--spoiler--
kimseyi ilgilendirmezmiş
ak parti sözcüsü hüseyin çelik açıklamış:
tirda ne olduğu kimseyi ilgilendirmez.
*
bir şov programı sunucusunun göğüs dekoltesi hüseyin çeliki ilgilendirir.
*
i̇çenin aksırıncaya kadar mı, tıksırıncaya kadar mı içip içmediği devletin en tepesini ilgilendirir.
*
özel evlerde yetişkin kişilerin kızlı-erkekli kalıp kalmadığı devleti ilgilendirir.
*
sezaryen, kürtaj, çocuk sayısı falan... i̇ktidarı ilgilendirir.
*
tarihi dizi filmlerde padişahların ve şehzadelerin nasıl canlandırıldığı başbakanı ilgilendirir.
*
stüdyo dairelerin muhafazakâr ahlak anlayışımıza uygun olup olmadığı bakan beyi ilgilendirir.
*
lisede öğrenim gören kız öğrencilerin giydikleri eteğin merdivenlerde yaratacağı sorunlar müdür beyi ilgilendirir.
*
vardar ovası türküsünde geçen sözcükler bülent arınçı ilgilendirir.
*
i̇nternet denilen özgürlük deryasında kimin ne yazdığı, kimin ne çizdiği, kimin ne paylaştığı devlet erkânını ilgilendirir.
*
statlarda yapılacak tezahüratın nasıl olacağı bakanlar kurulunu ilgilendirir.
*
vatandaşın parklarda oturuş biçiminin ahlaka mugayir olup olmadığı meselesi devleti idare edenleri ilgilendirir.
*
milletin ayran içip içmemesi, üzüm yiyip yememesi, alkol alıp almaması... başbakanı ilgilendirir.
*
metroda gençlerin birbirlerine biraz fazla yakın durması, biraz fazla sokulması falan melih gökçeki ilgilendirir.
*
ama tirda ne olduğu hiç kimseyi ilgilendirmez.
*
sen vatandaşın her şeyine yönelik olarak merakına zirve yaptıracaksın...
ama vatandaş bu tirda ne var acaba şeklinde minicik bir merak bile geliştiremeyecek.
*
ne diyordu necip fazıl üstadımız?
bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa...
-bir: tirda yardım malzemesi varsa... neden aratmıyorsun?
*
- iki: tirda silah varsa... hangi yetkiyle taşıyorsun?
*
- üç: tirı gizlice geçirmek istiyorsan... nasıl oluyor da yakalatıyorsun?
*
- dört: sınırından bir tirı bile gizlice geçiremiyorsan... esada ne kadar zarar verebilirsin ki?
*
- beş: tirın içindekilerin uluslararası alanda bilinmesini istemiyorsan... yaptığına nasıl meşru diyebiliyorsun?
teşekkürler vali bey
iki kişilik barışçıl oturma eylemine tomalardan tazyikli suyla müdahale edilmesi zulmüne istanbul valisi hüseyin avni mutlu el koydu.
*
valinin yaptığı açıklama aynen şöyle:
cumartesi günü iki kişiye tomadan su sıkmak suretiyle müdahalede bulunma hususunda ilgililer hakkında olay sonrası inceleme başlatılmıştır.
*
teşekkürler vali bey...
zulme rıza zulümdür sözünü unutmadığınız için.
beyaz bere
hrant dinkin katledilmesinin yıldönümünde agos gazetesinin önünde görev yapan trafik polisleri beyaz bere giydiler.
*
ne iş? diyenlere verilen cevap şu:
trafik polisleri kışın beyaz bere kullanır... öküz altında buzağı aramayın.
*
tamam...
öküz altında buzağı aramayalım.
ama siz de...
beyaz bereli bir katilin alçakça saldırısıyla katledilen bir kişi için yapılan anma töreninde birazcık duyarlılık, birazcık özen, birazcık empati sergilemeyi başarın.
*
beyaz bereli katil yüzünden beyaz bere cinayetin sembolü oldu... böyle bir günde polislerimizin beyaz bere giymesi rencide edici bulunabilir diye düşünün.
böyle düşünmüyorsanız...
hiç değilse...
birileri beyaz bereyi istismar edilebilir diye düşünün.
çok mu zor?
sulh mümkün mü?
zaman yazarı ali bulaç, taraflara sulh çağrısı yapmış.
bunca goygoycunun kızıştırıcılık yaptığı, bunca fedainin tetikçilikte sürekli el yükselttiği, bunca muhterisin yok edelim, yok edelim diye havalara zıpladığı bir ortamda...
ali bulaçın sulh çağrısı yapması anlamlı, değerli ve önemli.
*
peki gerçekçi mi?
cemaat ile hükümet arasında sulh mümkün mü?
*
- eğer iki taraf da savaşı, ölümüne... noktasına vardırmasaydı.
- eğer iki taraf da düşmanlarının bile haklarında söylemedikleri sözleri birbirlerine söylememiş olsaydı.
- eğer iki taraf da yok etme stratejisi izlemeseydi.
- eğer iki taraf da ilişkilerinden güven kelimesini silip atmasaydı.
- eğer iki taraf da minicik de olsa bir açık kapı bıraksaydı.
- eğer iki taraf da gemileri yakmasaydı.
- eğer iki taraf da savaşı bütün şiddetiyle kendi tabanlarına yaymasaydı.
- eğer iki taraf da birbirlerini varlık nedenleri üzerinden yıkmaya ve vurmaya kalkışmasaydı.
sulh söz konusu olabilirdi.
*
işler bu noktalara vardırıldıktan sonra...
sulh olsa bile...
geç
--spoiler--