bilmeyenler için bildirelim: türkiye eğitim ve sağlıkta harcanan paralarda dünya sıralamasının tabanına oynarken, silah alımında bir ara dördüncüydü, sanırım hala zirve yarışındadır. bu neyi ifade eder artık herkes kendince bir cevap verir herhalde. pek tabi ki ekonomik bozukluğun türlü türlü nedenleri var, bunu hepimiz bilmekteyiz, kalkıp bir operasyonun, gereksiz bir operasyonun getireceği ekonomik yükü de "ama şu bu da yük değil mi" şeklinde argümanlarla kapatmaya çalışmayalım ama. inandırıcı olmaz. ayrıca "güçten düşmemiş" bir tsk ile zaten göründüğü üzere abd'den çuvallar yenilmekte, abd icazetiyle operasyonlar yapılmakta, lübnan'a, afganistan'a falan askerler gönderilmekte ve incirlik üssü aslanlar gibi orada durmakta. Ordunun en "güçten düşmemiş" halinde, 12 Eylül ertesinde ABD başkanı "bizim çocuklar başardı" dememiş miydi? Ordunun bankası OYAK kendisini büyük sermaye Hollanda bankasına satmadı mı? Biz bir ülkenin yarı sömürgesi ve ya sömürgesi olma durumunun kaba militarist ölçülerle olmayacağını ne zaman öğreneceğiz?
hepsini geçelim lisenin bayat, kıytırık tarih dersleri bile bol bol osmanlı'nın elalem teknolojik, bilimsel ve sosyal alanlarda ilerlerken her şeyi askeri düşünceye endekslediğinden dolayı çöktüğünü yazıyor da bundan da mı kimse ders almıyor?
türkiye'de ne zaman toplumun militarize edilmesi, askerleştirilmesi, "etrafımız düşmanla dolu" gazlamasına uğratılmasına son verilip, yıllık kişi başına 6 kitap düşme vehametinden kurtarma derdine girişilecek? bu yapılmadıkça insanların ölü sayılarından hoşlandığını, hatta bunu oranlara vurarak başarı ölçütü yapacak derecede trajik boyutlara geldiğini ne zaman fark edeceğiz?
neyse. harekatın dördüncü gününe girilmesi itibariyle kürt sorunun asayiş sorunu olarak ele alınmasının bizi dön dolaş aynı noktaya, hatta daha kötü bir yere getirdiğini görmekteyiz. hardcore sevişme görüntüleri internette fırtınlar estiren ali kırca, savaşın bir başka rantı olan reytingden daha iyi nemalanmak uğruna, türlü akrobatik hareketler yaparak dikkat çekmekte, buradan kazandığı para ile "ünlü serisine" devam etmekte belki de. yoksul çocuklar eksi bilmem kaç derecede.... iki taraftan da analar ağlamakta. herkese iyi seyirler efendim.
12bin YTL lik maaş zammını sinsiden geçirmeye çalışan hükümetin, ABD askerleri bölgeyi rahat terk etsin diye yaptığı harekattır. Kore Savaşı için bizim savaşımız değil, neden ölsün askerlerimiz dediğimiz için bizimmiş gib gösterilen bir savaşa dahil edilmemiz için yapılan harekattır.
pkk'yı tamamen ortadan kaldırma amacıyla yapılmış bir harekattır. ancak gözardı edilen en büyük sorun ise gidip ırak'a , kandil'e adam öldürmeyle bu sorununun çözülemeyeceğinin anlaşılamamasıdır. pkk sorunu ortadan kaldırılmak isteniyorsa öncelikle dağa çıkan gençlerin yolu kesilmedilidir. bunu da gidip öldürerek değil daha akıllıca siyasi politikalarla yapmak gerekir.
bazı insanların "dakika ve skor alalım" * mantığıyla takip ettiği operasyon. bilmem kaçıncı kez sınır ötesi operasyon yaparak gol arıyoruz, futbol terimleri bile bu saçmalığı açıklamaya yetiyor yani.
katılan bütün askerlerimizin sağ sağlim geri dönmesini dilediğim operasyondur. ayrıca, teröristlere gerilla diyebilen şapoşlara da girmesini temenni ettiğim askeri operasyondur.
kamuoyunun/hürriyetlegazagelenhassasvatandaşgillerin gazını almaktan ve pkk saldırılarını geçici olarak bertaraf etmekten öteye yaramayacak harekat. politik getirisi olmayan, salt anlık kitlesel getiri/rahatlama veren, ötesi boş olan eylem. unutmamalı; asker de politika yapar.
kürt haber kaynaklarının iddaasına göre Hakkari Askeri Hastanesi'nde 11, Şırnak Askeri Hastanesi'nde 7, Diyarbakır Askeri Hastanesi'nde de 3 cenaze bekletilmektedir.
edit: amacım sadece bilgi yaymak. skor tutmak asla değil. bu savaş da kendisinden önceki birçokları gibi yeni savaşlara ve çatışmalara yol açmaktan başka bir getirisi olmayan bir trajedi. eli kanlı büyük sermaye sahipleri, siyasetçiler, askerler ve teröristlerin* rezil bir kapışması.
hayatı boyunca devlet tarafından militarist vatanseverlik duygularıyla soslanmış, medya tarafından şiddet kanıksatılmış, sosyal çevresi tarafından da kölelik övücü geleneklerle yontulmuş gençlerin de mevcut sistemdeki varoluş sebepleri olan işi yapmak için dağlara gönderilmesi de ayrı bir rezillik insanlık adına.
3. gün itibariyle 15 vatan evladı bu topraklar icin canlarını vermiştir buna karşılık 122 onun bunun çocuğu etkisiz hale getirilmiştir. Allah şanlı Türk ordusunun yar ve yardımcısı olsun .
dağdaki bir teröristin ortalama yaşam süresinin 1 yıl 2 ay olduğunu bilmeyen*, yıllardır dağlarda muhteşem tatbikat ve taktiklerle eğitildiğini sanan ve muhtemelen askerliğini yapmamış taze et sahibi gençlerin standart mottoyu dillendirip "gencecik askerlerimizi yıllardır dağda olan ve orayı avuçlarının içi gibi bilen teröristlerin önüne atıyoruz" dedikleri operasyon.
bilgi: bir teröristin dağdaki yaşam süresi kısadır. uzun yaşayanlar sözde lider kadroya terfi eder, onlar da çevre köylerden kaçırılan çocukların kız olanlarını alır haremlerinde günlerini gün ederler.
harekatın 10bin askerle gerçekleştiriliyor olmasının nedeni kullanılan ekipmanlardır. az ama etkili kuvvet prensibiyle operasyonların çoğu gece gerçekleştirilmektedir. sadece kayseri 1'nci komando tugayı 3 taburla operasyonda yer almakta ve harekatın içindeki bütün personel özel kuvvetler komutanlığı, komando taburları ve jandarma özel harekat timlerinden oluşuyor. bütün tsk unsurları gece görüş kabiliyetine sahip olarak oradalar.
pkk'nın telsiz konuşmalarında birbirlerine yalvardıklarını da not düşeyim. birbirlerini ajanlıkla suçlayıp da iç çatışmalarda ölenlerden bahsetmiyorum bile. gelirlerse savaşırız ahkamı kesen lider kadro da kaçma derdinde. cidden kimilerinin pohpohladıkları kadar şahane savaşçılarmış. *
ayrıca bir hatırlatma daha. kimileri pkk için "sürekli şehit veriyoruz askerlerin eğitimleri yeterli değil" diyordu. halbuki iki baskının dışındaki tüm şehitler uzaktan ve bombalı saldırıyla verildi. pkk neanderthal'lerinin birebir çatışmaya girmemelerinin nedeni zaten karşıdaki askerin eğitim seviyesini çok iyi bilmelerinden. amaçları zaten propaganda, bir yeri almak falan değil. dolayısıyla kayıp vermeden uzaktan bombalayıp götlerine ayakları vura vura kaçıyorlar genelde. yani o superman ilan etme derecesine getirdiğiniz it sürüsüne sadece ak-47 nasıl kullanılır öğretilir, bir iki yabancı basın mensubu gelirse çemberden falan atlarlar, senin gibi tsk'nın dünyadaki kuvvetler sınıflandırmasında etkinlik ve büyüklük bakımından en iyi 5 ordu içinde yer aldığını bilmeyen taze beynin çemberden atlayan it görüntüsünü şahane eğitim olarak görür.
bir de herkes askeri uzman olmuş. şahsen ben bu yazılanların altına resmi statü ve uzmanlık derecesini yazmayanların metinlerinin deli saçması olarak nitelenip sallanmaması gerektiğini deklare ediyorum. *
muhtelif sorulara cevaplar; denizcicegi tarafından, 25.02.2008 14:20 sularında sorulmuşlar.
evvela gerilla değil, terörist. kişileri ifşaa eden ayrıntılar bunlar.
soru: neden çatışma anındaki görüntüler yok?
cevap: çatışma anında dünyanın hangi silahlı birliği televizyon çocuklarını eğlendirmek ister? kanal d çocuk var, gelişmek için gerekli, onu izle.
soru: neden öldürülen pkk militanlarının görüntülerine yer verilmiyor?
cevap: yaklaşık 6 yıldır görüntüler yer almıyor televizyonlarda. bundan rahatsız olabilecek ve pkk'nın "kürtleri öldürüyorlar" propagandasına inanıp, o görüntülerden sonra onlara destek verebilecek, kandırılmaya müsait çok fazla insan var o bölgede.
soru: neden operasyon baslar baslamaz 5 sehit verildi?
cevap: aile pikniği yapmıyorlar. karşılığında kimse öldürülmemiş olur, o zaman bu saçma soru sorulabilir tabi.
soru: neden abd hava operasyonuna bile karsı cıkarken kara operasyonuna müsade etti?
cevap: kaç yaşındasın?
soru: neden bir helikopterimiz kırıma uğradı/düştü?
cevap: kırıma uğramak, havacılık terminolojisinde "inişte hasar gördü" ya da "zorunlu iniş gerçekleştirdi" şeklinde karşılık bulur. tamir edilebilir hasarlar için bu cümle kullanılabilir. "kırıma uğradı" cümlesini "düştü" olarak anlayacak kadar terminoloji ve askeri literatürün içinde olmayan çocukça sorularını cevaplıyor olmaktan da tam şuanda utanmaya başladım orası ayrı tabi.
soru: neden kimse bu operasyonun maliyetinden bahsetmiyor?
cevap: keşke kurtuluş savaşının maliyetinden de bahsetseler değil mi maneviyattan uzak evladım. bir parça vatan toprağına fiyat biçmek istiyorsan, tüccar ya da emlakçı olmalısın.
soru: neden genelkurmay baskanlığı, cıkan yasalar hakkında e muhtıra verirken türban yasasıyla ilgili bir acıklama yapmadı?
cevap: şahsi kanaatim, aynı metni üç kere yayımlamaya gerek duymadılar. halen geçerliliği olan bir metin kendisi. hatta genelkurmay başkanı bu konuyla ilgili" biz fikrimizi söyledik" demiş. tabi popstar alaturca seyretmemek lazım her zaman, böyle kaçırıyor sonra insan güncel gelişmeleri.
soru: neden neden neden...?!?
cevap: uyku vaktin geldi, hadi bakalım.
"Evet. Kara harekâtı başladı.
Hayatı teferruat olarak görenler bayram ilan ettiler yine.
Başta büyük gazete olmak üzere medyamızda sevinçli bir telaş görünüyor. Karakışta Güneş Doğdu idi dev sürmanşeti büyük gazetenin. Yollar ve köprülerin imha edildiğini, 30-40 kilometre içeriye girildiğini duyuruyordu. Logosunun hemen yanıbaşında da kara bir kutu içinde "ilk Gün"başlığının altında skor belirtiliyordu. "44 terörist öldürüldü." Altında, "5 asker şehit."
Ana akım medyanın bu nefesimizi tutmuş beklemekte olduğumuz savaşı muştulayışında zorlu bir milli maç "zaferini" ilan edişindeki fanfarlı üslup okunuyor. Nihayet. Mehmetçik. Bozgun. Kaçacak delik arayan terörist. Hedef. Sıkça kullanılan kelimeler.
Bu korkunç tefrika, tirajları hoplatacaktır mutlaka. Her gün kalkar kalkmaz gazeteyi kapıp skora bakmamız gerekiyor besbelli. 44'e 5, ikinci günde 79'a 7 oldu. Ara açıldı. PKK'nın artık Mehmetçik'e yetişmesi imkânsız. Zafer!
insan hayatının skorlara yazıldığı uğursuz bir dönemden daha geçiyoruz işte."
dandik veriler girerek, telsiz konuşmalarındaki ağlayışlarını örtmeye çalışan pkk'nın ve onun sözlükteki yandaşlarının saçma sapan iddialar ortaya attığı, komik duruma düşmenin ve rezil olmanın manasını hatırlatmış kaynaklara dayanan haberlerle süslenmiş harekat.
aksine tsk, tüm pkk cesetlerinin video ve fotoğraf görüntülerini saklamakta, cesetlerin bulundukları tepeleri de kontrol altına almış durumdadır.
--spoiler--
hpg açıklamasına göre 4 gün içerisinde tsk 81 kayıp vermiştir.
(peter panzehir, 26.02.2008 01:14)
--spoiler--
ve evet ülkenin hiçbir yerinde 81 tane cenaze kalkmamıştır, hpg'nin muhtreşem verilerine kalsa ülke zaten çoktan bölünmüştür. o derece muhteşem kaynaktır o hpg web sitesi.
bilgi notu: geçmişteki operasyonlarda ölmediğini "kahramanca"(!) savaştığını iddia ettikleri ne kadar insan görünümlü pkk leşi varsa, pkk propagandası için bugün youtube'da "şehitlerimiz" diye fotoğrafları dönmektedir. gerçekten de ölmemiştir, mutanttır zaten bunlar, kessen acımaz, ama iki bombada telsizde ağlar.
pkk basın yayın organlarının yılmaz takipçisi peşmergettinlere şu soruyu sormamıza neden olan harekattır: lan dünyanın hangi ordusu eksi bilmem kaç derece soğukta, dağlara indirme-çevirme harekatı yapabilir? ülke toprakları dışında arazi tarama yapabilir?
ölülerinin üstüne bomba bırakıp kaçmak gibi dehşetengiz(!) bir taktik uygulayan terör örgütü pkk ile çatışmak ne kadar bizim anlayışımız dışında olsada her türlü alışık olduğumuz bir operasyon olmuştur.içeriği ve dünya şartları farklı olsada,zaten bu memleket anzaklar dışında adam gibi savaşan birileriyle bu güne kadar karşılaşmadı ki.ölülerine bile saygısı olmayan adamların düştüğü durumlara bakın.yukarıda bir arkdaşın belirttiği gibi,işte şehit ve ölü arasındaki farkın ilk maddesi budur.
Harekatın 6. günü...
Yaşlı ellerim tabutuna dokunurken son kez, yüzümdeki çizgiler anlatır mı acımı.
Ve sen oğlum söz vermiştin ya geleceğine, vuslatımdır bugün.
Al bayrağa sarılı tabutunla bugün olsun düğünün.
Tek bir kurşun ayırırken bizi
Ve ben ağlamayacağıma söz versemde,
Bu gözlere söz dinletmek zor
Ama sanmasınlar ki üzüldüğümden.
Gururumdandır bu dik duruşum
Giderken yüreğimi kaplayan burukluğunla
Ödediğin vatan borcunla
Şehidimsin sen,
Her şehit haberi yüreğimizi dalarken ve acabaları kovalarken zihnimde
Kaldırımları eskimiş sokağında
Ve merdivenlerinde evimizin
Yokluk içinde büyüdüğün o odanda
Her an gelecekmişsin gibi
Bekledik seni
Şimdi yaşlı ellerim tabutuna dokunurken son kez, yüzümdeki çizgiler anlatır mı acımı.
Dimdik ayaktayım şimdi
Başım dik, alnım açık
Ve bir şehit anası olarak
Haklıydın oğlum
Vatan borcu kutsaldı..