devleti olan orduyuz nihayetinde. tabelalardaki kürtçe uygulaması oldu bittiye getirilmeye çalışılan girişimdden başka bir şey değildir. tabelalarda kürtçe isimler de yer alacaksa yöntemi bu değil. aranması gereken haklar varsa bu oldu bitti ile aranamaz. kürt kardeşlerin ilk yapması gereken emperyalizmin kucağından inip sadece yöredeki kürt halkının haklarını aramaları. emperyalizmin maşası konumunda soylediğiniz gibi kürtlerin haklarını savunamazsınız.
emperyalizm sizinle oynar işi bittiğinde ne olacağını biliyorsunuz.
bu oldu bitti girişiminin yanlış olduğu kadar tsk nin yaptığı açıklamada yanlıştır. görevi ülkenin silahlı savunmasını yapmak olan bir kurum kendine vazife çıkarmasının sonuçlarını gördük. yanlışları yanlışlarla gidermeye devam ediyoruz. baskı rejimine devam ediyoruz. "halk egemenliğine dayalı" bir devlet deniliyor ama uygulamada neyin nasıl olduğu ortada.
bir kesiminde derdi bu baskı rejiminin devam etmesi, ülke gelişmiş, gelişmemiş, nice insanlar ölmüş, idam edilmiş, abd güdümünde darbeler yapılmış umurlarında değil dertleri baskı rejiminin devam etmesi.
bu şekilde sorunları aşamayız...
iktidarın dikdatörleştiği muhalefetin ise oy almak için taklalar attığı bir ülkede , devletin bir kurumu çıkıyor ve sadece anayasamızdan bir kaç madde okuyor.. fazladan tek bir satır eklemiyor. ama bazılarının o kadar zoruna gitmiş ki Türkiye Cumhuriyeti Anayasası , ordu üstünden oralara laf atmaktalar.. yok tanzanyaymış yok nijeryaymış ağlamaktalar. (sana kalsak senegal bayrağıda açarız lan deyyus) ha üzüldüğüm tek nokta muhalefet eksikliğini ordunun üstlenmesidir. onun dışında böyle bir hatırlatma şarttı artık..nede olsa "ileri demohrasi" deyu bağıran vatan hainleri çoğalmaktaydı..
--spoiler--
5. Türk Silahlı Kuvvetleri; Devletin, Anayasamızda yer alan, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi koruma görevi kapsamında; Ulus devlet, üniter devlet ve laik devletin korunmasında her zaman taraf olmuş ve olmaya devam edecektir
--spoiler--
yani diyor ki ; daha öncede yaptım, şimdide yaparım darbeyi.
ileri demokrasiyi, ve yurdumun çağdaş, aydınlık yüzünü bir kez daha alkışlıyoruz.
partilerin, milletvekillerinin birbirleriyle kavgalı gürültülü tartışmaları, didişmeleri yerine böyle kimseyi germeden, huzuru bozmadan açıklamalar yapılması daha uygundur.
ayrıca artık şu asker şuna karışmasın buna karışmasın gibi tsk'yı kuşları koruma derneği ile eş tutan saçma sapan açıklamalardan vazgeçelim.
bu tür ülkeyi bölünmeye, gerginliğe götürecek açıklamalara askerin tepkisi olması doğaldır.
hem demokrasiden bahsedeceksin hem de halkın seçmiş olduğu insanların görüşlerini, fikirlerini ve dilini istemeyeceksin. bu ne yaman çelişki anne.
görünen o ki bu adamlar hala akıllanmamış, bakın kardeşim, paşalarınız mahkemelerden kurtulmak için olmaz gatakulliler peşinde, siz de mi bu durumu düşmek istiyorsunuz.
madem demokrasiyi dinlemediniz ve öttünüz, bari eskimiş ve çürümüş laiklik elden gidiyor, cumhuriyetin temellerine fitil kondu, gibi lafları değiştirin. hala olacak o kadar programı gibi 1990'lı yıllarda kullanılan espriler gibisiniz. ne dokutabiliyorsunuz ne de güldüre-biliyorsunuz.
Bu açıklamadan sonra; sıra, darbe olsa tankın önüne geçerim diye havaya ateş eden kemal kılıçdaroğlu'nda. hadi sert bir twitter açıklaması yap ya da git halkın sana verdiği meclis kürsüsünde bu demokrasi düşmanlarına haddini bildir.
bir silahlı kuvvetler klasiğidir. kendisine durumdan vazife çıkarmıştır, ama suçlu onlar değil, suçlu hala darbe anayasası ile bizi yönetenlerdir.
neymiş efendim anayasaya göre demokrasiyi, laikliği silahlı kuvvetler koruyacakmış. allah allah. sen kimsin ya hu? ben vereyim cevabı bu ülkenin vatandaşlarının verdiği vergi ile maaşını alan bir memursun. işini yap.
cumhuriyetin de laikliğin de demokrasinin de koruyucusu halktır, darbe anayasası da artık toptan değişmeli ve halkın anayasası yürürlüğe girmelidir.
askerin olur olmaz üstüne vazife çıkarmalarına bir örnek daha basın açıklaması.
tsk nın geçmişine baktığımızda tabi ki alışkınız ancak 2007'den bu yana ilk kez böyle bir açıklama geldi diyebiliriz.asker yine siyasetçilerin önünü tıkamaya,balans vermeye kalkışmış lakin şu ana kadar pek ses getirmemesi de türkiye nin bunlara artık aldırış etmediğini de gösteriyor.tabi ki bazı ümitsizler,askere bel bağlayanlar sevinmiştir.olsun sevinsinler buna karşılık iktidar da ayakta durmasını bilir.
bir iki açıklama üzerinden buna yanıt vermek askerinde ne kadar alçalabileceğini gösterdi sanki.bir çaresizlik örneği gibi bir yerlerden fırlayıp gelmesi enteresan ve zamanlaması da biraz garip aslında adeta başka bir durum için bahane edilmiş gibi.
tam da balyoz davasının başladığı günün ertesi.haydi hayırlısı...
nisan-mayıs gibi yapılsaydı ak parti'ye yaklaşık bir 5 puan daha kazandırabilecek potansiyele sahip bir açıklama, ama çok erken olmuş seçimde pek işe yaramayabilir.
yine de bir erken seçime bakar, tayyip akıllı adam bunu illa oya dönüştürecektir.
ordu niye bizde hiç akıllı davranmaz?
gayet yerinde bulduğum bir açıklama.insanları kandırarak, binbir yalanla oldu bittiye getirilmeye çalışılan anadil zırvalarına kayıtsız kalınmadığının açık bir göstergesidir.öğrenci yumurta atmasın onun görevi okumak diyenlere ordunun "benim görevim de ülkemi korumak" diyerek karşılık verdiği açıklama.
bilir misiniz bilmem ama ikinci en iyi teorem diye bir şey vardır. kısaca der ki: en iyiye ulaşmadığın sürece en iyiye biraz daha yakın olan biraz daha uzak olandan iyi değildir. sonuçta en iyiyi yakalayamadıysan ona en yakını yaşamanın bir manası yok der. şimdi gelelim askerin açıklamasına. evet asker yine haddini aşmış ve üzerine vazife olmayan bir konuda, siyasetçilerin alanına giren bir konuda açıklama yapmıştır. eğer böyle bir açıklama yapmasaydı ideal demokrasiye daha yakın bir ülke olurdu. peki tam ideal olur muydu? tabi ki hayır. çünkü tam ideal olması için de politikacıların görevlerini tam olarak yapması ve silah tehdidiyle bölücülük yapmaya çalışan şerefsizlerin tamamının ayıklanması gerekirdi. asker açıklama yapmasaydı bu olacak mıydı? hayır. askerin yaptığı belki antidemokratik durabilir ancak demokrasinin eksikliklerinden faydalanıp da aklı sıra hain amaçlarına doğru ilerlemeyi düşünen şerefsizlere de birinin hooop dur biz burdayız, adam ol anayın amına koruz demesi gerekiyor afedersiniz. e bunu politikacılar yapmıyor. madem tam bir demokrasi istiyorsunuz iyi güzel ama ben demokrasiden de önce vatanımın milletimin bölünmez bütünlüğünü istiyorum. vatan haini olmayan herkes de öncelikle bunu ister zaten. birileri ağlayıp zırlıyor asker demokrasiyi engelliyor diye de sanki ortalık güllük gülistanlık asker bozuyor huzuru. ne yapsınlar buyrun kafanıza göre üleyi bölmenin adımlarını atın mı desinler? kısaca:
askerin açıklaması antidemokratiktir ancak içinde bulunduğumuz durum gereği de yapılması zorunludur.
laz vatandaşlarımız "biz lazca konuşmak istiyoruz, böyle yayın yapılsın, okullarda lazca olsun" demiyorken, götünüzden fikir sıçarak "bize dövlet yardım etsın","kürççe okul istirik" tarzı cümleleri daha fazla duymak istemiyoruz demiştir ordumuz. altını çiziyorum "ordumuz".
şu güzel vatanın hep çıbanı oldunuz amınakoyim. hep kanayan ve kaşıyan tarafı oldunuz.
size türk olun demiyoruz! türkiyeli olun!
siktiminin evrim geçirmemiş senaristleri. kağıt üstünde ülke kurarlar, marş yazarlar.
not: genelleme yapmadım, dediğim statüye uyan o.çocukları için gelsin. vatanını seven her türkiyeli başımın üstünde yeri vardır, candır.
tsk'nın yine kendisini ilgilendirmeyen konulara burnunu sokmaya başladığının kanıtı olan açıklama. oldu olacak ab uyum yasaları, 2011 bütçesi hakkında filan da açıklamalar yapsınlar.
herkes kendi işine bakacak. kural böyle. işinize gelirse. askerler kendi işlerine baksaydı bu kadar darbe olmazdı. içinden bir örgüt çıkarmazdı. (bkz: )ergenekon
hükümet'in açıklama yapması gerekirken, emrindeki ordu gerekli açıklamayı yapmıştır. ordu'nun belirttiği görüş doğrudur. ama üslubu yanlıştır. hükümetin ise, bdp'nin yaptığı küstahça açıklamalara çoktan açıklama yapması gerekirdi. onun da hatası bu. hükümet ve ordunun organize olması lazımdır.
bu açıklamayı gerekli kılan şey dil tartışması değildir.bu açıklamanın sebebi birgün önce hasip kaplan'ın mecliste sivil itaatsizilik imasıdır. sivil itaatsizlik, bir ülkenin anayasa ve kanunlarını bölgesel veya bütünsel olarak dikkate almadan, bir veya birden fazla grup veya oluşumun kendi kurallarını ilan etmesidir. evet bence de ordu bu açıklamayı yapmasaydı ve birileri gaza gelip sivil itaatsizliği gerçekten ilan etseydi. ordu siyasete bulaşmadan direkt olarak bu gruba kendi vazifesi gereği sözlü değil silahlı şekilde cevap verseydi. o zaman haklı olurdu ordu, tabi çok insan hayatını kaybederdi ama görevini yönetmeliklerde betimlendiği gibi yapmış olurdu, üsul hatası olmazdı. gerçi o zamanda madem müdahele edecektin baştan uyarsaydın, bak belki bu kadar insan hayatını kaybetmezdi derdi burda ordu konuştu diyen ordu düşmanları.