büyük takımların dengesiz futbol oynamaları sonucu her skora açık olan maç. beşiktaş zaten allahın emri gol yemeden maç bitiremez ama çevirebilirmi orası meçhul. galatasaray teknik direktörünün bütün taktik dehalarına rağmen kazanabilirse büyük iş başarır ama oda zor görünüyor. fenerbahçeye zaten hiç girmiyorum bile.
favorisi olmayan maç. böyle maçları izlemek de açıkçası daha zevkli oluyor. yoksa ya kesin galibiyet ya da sürprizcilerin zottirik yorumları, maç sonu değerlendirmeleri, aha ben demiştimler havada uçuşuyor..
ilginç olan; her iki takımın taraftarlarının genellikle rakibini galibiyete yakın olarak belirlemesi. ne kadar ortama girdiysem, galatasaray'lı beşiktaş'ı, beşiktaş'lı galatasaray'ı favori bellemiş. benim açımdan da durum benzer, beşiktaş bir adım daha önde gibi. ama sonuçta bir ertuğrul sağlam faktörü var ortada, ilk maçtaki seyircisiz galatasaray önündeki korkaklıklarını bırakması gerekiyor, ancak o şekilde olur.
kalli için söylenebilecek herhangi bir şey yok, öngörülemez bir insan.. tartışmalar ne kadar saçmalayacağı yönünde.. az saçmalarsa, galatasaray da maça ortak olur, izleyenleri heyecan deryalarına sürükleyecek bir müsabaka olur.
cisse, serdar kurtuluş gibi oyuncuların olmaması, tam lincoln'lük bir maç olacağının sinyallerini de çakıyor.. ama ara ki lincoln'ü bulasın.. arda maçın kilit ismi olabilir...
galatasaray'ın güle oynaya kazanacağına inandığım karşılaşma. ama fazla coşup fark atmasını da istemem, iki fark bize yeter. sonuçta beşiktaş bizim kardeş takımımızdır..
beşiktaş'ın muhtemel olarak; rüstü, i. kaş, gokhan zan, baki, i. üzülmez, ali tandoğan, i. toraman, delgado, tello, holosko, nobre onbiriyle sahaya çıkması beklenen karşılaşma.
galatasaray'ın muhtemel onbiri ise; aykut, sabri, song, servet, volkan, barış, mehmet topal, barusso(h. balta), arda, h. sükür, ümit...
iki takımın kadrosuna bakıldığında galatasaray'ın aynı sistem ve benzer onbirle, beşiktaş'ın ise daha çok hücuma dönük bir onbirle sahaya çıkması beklenmektedir.
iyi oynayan kazansın fakat galatasaray'ın kontraatakları sonuçlandırması halinde inonu'den puanla döneceği kanısındayım.
ayrıca beşiktaş bu karşılaşmayı kazanması halinde 137 hafta sonra ilk kez liderlik koltuğuna oturacaktır.
beşiktaşımızda baki formda -formdalıkta kasıt kasap olursa- olursa defansta adamın geçip topun geçmeyeceği karşılaşma.
diğer taraftan, ertuğrul hoca sakatlıktan henüz çıkmamış serdar özkan ve defansın sağında bir türlü olmayan ibrahim kaş ile başlarsa muhtemelen eleğe döneriz. galatasaray kanatları sağlam kapatıp, ön liberosuz beşiktaşımızı göbekten delmeye çalışırsa başarılı olabilir. bu mevkide her ne kadar cisse ve koray'ın yerini tutmasa da ibrahim toraman baş göstermeli defansif olarak, yoksa kırılgan ricardinho ile başlanırsa galatasaray 3 pasta beşiktaş ceza alanına girebilir.
sakatlar sebebiyle, bir beşiktaşlı olarak önce taraftara, sonra kalli'ye güveniyorum. formda bir kalli beşiktaşımızın kazanması için elinden geleni ardına koymayacaktır aynı, 4 gün önceki fenerbahçe maçında yaptığı gibi.
bünyamin gezer ise süper ligde görev aldığında beşiktaşımızın maçlarında beşiktaşımız hiç galibiyet yüzü göremese de, ligin en iyi hakemlerindendir. zaten şahsi kanaatim de bu maça fırat aydınus'u vermezlerse bu hakemi verecekleri yönündeydi. iyi niyetli bir hakem, maçın başında kritik 1-2 hata yapıp maçın kontrolünü yitirip eyyam yapmaya başlamazsa alnının akıyla çıkacaktır.
holosko-nobre-delgado-tello dörtlüsü song'u ekarte edebilirse ve savunmamız bizi şaşırtıp iyi bir mücadele verirse, bu maçı alırız.
yeni federasyonun otorite kuralını benimsediği için bu maçta da kartların havada uçuşacağı kesindir. hal böyle olunca cüneyt çakır daha az eleştirilecektir. çünkü artık gidişat böyledir.
sonuç ne olur bilmem ama beşiktaş'ın yenilgisi halinde,bazı beşiktaşlı arkadaşlarımızın takımlarının performansından çok, daha şimdiden hakemle uğraştığı karşılaşmadır. herhalde minareyi çalacaklar ve muhtemelen şu anda kılıf arıyorlar.* Neyse efendim ahmet çakar hocanın çok sevdiği -ve lakabını kendi verdiği- humphrey bogart kod adlı bu seneki prensi olan bünyamin gezer'in yöneteceği karşılaşmaymış.
beşiktaş'ın kaybetmesi durumunda işlerin beşiktaş için sarpa saracağı maçtır. beraberlik durumunda büyük bir üzüntü olacağını sanmıyorum fakat "kendi evinde bu(!) galatasaray'ı yenemeyen bir beşiktaş nasıl şampiyon olabilir?" sorusu da aklıma gelmiyor değil. beşiktaş'ın galip gelmesi halinde de yıllar sonra ilk kez kendine güvenini tam olarak kazanması söz konusu olacaktır ve emin adımlarla şampiyonluğa doğru ilerleyecektir.
kaybedenin işinin biteceği veya kazanannın şampiyon olacağı maç değildir. beşiktaş kaybederse, işi biter. galatasaray kaybederse, pek birşey olmaz. sadece liderle arasında 1 puan fark olur. berberlik halinde, iki takımda birşey kaybetmez. fakat galatasaray için iyi bir sonuç olur çünkü inönü deplasmanı sonuçta...
galatasaray'da uğur uçar'ın eksikliğinin fazlasıyla hissedileceği maç olacaktır. son 2-3 ayda takımın yıldızı olan uğur uçar'ın kanadı muhtemelen sabri sayesinde koridora dönecektir(muhtemelen dememin sebebi ibrahim üzülmez'dir). uğur defansif yönü dışında hücumda da adeta bir sağ açık gibi çok başarılı işler yapmaktaydı. gencecik yaşına rağmen takımın hiç vazgeçilemeyecek 3-4 oyuncusundan biri olmuştur ayrıca.
be$ika$ımızın ikinci yarı baskılı oynayarak kazanmasını dilediğim maçtır. tüm be$ikta$lılar adına, baki veya ibrahim ka$ ın kendi kalesine gol atma niteliğinde gol atmamasını umut etmekteyiz. haydi kartal, al $u maçı.
(bkz: siyah ulan)