daum'un sadece türkiye de başarılı olacağının görüldüğü öaç oldu.daumun avrupayı kaldırabilecek bir teknik adam olmadığının göstergesi bir maç.
he bu arada fenerbahçe bu gruptan çıkacaktır elbet ancak daumla avrupada başarının çok zor olduğunu görebiliyoruz.umarım yanılırım.
(bkz: #6079791) hakli ciktigim mac olmustur, ayrica galatasaray macini da bildim, (bkz: #6079791). skor tahmini yaparken objektif olmanin onemli oldugu vurgulanan mac olmustur sonuc itibariyle.
Blaise N'Kufo adlı oyuncusuna dikkat etmemiz gereken takım diye belirtmiştim ama sanki benim dememle olacaktı.Olmadı da nitekim.
Adam topu aldı ceza sahasına girdi Bilica onu öküz sanmış olmalı ki mal mal baktı.
2. gol de evlere şenlik,Dos Santos'u şimdiye kadar çok beğenmiş olmama rağmen bu maçta batırdığını düşünüyorum,o ne laubaliliktir öyle.
Güiza için artık hiçbir şekilde yorum yapmayacağım,bir maçta 5 gol atsa bile.Roberto Carlos yanındaki adamın gözünün içine bakarak ayağına teslim etti pasları.
Sen böyle önemli bir maçta kendi sahanda öne geç, sonra 5er dakika aralıklarla gol ye.Müstehaktır bu taraftara,o Güiza'nın ayağına her top geldiğinde ıslıklanmalıdır artık,koskoca Fenerbahçe aciz bir forvetin eline bakıyor.
Bu takımın yıldızı Özer Hurmacı'dır,ama o da hiçbir zaman oynayamayacak bu takımda,Daum yüzünden.Daum demişken,yine dehasını konuşturdu,Güiza'ya 80 dakika dayandı.Takımda taktik denen birşey yoktu.
Bir Fenerbahçe'li olarak yine Avrupa'da başımızı öne eğdirdiğiniz için teşekkürler Daum,futbolcular.O milyon dolarları sokun şimdi münasip bir yerinize.
(bkz: #6080468)
maçtan öncede belirtmştim istediğiniz kadar eksileyin ama çok aşırı bankoydu kimse kusura bakmasın... berabere bile demedim direk twente yenemezse süpriz olur demiştim...
Bir fenerbahçeli olarak belirtmem gerekir ki, sıkı bir iddaa fanatiği gözünden maçından başında yani ilk 10 dakikasında fener iyi basıyor bu ara atarsa atar, yoksa üstüne yatar demiştik hep bir ağızdan. Daha sonra ne mi oldu? guiza denen insansı topları öyle yerlere attı ki bu attığı toplar ne pas ne de şut sıfatına bürünebildi. alex yine sahada yoktu, ağırlığını koyamadı, üstelik maçın en net pozisyonunu da maç 0-0 ken harcadı. ama asıl mesele bunlar değil, çünkü bu gibi şeyler zaten futbolun içinde olabilen şeyler elbette...
Asıl mallık, asıl insanı çileden çıkartan daum'un basmakalıp oyun anlayışı. oyuncu değişikliklerini maç başlamadan bilir hale gelmişse bütün taraftarlar, o zaman oyuna göre değil de nuhun zamanından kalma futbol anlayışına sahip kafadaki şablona göre yapılıyor demektir bütün değişiklikler. dakka 70 olunca deivid girsin, 80 olunca semih girsin. üstelik sahada olmayan bir alex ve guiza varken? insan kendisine soruyor: daha ne bekliyorsun be adam? fantezi mi yapıyorsun? gözün mü kör? adam gününde değil kardeşim, yapamıyor işte bugün, çıkar! büyük oyuncular çıkmıyor mu avrupa'da oyundan? biraz izle, öğren.
Yani demem o ki, kenarda tuzluk gibi oturan teknik direktör olursa, maçı seyirciler gibi izler, farkı da ayakta alkışlar. eşşek olana semer vuran çok olur, bize de semeri vurdular göstere göstere! eline sağlık at gözlüklü, örümcek kafalı daum... eline sağlık...
yazık yahu, kendinize acımıyorsanız bu taraftara acıyın! götümüz geçiyor destekleyeceğiz diye, laf ettirmiyoruz takımımıza sizin yaptığınıza bakın...
inanılır gibi değil ama fenerbahçe bu maça hazırlanmadan çıktı. çalışılmış tek pozisyon gördüm; onu da başaramadılar*. özellikle daum* sıçtı, batırdı; hadi guiza'yı aldın takıma bir hata daha ettin, yahu niye 80'e kadar oynatırsın? taraftar yırttı kendini semih diye hala guiza hala guiza.*
hiçbir şeye bakmıyorum da şükrü saracoğlu'nda yenilmeleri canımı yakıyor; şimdi buraya gelsinler de görelim diyecek kozumuz da kalmadı. yeter fenerbahçe! sen bu değilsin! nicelerini dize getirdin*; bu şekilde oynamaya devam edersen başımızı önümüzden alamayacağız...
fenerbahçe taraftarının "nasılsa gruptan çıkacağız" diyerek siklemediği mücadeledir. mağlubiyetin kötü olduğunu ama gruptan çıkacaklarını söylüyorlar.
hocam affedersin de bu azim ve inançla nah çıkarsın. hadi çıktın, ikinci turda tırıs tırıs dönersin. uganda seksenspor taraftarına sorun, onlar da aynısını söyleyeceklerdir. fener'e uyuz olduğumdan demiyorum anasını satayım "geleceksiniz eşek gibi nihaha" diye. oturun, izleyin, inceleyin, düşünün. bu takım nereye gider yani? oyunu düzeltmek yerine "çıkarız" demek nedir amuna koyim?
gruptaki diğer iki takım? sheriff tiraspol, steaua bükreş. birini iyi hatırlıyorsunuzdur, galatasaray'ı eledi diye az taşak geçmemiştiniz. bu takımı ümit özat'ın ayağının dışıyla içe açtığı ortalarla, steaua'da yenebilir misiniz? yoo dostum yoo. bükreş'te işiniz çok zor. sonra mahalle takımı denen sheriff tiraspol, romanya'da bu adamlardan 1 puan aldılar. "e o zaman steaua yarrak gibi takımmış, niye yenemeyelim?" diyeceksiniz. bir takım ilk maçında 0-0 berabere kalıyorsa, ikinci maçında da aynı kabızlığı yaşayacak diye bir şey yok. hele ki takımın kalitesi biliniyorsa. steaua ikinci ve üçüncü maçlarda çılgın atacak, fener hepten boka saracak. toparlanması lazım. toparlanmasın, 5 yesin gelsin çok da skimdeydi.
amma lakin ki "gruptan çıkacaz yav" tavrı olmuyor. kadıköy'de o taraftarın önünde twente'ye maç verirsen, siktiğin eşek bile inanmaz sana. kimi yiyosun?
galatasarayımızın değerini daha çok hissettiren maçtır, umarım fener toparlanır zira yarı finale 3takım veren ülkeleri kıskanmaktayız, fena mı olur beraber yürüsek, kimileri kabullenemese de..
bazılarını şaşırtmış maçtır, neye şaşırıyorlarsa. twente avrupa'da ismi az duyulmuş orta karar bir takım olarak fb'den üstün olduğunu son birkaç haftalık futboluyla zaten gösteriyordu. bir de daum'un üstüne bu kadar gitmeye gerek yok! bu takım geçen sene de avrupa'dan sıfır galibiyetle döndü, üstelik daum daha önce ne yapmış ki ne bekleniyor? fb'nin tarihi hüsranları, bol gollü yenilgileri bu adamın zamanında alınmadı mı hep?
bu hoca ve bu kadro türkiye liginde şampiyonluğu zorlar ama avrupa'da adamı gerim gerim gererler. abi tavsiyesi! *
daum'un kazım kazım ısrarından dolayı kaybedilen maçtır. galatasaraylıyım ama şu maça objektif olarak bakıyorum bu adam bi sik yapmıyor oğlum. son lig maçında da sıçtı batırdı. özer hurmacıya yazık gül gibi adam bu mal kazım yüzünden çürüyor klübede...
bu maçtan sonra eleştiri oklarının neden bu kadar vahşi şekilde atıldığını açıkçası anlayamıyorum. sonuçta ortada ne kadar kalite açısından fenerbahçe'den iyi bir takım olmadığı açık olsa da çok formda bir fc twente var. maçlar ya kaybedilir, ya kazanılır, ya da berabere biter. bir galatasaray taraftarı olarak tabii ki bu maçta, her avrupa maçında olduğu gibi, fenerbahçe'yi destekledim. 1.si :"hah twente ne lan ezik takıma yenildiler" tarzı yorumlar. bu yorumları yapanların futboldan ne kadar anlasa da takip etmediği ortada. bu arkadaşlara verebileceğim tek tavsiye twente'nin son haftalarda oynadığı maçlara bakmak. hollanda liginde müthiş bir form yakalamış durumdalar, ve eredivise'nin turkcell süper lig'den bir kaç gömlek üstün olduğu kanısına herhalde kimse karşı çıkamaz. öbür tarafta da fenerbahçe var, turkcell süper lig'de 5 maçta 5 galibiyet alan bir fenerbahçe. takımların formlarına baktığımızda pek bir fark yok. üstüne üstlük fenerbahçe'nin yediği ilk gol bir kaleci hatasından geldi. her kaleci hata yapar. kimse morgan de sanctis'in kötü bir kaleci olduğunu iddia edemez, lakin aynı de sanctis, geçen sezon galatasaray taraftarının çıldırmasının en büyük sebeplerinden biriydi. bir futbolcunun, bir sporcunun kötü maçları olabilir, kötü oynadığı koca bir sezon bile olabilir, kimse o futbolcunun aklında neler olduğunu bilemez. fenerbahçe gibi türkiye'nin en büyük 3 kulübünde oynayan bir futbolcu büyük stres altındadır. fenerbahçe, galatasaray, ve beşiktaş'ta futbol oynamak son derece streslidir çünkü tek bir hedef vardır, şampiyon olmak. eleştiri oklarını doğrulturken biraz dikkatli olmak gerekir, hakarete hiç bulaşmamak lazım. beşiktaşliverpool fc'den 8 gol yiyerek şampiyonlar ligi tarihindeki en farklı yenilgiyi aldı, galatasaray'ın avrupa arenasında yenildiği, çoğu türk insanının ismini bilmediği takımları geçtim, ismini bilmediği ülkelerin takımları var ortada. fenerbahçe kötü bir maç sonrası, 2009-2010 sezonu avrupa macerasına kötü bir başlangıç yapmıştır. umarım bundan sonraki maçlar onlar için daha iyi olur ve avrupa'da hak ettikleri yere gelebilirler. bir galatasaray taraftarı olarak galatasaray'ın avrupa'da başarılı tek türk takımı olmasıyla ne kadar gurur duyduysam, fenerbahçe için de benzer duygular içine girerim eğer avrupa'da başarılı olursa. tabii ki aynı şey beşiktaş için de geçerlidir. ben doğuştan fanatik bir galatasaraylı olarak bunları söyleyebiliyorsam artık insanların da at gözlüklerini çıkarmaları gerektiği ortada. sonra türkiye neden gelişmiyo, akp, melih gökçek vıdı vıdı.*
p.s.: beşiktaş'ın 1 yediği manchester'in sezonun ilk maçında burnley'e 1-0 yenildiğini de unutmayalım.
yıldızlar topluluğu (!) fenevin, küçük maçların büyük takımı olduğunu bir kere daha göstermiş maçtır. beşiktaş 9 yer eki eki eki geyiği, döner dolaşır aha böyle göte girer. kapak mı dersin, tıpa mı dersin orası sana kalmış. küçük maçların büyük adamı alex ede sevgi saygı ve taktirlerimi sunuyorum. ha keza gülizara da.
daum'un "türkiye'de şampiyon olalım yeter" anlayışının bir yansıması olarak twente'nin koyduğu maçtır. alex'e bu kadar yü
klenilmemesi gerekir. kasımpaşa maçlarında ne kadar iyi oynadığını hatırlatırım.
hedefleri lig şampiyonluğu olan bir takım için sonucu pek de önemsenmeyecek maç.. zira her defasında hedefin uefa olmadığı ima ediliyor.. ilginç işte.. sözde dünya yıldızlarını toplayıp ülkesel bir başarı elde etmeyi hedeflemek ancak bu takıma yakışır zaten..