şike şike diye ağlayan hamsileri şike şike yendiğimiz maçtır.
şimdi ağlayın lan.
Gerçi kimse hakkıyla yenilmez, kimse hakkıyla kaybetmez bu ülkede ama bu kez neye sarılacaklar, merak ediyorum.
fenerbahçelilerin trabzonu yenerek şike yapmadıklarını gösterdikleri maçtır. artık mahkemede de bu maçı gösterirler şike yapmadıklarına delil olarak.
edit: düzeltildi.
fenerbahçe'nin trabzonspor'umuzu yendiği maç.
daha iyi oynadılar ve kazandılar.
kırmızı kart haksız olsa da maç sonucunu etkilemedi.
fenerbahçe'yi tebrik ediyorum.
fenerbahçe'nin büyüklüğü ne büyüklüğüymüş diye soranlar;
fenerbahçe'nin trabzon'u yendiği maçın arkasından, maçla ilgili yazılan son 10 yorum gs'lilerden gelmişse, siz düşünün. Bu başlıkta fenerbahçeli den çok gs ve bjk'li gezdiğinden bu entryi referans alarak aşagıya entry girecek olanlar da yine onlardır. anlayabildiniz mi büyüklüğü?
ortada bir maç olmuştur, iki takım da birbirine fazla bir üstünlük kuramamıştır.
iyi tamam da kardeşim, galatasaraylıları anlamak da çok güç. bilmem kaç bin gün sonra derbi kazandınız, bilmem kaç bin gün sonra lider oldunuz, bilmem kaç yüz bin gün sonra fenere 3 attınız, hemen ötmeye başladınız iki haftada "ikinize de 3 attık diye", ama evet, bu bin küsürlü günler size acı veriyor, anlıyoruz sizleri, ama yine de tarihe geçtiniz, hadi selametle.
çok çok iyi oynamadan ama mücadele ederek ve çok çok iyi olmayan oyuna rağmen bir dünya pozisyon kaçıran ve galibiyeti hakeden fenerbahçe'nin kazandığı mücadele. takımın en iyi 3 adamı; serdar, gökhan ve stoch idi.
fenerbahçe nin haklı üstünlüğüyle sonuçlanmıştır. şenol güneş in oyuncu değişikliklerindeki yanlış tercihleri ve cüneyt çakır ın hatalı kırmızı kartı da işimizi kolaylaştırdı.
türk sporunun içine sıçıldığı, kimsenin artık futboldan zevk almadığı, fenerbahçe kürek takımı sporcularına bile şikeci muamelesi yapıldığı şu günlerde kimsesiz bir takımın neler yapabileceğini göstermiş maçtır.
karanlık bir tünele girmiş bir spor kulübü, başına ne geleceğini kimse bilmiyor, altmış küsür yaşında şeker hastası bir adam ve içerde gebersin diyen en az otuz milyon insan ve bunların karşısında bir teknik direktör elinden geleni yapmaya çalışan bir takım ve onu çocuğu gibi sahiplenmiş bir taraftar. tarihinin en karanlık dönemini yaşayan bir kulübün ölüsünün bile ortalığı nasıl aydınlattığını göstermiş maçtır.
geçen sene ki trabzon'la bu seneki trabzon'u aynı sananların hakkında yorum yaptıkları maç. geçen seneki trabzon'un en önemli adamı galatasaray'da. santraforu toullousse'da.