merhaba benim dial-up bağlantı gibi cızırdayan okurlarım, eses taraftari porsuk canavari bugünkü yazısında 22 ağustos'ta getirilecek internet kısıtlamasını ve sansürü ele alacak. dün gece kanal d'de okan bayülgen'in sunduğu muhabbet kralı'nın konusu internet kısıtlamalarıydı, türkiye'nin sosyal medya patronları bu programa konuk oldu ve eğrisinden doğrusuna görüşlerini bildirdiler. bendeniz bu konuyu kendimce açıklığa kavuşturacağım, bildiğiniz üzre üç sözlükte yazarlık yapmaktayım ve bundan keyif alıyorum, ancak 22 ağustos'tan itibaren yazdıklarım btk tarafından mercek altına alınacak, "çocukları koruma" adı altında yapılan bu saçma uygulamaya tepkiler halen çığ gibi büyümekte. devletin aile yapısına zarar gelmemesi için verdiği bu çelişkili uğraş tamamen mantık dışı olmanın yanısıra internet sektörünü de kanımca sekteye uğratabilir. örnek vermek gerekirse "kızyurdu.com" adlı kız yurtlarının adreslerini ve olanaklarını tek bir çatı altında toplayan site, adındaki "sakınca" nedeniyle kapanabilir. devletin çocukları korumak ve bilinçli bireyler olarak yetiştirmesi için onlara daha iyi eğitim olanakları sunması daha faydalı olmaz mıydı ? işte devletin ne kadar aciz ve beceriksiz olduğunu bu soru yeterince cevaplıyor. yazarların sözlüklerde yazdıklarına getirilecek kısıtlamalar, sitelerin adındaki "müstehcenlik" nedeniyle sorgusuz sualsiz kapatılması türk internetinin gelişimine bir balyoz darbesi gibi inecektir. sözlük sitelerinin ve yazarlarının zor durumda bırakılması ise insanların ifade özgürlüklerini ellerinden almak ve 12 eylül döneminde yapılan "tek tip vatandaş" uygulamasının 2000'li versiyonu demektir. devletin yazılı basından sonra yetmezmiş gibi internet basınına ve internette ifade özgürlüğüne el koyma hamlesine insanlar kayıtsız kalmamalı ve tepkilerini göstermelidir, ayrıca türk bilişim sektörü, sözlük siteleri ve yazarları bir an önce platformlaşmalı ve daha gür bir ses çıkartmalıdır. uzun lafın kısası 15 mayıs'ta meydanlarda olalım.
sevgi ve saygıyla.
--spoiler--
hiç bir şeyi değiştirmeyecek yine zinakar ve günahkar gençlerimizin bir şekilde bu filtrelemeyi de aşacakları hükumetimizin iyi niyetle halkımıza sunduğu projedir.
peki bu kadar yaygaraya değecek midir? hayır, çünkü yine değişen bir şey olmayacaktır. hükumetin iyi niyeti yine suistimal edilecektir.
zaten yıllardır internette ne yapıyorsak, ne izliyorsak biliyorlar. bu bilgilere ulaşmaları sadece ama sadece bir tık uzaklıklarında. yani şimdi fişleneceğiz, her bokumuz görülecek falan bunlar yanlış düşünceler.
ama bakıyoruz ki bu filtre için çocuk istismarından bahsediyorlar.
bir türkiye düşünün. çocuk istismarının engellenmesi için en kral yasayı çıkarıyor, en kral cezayı belirliyor, sonra bu suçları işleyen kullanıcıları tespit ediyor...
işte bizim hayal ettiğimiz olay bu. biz kurunun yanında yaşta filtrelenmesin istiyoruz!!!
ne oldu? bu kadar çabuk mu unutuldu? zaten istedikleri bu değil miydi? bu olayı bilmem kaç ay önce açıklayacaklardı, ilk başlarda çığ gibi tepki olacaktı, sonra yavaş yavaş unutulacaktı, tam unuttuk dediğimiz anda da götümüze sokacaklardı bu filtre olayını. uyanın!
olması gereken olaydır. ülkemizdeki özgürlük yanlısı tiki genç arkadaşlar avrupa ülkelerindeki filtre uygulamalarını zahmet edip araştırsalar zaten bu filtre konusu dert olmaktan da çıkacak, lakin toplumu germek, korku dağları yaratmak için bir takım malzemeler gerek, bu filtre olayı da bunlardan birisi, irtica geliyor, internet filtreleniyor, içki yasaklanıyor gibi korkuları hep ayakta tutacaksın ki muhaliflerin elinde her daim malzeme olsun.
internet gibi devasa bir şeyin sansürsüz, kontrolsüz olmasını isteyen aklıevvellerin avrupa ülkelerine bakmalarını ısrarla öneriyorum, haaa diğer taraftan iletişim kurulu başkanlığı bu filtrenin isteyen kişiler için uygulanacağını hem sözlü hem yazılı söyledi, yani tercihe bağlı, yazılı metin hala kurumun sitesinde yayınlanıyor.
sen öğrenci evinde veya kendi evinde her türlü adult porno sitesinde yine takılabileceksin dostum sorun yok, ama bu memlekette çoluğu çocuğu olan aileler de var, o aileler de çocuklarının senin gibi pornocu olmasını istemiyor, internetin kaynağından filtrelenmesini, 10-12 yaşlarındaki çocuğunun internette dolaşırken kafasının rahat olmasını istiyor. türkiyede kaç aile internet filtresi programını kurabilir ki, ki kursa bile o programlar da tam çözüm sağlamıyor, sen istemezsen filtre koydurmazsın, kurumun sitesindeki yazıya inanmıyor musun, o zaman seni kimse inandıramaz ki dostum, sen adam gibi desene ben hükümete her türlü karşıyım diye, ne b..k yemeye korku dağlarının arkasına saklanıyosun.