bugün

maçın içine sıçan hakemin sonucunu belirlediği maç.
Vuslat yine başka bahara kaldı.

Olur öyle.
Fenerbahcenin buyuklugunu bir kez daha gosterdigi karsilasmadir, 2011 ruhuyla yine birbirine kenetlenmis, yine 2011 eskisehir deplasmani gibiydi ama yenemedi canin sagolsun.

Mobil spoiler

hep böyle oynayın canımızı verelim

Mobil spoiler
10 kişi kalan rakibi karşısında bile tek golünü penaltıdan atma beceriksizliğini gösteren eskişehirspor'un ne kadar kalitesiz ve vasat bir anadolu takımı olduğunu göstermiştir.
fransızlara rağmen bir puanı aldığımız maçtır. bünyamin gezer'e muslera'ya çıkarttığı kart sonrası düdük astıranlar, fırat'a da bir el atsın bir zahmet.
selçuk şahin'in hatasız oynadığı maç.
hakem kendini feda etti fenerbahçe'nin kaybetmesi için. maçı satması çok saçma, kariyer mevzusu var. ailesinden birini rehin falan aldılar herhalde, eğer öyleyle rahat olsun, canı sağolsun.
eskişehirspor o kadar ilginç şeyler yaptı ki insanın aklına '' lan yoksa yine mi şike '' kalıbı geldi.

dip not : en basiti son dakika da 7 eskişehirli içerdeyken orta açacaklarına hala geri pas yapıyorlar amk.
caner'in kırmızı kartı; hakemin sırtı dönük durumda küfürü (küfür etmediği ortaya çıktı) duyması için caner'in bağırarak küfür etmesi gerekirdi hengamenin gürültünün gırıla gittiği o ortamda ve o mesafeden küfür falan duyulmaz caner kafasını önüne eğmiş yoluna giderken çıkmıştır kırmızı kart. art niyetten öte bir şey değildir.

penaltı; pozisyon penaltıdır.

uzatmalar; es-es golü atsın diye her iki yarıda 6 dakika beklemiştir.

sezer öztürk'ün kaşı yarılmış ve hakem maçı devam ettirerek maçın son bölümünde fbyi 9 kişi oynamaya mahkum ediyor. tıbbı müdahale gerektiren sakatlanma ve yaralanmalarda hakem maçı durdurması gerekir talimatlar bunu emreder.

genel olarak hakem kötü niyetliydi caner'e husumeti olduğu açık fenerbahçe'yi ezmiştir. biz bu filmi 2006-2007 sezonunda yine izlemiştik hakem tolga özkalfa 35 metre uzaktaki kezman'ı küfürden atmıştı hakem küfürü nasıl duymuş nasıl sezmiş nasıl çözmüş olduğu anlaşılmamıştır. aktörler farklı senaryo aynı. fenerbahçe'ye bir penaltı bile çalınmazken aleyhine öyle kolay düdükler çalınıyor akıl işi değil. aykut kocaman'ın 3 temmuz demesi boşuna değil biz sizi düşürmedik önünüze ne koyarsak onu kabul edeceksiniz dayatmasıdır bu. yok aga kazın ayağı öyle değil kimlere kapı arkalarında ne sözler verildi neden gs camiası bir anda şike olayının üstüne gitmekten vazgeçti herkes biliyor. geçen sezon 10 penaltı kazanmış ve 9 defa rakiplerine kırmızı kart verilmiş gs ile nasıl mücadele edilecek üstelik artık ellerinde burak yılmaz gibi über silah var.
hakemden feryat eden fenerlilere;

(bkz: 1 kasım 2008 eskişehirspor fenerbahçe maçı)

hatırlatırım, hani yarım metre volkan ın kale içinden çıkarttığı topu görmeyen ve kaleci ivesa nın nizami şarjına penaltı verip ivesa yı kırmızı kart ile atan hakem kuddusi müftüoğlu fener in mağlubiyetini önlemişti ya, işte ilahi adalet...

heeaaa bizim eses iyi değildi o ayrı, fark atmamız gereken maçta 1 puanı zor kurtardık.

bizim takım bu hali ile ligi anca 5. lik ile 10. lık arasında tamamlar, heeaa fener de ligi * ...
caner erkin (bkz: #17552962)
şike yaptığı tescillenmiş 100 küsür yıllık güzide kulübümüz fenerbahçe'nin maç sonunda üzüntülü açıklamalar yapmasıyla sonuçlanmış mücadele.

olum şaka mısınız? varsayın ki adam tetikçi bilmem ne falan zaten bu işin piyasasını siz oluşturdunuz bu ülkede, biraz daha fazla tarla sürün olsun bitsin. şu saatten sonra fenerbahçe aleyhinde bir maç yönetimi olduğunda akıl sahibi insanların düşüneceği tek şey fenerbahçe'nin mama eksikliğinden kaynaklı bir problem yaşadığı olur, sinirden kendinizi paralamayın dirsekmiş, 20 metretmiş falan.
fenerbahçe'nin en önemli iki oyuncusu, bülent uygun ve ümit karan'ın eksikliğini hissettiği maç.
aykutun rakibin kadrosunu önceden öğrenemediği için ağladığı maç.
zamanında şike ve şikeciler için yürüyeceğinize temiz futbol için yürüseydiniz şimdi böyle ağlamazdınız, daha cok ağlarsınız. beter olun.
görsel
futbol yazmayı seviyorum ben ama bu maçla ilgili, futbola dair yazılabilecek çok az şey var malesef. hakem yazmaktan hiç hoşlanmıyorum, şikayet etmiyorum, öncelikle özeleştiri diyorum hep. doğru kadro, doğru futbol diyorum. ama cidden bu sefer tutmakta zorlanıyorum.

çok ciddi bir taktik savaşı halinde başlayan bir maçtı ki ben büyük ilgiyle izliyordum, taa ki fırat aydınus ortalıkta fol yok, yumurta yokken caner erkin'i atıncaya kadar. birkaç sorum var şimdi:

1. fırat aydınus o mesafeden her söylenileni duyabiliyor mu, hem de arkası dönükken?
2. dördüncü hakem pozsiyonun dibinde ve o mu uyarıyor?
3. fırat aydınus daha önce de çatır çatır kart çıkardığı caner erkin'e karşı ön yargılı mı?
4. maçın başlamasıyla birlikte atarlı hareketleri ve el kol hareketleri yapan alper potuk'u uyarmadan caner'e neden direk kırmızı çıkarttı?
5. fenerbahçe aleyhine penaltı çalmak için rakibin ceza sahası içinde düşmesi yeterli mi?
6. peki diyelim caner haklı bir şekilde atıldı, sahaya girip o kadar ağır itiraz eden aykut kocaman niye atılmadı? yemedi mi?
7. dördüncü hakem caner'in kırmızı kartında söz sahibiyse, 1 metre önünde sezer öztürk'e atılan dirseği görmedi mi yoksa görmezden mi geldi?
8. kaşı açılan oyuncu varken ve tedavi olması için dışarı gönderilmesi gerekirken neden oyun durdurulmaz?
9. ve sevgili lig tv; son 4 yılda emre belözoğlu'nun ağzına zoomlayan milyon tane kameranız varken, caner'in ağzına niye zoomlayamadınız? veya veysel'in ağzına?

ben bunları sıraladım, fazlasını soracak olan varsa eklesin.

yarım saat dolmadan 10 kişi kalan bir takım için etkisiz, sayısal üstünlükle de oyunu forse eden takım için müthiş diyen futboldan zerre anlamıyordur. 10 kişi kalan takım deplasmanda elbette ki gömülerek kontra arar. hele bir de haksız penaltıyla yenik duruma düşmüşsün vs.vs.

moussa sow hakkında yazılacak çok şey var ama ben sanal ortamda çok popüler olan o ucuz terimi kullanmak istiyorum bugün. evet sow kobrayı saldı bu kadar.

maçtan uzaklaşıp biraz daha futbol dışı kısmına gelicem şimdi işin. aykut hoca çileden çıktı ve haklı da. pozisyonun dibindeydi ve o kadar çelik sinirli, sakin bir adam bile çıldırdıysa bu kadar, demek ki çok yanlış giden bazı şeyler var ortalıkta. ben sahada 3 temmuz'un bittiğini ve cevabın iyi futbolla verilmesi gerektiğini savunanlardandım. özellikle kadro seçimleri vs söz konusu olduğunda hocayı çok ağır eleştirmiştim.

önceki gün fatih terim çıkıp "3 temmuz bizi çok etkiledi" dedi. bu nasıl bir yüzsüzlüktür? sizin neyinizi etkiledi? hakkınızda her gün gazetelerde yalan haber mi yapıldı? mehmet baransu, rasim ozan kütahyalı, erman toroğlu, talip doğan karlıbel, serhat ulueren ve benzeri tetikçiler her hafta düzenli olarak sizin aleyhinizde mi attı? sizin maçlarınızdan önce mi kararlar açıklandı? sizin oyuncularınıza mı sürekli ağır cezalar geldi? hangisi oldu bunlardan? bana bir açıklayın. sonra şampiyonluk gelince bu isimlerin hepsi terim'in basına verdiği şampiyonluk yemeğinde olmadı mı? özellikle iç saha maçlarında durum sıkışınca 70. dk'dan sonra ya bir penaltı ya da rakibe bir kırmızı kart gelmedi mi? daha sayalım istiyorsanız?

aykut kocaman'ın dünkü isyanı işte bir yıldan fazladır devam eden bu linçin getirdiği bir isyandır. belki yol üstünde hoca yanlış oyuncu veya taktik tercihlerinde bulunmuş olabilir ama koyduğu karakter ve saha dışında gösterdiği liderlik onun kredisini artırmıştı. dün hocanın bu rolü hiç bırakmadığı bir kez daha görüldü. ve belki gerek hocanın, gerek yönetimin yanlışları takım adına bazı şeylerin içeriden çatırdamasına sebep olmuş ve akbabaların üşüşmesini sağlamış olabilir ancak bu maçta olup bitenler geçen yılki isyanı ve öfkeyi geri getirmekle kalmadı, birçok kişinin de öfkesini nereye yönelteceğini göstermiş oldu. hem sahadakiler takım oldu hem de destekleyenler tekrar birlik olup aynı fikirde birleştiler.

hâla bu ülkede futbolun adil şartlarda oynandığını düşünenler var mı?
veya daha geniş soralım; bu ülkede adalet olduğuna inanan kaldı mı?

bu iki soruya cevap vermeden, kimse vicdan sahibi olup gerçeklerle yüzleşemez.

her şeye rağmen teşekkürler fenerbahçe, teşekkürler aykut kocaman.

ve sonsöz çok değerli fenerbahçe yönetimine: daha ne kadar susup bu rezilliğin devam etmesine izin vereceksiniz?
kendisinden çok hakem ve kararlarının öne çıktığı maçtır. ki bu bizim memlekette normal olan bir şeydir. büyüklerle ilgili bir senaryo ise her zaman ekmek bulur ve konuşulur. ama biz, ama gs, ama bjk, farketmez. maça gelince ilk yarı kötü oynayan fener ve kırmızı. sonra da +4 diye uzatılan maçta, +5 te gelen penaltı golü. ki penaltı bence penaltı.
ikinci yarı 10 kişi ile ilk 10 dakikayı saymazsak (3-0 da olurdu) gayet iyi oynayan bir fener ve şahane bir moussa sow golü yine. yani sonuç gayet iyi. es-es deplasmanı her zaman zor. artık bu maç bitti ve marsilya maçına bir puana odaklanmamız lazım gelir.
not: aykut hocanın isyanı sadece bir birikimdir, 1,5 yılın toplamına denk gelen o da yanlış karar verdiğine inanılan aydınus'a denk geldi. nokta.
(bkz: fırat aydınus/#17558477)