2000'li yılların başında önemliyken şu anda beş para etmez bir olaydır. gereksiz üniversite sayısı o kadar arttı ki artık üniversite kazanmak değil, şu okula girmeye hak kazandım demek önem kazanmıştır. ülkemizde de gerçek üniversite kavramına uyan haliyle 7-8 tane üniversite dışında başka üniversite niteliğine sahip gerçek üniversite yoktur.
Bir takım sorunlar nedeni ile eğitimine ara vermek zorunda kaldığı ve daha sonra ''bu saatten sonra okusam ne olur'' demiyerek azim ederek ve çalışarak üniversiteyi kazanmasıdır. Eziklik değil başarıdır.
Üniversite bir eğitim kurumu değil. Eğitim lise ile biter. Üniversite bir uzmanlık kurumudur. 100 yaşında bile başlayabilirsiniz. 100 yaşında başlarsanız 4 yılda bitirmeye bakın. Zaman dar.
bu kadar entry dolmasına şaşırdığım başlık. niye garipseniyor, anlamış değilim. sanki herkes 18,19 yaşında gittiği üniversitesinden çok memnun da.
19'da gittim, ama isteyerek gittiğim halde 20'de pişman oldum. hatta keşke bırakıp tekrar hazırlansaydım. değil 23'te , 21'de, 22'de bile başlardım.
kısacası eğer hayallerinizdeki bölümse, içiniz şevk ve heyecan ile doluysa, yeni bir başlangıç yapmak istiyor ve o alan harici başka iş düşünemiyorsanız buyrun, o bölüm ve o hayat sizindir. hayallerinin peşinden gidip de bırakmayan insanlara hep hayranlık beslemişimdir. ister 20, ister 23, ister 25 olsun. bu sizi hayata bağlayacak ve mutlu edecekse gönül rahatlığıyla gidin efendim.