseliler kurumsallık anlayışınızı sikeyim sizin.
galatasaraylılımızdan utandırmayın ulan bizi.
"aslolan galatasaray'dır." dedi milli takımı seçti. özeti budur olayın. sezon sonu gidecek olan fatih terim'e ünal aysal "şimdi git" demiştir. nasıl bi ego sahibiyse fatih terim, ünal aysal'ın altında ezildi resmen. faruk süren, rahmetli özhan canaydın gibi adamların başkanlık dönemlerinde odak oydu, istediği gibi at koşturdu.
terim'in arkasından ağlayan taraftarları da anlamak mümkün değil. adam seçimini yapmış, yönetimde görevine son vermiş hala ünal aysal istifa diye hashtag'ler vs.
ayrıca terim'in başkan olabilmesi için liseli tayfanın tamamen yok olması gerekir ki o da imkansız.
sonrasına bakmak gerek artık. şimdi galatasaray'ın ihtiyacı olan, taktik bilgisi üst düzey bir teknik direktör. jürgen* reis gelse keşke de o da imkansız. neyse ben yazayım da gelir mi gelir amk.*
Kendimce bir kaç çıkarım yapmama ve zamanında yaptığım çıkarımların doğruluğunun gözler önüne serilmesine neden olan olaydır.
Fatih Terim...
6 Türkiye Ligi Şampiyonluğu, 2 Türkiye Kupası Şampiyonluğu, 2 Cumhurbaşkanlığı Kupası, 2 Türkiye Süper Kupa Şampiyonluğu, 1 Uefa Kupası, sayısız maçlar, sayısız başarılar...
Senin takımının başında şüphesiz ki Türkiye' nin en başarılı teknik direktörü varken, ezeli rakibinin taraftarları ve yöneticileri dahi " bir Fatih Terimimiz olsa... " derken yaptığınız işe bakın...
Sana 6 şampiyonluğun ötesinde, şan, şöhret, itibar, isim ve daha nice şey kazandıran Fatih Terim' i, küme düşme potasından aldığı takımı 2 yıl üst üste şampiyon yapıp, Şampiyonlar Liginde çeyrek final oynatan Fatih Terim' i, 4 . yıldızı şanlı armanın üzerine koyabilmek için gece gündüz çalışan Fatih Terim' i , iki kelimeyi bir araya getirip konuşmayı beceremeyen, paranın gırla, beynin ise gramla olduğu Tüpçü' ye yedirdiniz. Bu güne kadar bir çok mantıklı ve güzel şeyler yaptınız. Ancak bu sizi koltuğunuzdan edecek, yazıklar olsun size Ünal Aysal ve ekibi...
Sen ki her dediğin oyuncuyu er ya da geç takımına dahil edebilecek bir yönetimle çalıştın. Sen ki hiç bir takımda olmayan imkanlarla ve isimlerle çalışma şansı yakaladın. Sen ki milyonlarca taraftarının gücünü her hezimete rağmen arkanda hissettin. Ancak sen de Aziz Yıldırım ve Tüpçü'sünün oyununa geldin.Sana da yazıklar olsun Fatih Terim.
Sen ki başkanlığın döneminde en çok ezeli rakibinin şampiyonluğunu gören adam oldun. Sen ki kendi futbolcunu dövdürdün. Sen ki kendi kalecini kendi karakterine benzettin.Sen ki 100 yıllık kulübe şikeci damgası vurdurdun.Ama sen de dönemin başkanı Ali Şen gibi çok zeki çıktın. Helal Olsun sana... Başbakanın bile önünde tir tir titrediği bir adamsın ya harbiden helal olsun sana Aziz Yıldırım...
Biz ki nice büyük başarılar gördük, nice şanlı günler şerefli günler yaşadık. Ancak biz asla uzun vadeli mutlu olamayacağız Galatasaray söz konusu olunca... Kendi içimizde birbirimizi yemeye devam ettikçe asla başarılı olamayacağız...
Aziz Yıldırım gibi üstün zekalı insanlar var olmadıkça kulübümüzde asla istediğimiz seviye de olamayacağız...
ünal aysal'ın takımı bir şirket mantığı ile yönetme çabalarının sonucudur. ama yönettiği topluluğun bir futbol takımı olduğunu unuttuğu aşikardır. abdurrahim albayrak'ın gönderilişinden sonra yapılan ikinci hatadır.
bu takım üçüncü bir hatayı kaldırır mı bilmem ama umarım b, c, d ve hatta e planları da olsa iyi olur. yoksa bu gönderinin altında kalırlar.
dur bakalım orada. imparator ile kimse yolları ayıramaz. o ayırır, keser, böler her şeyi. ayrıca kendisinin çok güzel ifade ettiği gibi; ''galatasaray benim için hiçbir zaman bir tercih olmadı ve olmayacak. bu da böyle biline.''
ah imparatorum ah; sana olan hayranlığımız tam kara sevdaya dönüşecek; yetiş YILMAZ VURAL.
bazı terim sevici renkdaşlarımız tarafından anlamsızca eleştirilen durumdur.
eğri oturup doğru konuşalım, yukarıda da arkadaşın birisi yazmış, daha iki sene önce bize kadıköyde kupa vermemek için on çeşit numara çeviren tüpçünün teklifine evet demedi mi fatih terim. sen galtaasaray gibi bir takımı çalıştırırken nasıl milli takıma gidersin demezler mi adama, galatasaray amatör klüp mü ki bi oraya bi bi milli takıma bakacaksın. üstelik fedarasyonla ne imzaladılar o bile belli değil.
eee kardeşim ünal başgan bostan korkuluğu mu. bu adam başka başkanlara benzemiyor, kesti biletini. taraftar baskısı medya baskısı dersen yönetemezsin ki takımı. ben hem başkan olacam hem kendi kararlarımı alamayacam taraftardan korkacam, o zaman ne işi var başkanın orada.
fatih terimi severiz sayarız, harbi galatasaraylıdır fakat şu küçük noktaya da dikkat edin.
fatih terim ilk gelişinde başarılıydı, ilk başta arkasında duran bir yönetim vardı, o dönem için en iyi yabancıları aldı, yine milli takımın iskeleti olan yerlilerin hemen hepsi galatasaraydaydı ve 4 sene şampiyon oldu, uefa kupasına gelinceye kadar da avrupada her turnuvada en başlarda elendi. lucescu ise yedek ve ismi cismi belli olmayan adamlarla avrupada çeyrek finale çıkmıştı, ilk gelişinde hem de.
fatih hoca ikinci gelişinde ne oldu, takıma yıldız alınamadı, para yoktu, elde de iyi yerliler yoktu, sonuç hüsran. ünal başgan döneminde de aynı durum var, en kral yabancıları getirdi, türkiyenin gol kralını getirdi, umuttu drogbaydı ambrabattı, selçuktu. bu kadar adam getirdi galatasaraya ve getirmeye devam ediyor.
peki fatih hoca ne yaptı, fenerbahçenin şike sürecinde geriye itildiği, beşiktaşın borç batağından dolayı feda dediği bir dönemde galatasarayı şampiyon yaptı, iki kere, süper finalde fenere içerde yenilmek, geçen sene kadıköyde fenere yenilmek, hele son real maçında 6 yemek gibi başarısızlıkları napıcaz. geçen sene reali içerde yendik diye seviniyoruz, fakat ispanyada tek gol atamadan 3 gol yedik, niye? fatih hocanın egosu yüzünden, kendini realle bir tutmasından. o maçta takımı kapatsaydı 1 gol yiyip istanbula gidilseydi başka olurdu. netice olarak fatih hoca takıma iyi gaz veriyor ama iyi taktik veremiyor, şu kadronun sezon başından beri durumuna bakın.
ünal başgan kararsızlık en kötü karardır dedi ve kararını verdi, sonuçlarını gelecekte görürüz, fakat bu kararı almasaydı, fatih hoca milli takım ve gs arasında kalacak ve olan galatasaraya olacaktı. birileri fatih hocayı kullanarak galatasarayın paçasını aşağı çekmeye çalışıyordu, ünal başgan bu oyunu gördü ve hocayı yolladı, yerine eminim sağlam biri gelecektir.
kim ne derse desin kurumsallaşma ve dünya çapında bir takım olma yolundaki galatasarayda fatih terim büyük bi engeldir. fatih terim kibrin çukuruna düşmüş ve kendisini zaman zaman galatasaraydan bile üstün görmüştür. karar çok doğru ve olması gerektiği gibidir kanaatimce.
Kendi teknik direktörleri 3 kere istifadan döndüğü iÇin, kuşlar tarafından yadırganmış bir durumdur. Ne bilsinler kural, kanun ÇerÇevesinde işleyen olayları. Siz gidin şike yapıp ligimizin ismini Çıkarın, Galatasaray yeni hocasını bulur. Sıkıntı yok
Gönderilmelidir ya da gönderilmemelidir ayrı konu, ancak yanlış zamanda gönderilen teknik direktör olmuştur. Tüm ligler başlamışken, istediğin teknik direktörü nerden bulacaksın? Buldun diyelim, yeni gelen teknik direktör, oyun sistemini ne zaman oturtacak ve takımı ne zaman tanıyacak? Bu arada şampiyonlar ligi ne olacak?
En azından ocak ayına kadar beklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Hoca milli takıma gidecekdiyse bile en azından ocak ayına kadar takımı götürebilirdi.
Bu iş çok su götürür. Olası bir faciadan sonra tüm oklar Ünal Aysal'a yönelecektir. Yönelmelidir de...
fatih hocayı severiz kredisi sonsuzdur biz galatasaraylılar arasında amma velakin dostlar..
bize saraçoğlunda kupa vermemek için bin takla atan terim'i milli takıma davet edip değerli zamanının bölünmesine sebep olan ve en önemlisi neredeyse her takım taraftarı tarafından nefret ile anılan ismi lazım değil tüpçünün 3 + 1 yıllık teklifini henüz galatasaray teknik direktörü olmasına rağmen kabul etmesini doğru bulmuyorum. hocam hani aslolan galatasaray'dı hani.
nasıl alex'in gönderilmesi doğru ama yanlış zamanda uygulanmış bir karar idiyse, fatih terim'in gönderilmesi de aynı durumdur. doğru karar, yanlış zamanlama.
2010-2011 senesinde ligi 8.bitiren takımı almış, 2 sene üst üste şampiyon yapmış, şampiyonlar liginde çeyrek final oynatmış, son 2 sezonu ezeli rakiplerini eze eze geçirmiş hocanın kovulmasıdır. kendisine yapılan ayıptır. aslında milli takımla anlaşmaması gerekirdi. anlaştığı gün bu olayı yaşayacağımızı anlamıştım ama bu kadar erken olmasını beklemiyordum.