ülke insanın ne kadar namussuz olduğunu gösteren operasyon. "bal tutan parmağını yalar" düsturu peşinde gidenlerin bu toplumda ne kadar büyük bir çoğunlukta olduğunu gösteren operasyon. montaj olmadığını hepsi biliyorlardı lakin hepsi birer ekonomik hayvan oldukları için ne olmuş dediler. çünkü kendileri de aynı mevkide olsalar aynısını yapacaklar. onlarda çocuklarına yakınlarına destekçilerine aynı peşkeşleri çekeceklerdi. mehmet cengiz size küfür etti hepinizin amına koydu lakin siz o'nun siyasi destekçisine destek verip amınıza koyulmasına da ses etmediniz. çünkü para için amınıza da koydurtursunuz.
sucukçu muhasebecisinin kendisini destekleyenleri "montaj bunlar montaaaj...." diye aldatmasına vesile olan operasyonlardır. işte gerçekler ortaya çıktı:
hem de devlete bağlı Adli Tıp Kurumu Fizik ihtisas Dairesi Ses ve Görüntü inceleme Şubesi'nin raporuyla....
yandaşlar, hiç utanmadan sıkılmadan bunca zaman "montajdır" dediniz. şimdi ne diyeceksiniz?
zaten kayıtlar sahte olsaydı, malum şahıs bunları daha baştan inceletir, kapı gibi raporları meydanlarda sallardı.
yandaşların montaj iddialarının tek bir dayanağı var gerçekte: söz konusu dinlemeleri, zamanında kol kola girip envai tür sahte delil düzenledikleri eski ortaklarının yapması. fakat bu dayanak yeterli bir dayanak değildir. paraleller, öyle medya gücü bile olmayan gariban askerlerle değil, şirretlikte kendilerini bile sollayan eski ortaklarıyla uğraştıklarını elbette biliyorlardı. böyle şirret ve cazgır bir yapıyla uğraşırlarken sahte delillerin işlerine yaramayacağı apaçık ortadadır. nitekim bırakın sahte delili, gerçek deliller bile işlerine yaramadı.
aslında kayıtların montaj olduğuna inandığınıza bir an olsun inanmadım. sizler zihniyetiniz iktidarda kalsın diye her türlü yolsuzluğa, hırsızlığa göz yumacak zihniyette bir güruhsunuz.
taperin montaj olmadığı gerçeğinin adli tıp ilgili dairesinin bildiridiği operasyon delilleridir. kırbaç yemeyi seven, enayi ve keriz yerine konulmayı dinen caiz bulan, bırakın ağ örmeyi kazak bile öremeyecek olan örümceklerin şiddetle karşı çıktıkları operasyona ait tapelerdir.
iktidarlarının sonsuza kadar süreceğini zannedenlerin bir daha karşılarına çıkmayacağını zannettikleri skandal. dünya tarihi kendine güvenen ve "asla yıkılmam" diyen iktidarlarla doludur. rahat olun, elbet devran dönecek.
operasyon değil, hükümeti devirme ve darbeye teşebbüstür. uyanın artık ey sevgili yazar kardeşlerim.
edit: şaka yapmıştım ama bu sözlükte bu dedigime katılan inekler var ve o ufacık beyinleriyle bir de artılamışlar b.s.gidin diyorum. eksileyenlerin alnından öperim berhüdar olun kardeşlerim.
takipsizlik kararı çıkmasına şaşırdığım operasyon. * 25 aralık direk tayyip'in başını yakacak bir operasyon olduğundan ortadan kaldırmaları normal ama göstermelik dahi olsa, milletin* gözünü boyamak adına birkaç minik ceza verilerek kapatılacağını düşündüğüm 17 aralık hiç açılmadan kapatıldı. sanırım daha hassas meseleler üzerinden taktik geliştirecekler. *
işte böyle,
her zaman böyle,
vatandaşa böyle,
koyarlar aman...
evet sayın seyirciler.
öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, vatandaşın amına koyanlar, vatandaşın götüne de koymaya hak kazandı artık...
(bkz: 17 aralık soruşturması mağdurlarına tazminat)
10 aydır her mitingte, her açılışta "darbe darbe darbe" diye diye milletin beynini yıkadılar, polislerin yerlerini değiştirip yargıyı eleğe çevirdiler; 10 ay sonra da takipsizlik kararı çıktı. buna neden şaşırır ki insan. bu değil miydi zaten amaç.
madem ki ortada hiçbir şey yok, akp ve erdoğan ailesi tertemiz; ne diye bu kadar süredir bağırıp çağırıyor herkes?
bu ülkede ethem sarısülük'ün katili 7 yıl ceza alıyorsa ve ethem'in ailesi de mahkeme heyetine hakaretten 10 yılla yargılabıyorsa, sokakta birilerine sarılmanın cezası 91 lira ise neyleyim ben adaleti. eğer akpli isen bu ülkede her şeyi yapma, her şeyi söyleme özgürlüğün var arkadaşım; ama akpli değilsen, yaptığın bir eleştiri dahi seni darbeci yapar ve son değişikliklerle "makul şüpheli" olarak gözaltına bile alınabilirsin.
an itibariyle yaşanılan hipnotik durumun yıllar sonra ne boyutta yaşandığı açıklanırken mevzunun en önemli vesikası olacak hadise. ve çocuklar soracak, ''anne baba siz bu rezil günlerde ne yaptınız, nasıl normal hayatınıza devam ettiniz?'' diye. çok utanacağız.
ortaya çıkan tüm belgeler ve tapeler gerçektir. zaten inkar bile edemediler sadece "bizi dinlemişler" noktasında kaldılar. erdoğan bayraktar "ben ne yaptımsa başbakan'ın emriyle yaptım" dedi. istifa etti lakin rte istifasını kabul etmeyip görev aldı. sonra ne olduysa erdoğan bayraktar ikna edildi ve rte'ye o'nun kara kutusu olduğu hatırlatıldı ve parti de kaldı. o gün bu açıklamaları yaptığında hain diye başlık atan gazeteler rte onu affedince bir anda u dönüşü yaptılar. ve bu operasyona yalan diyenler var. bu arada halkbank müdürü evinden çıkan parayı iade aldı. yok hani para yok diyorsunuz ya ibneler.
türkiyede ki ezik oğlu ezik muhalefetin,içinden bir iktidar çıkarmayı hayal ettiği darbe girişimidir.o kadar ümitlenmişlerdi ki,hala daha bu operasyonu hatırlayıp o ''belkim iktidar oluruz laik kemalist dostum'' dedikleri günlere dönmektedirler.
artık ilköğretim seviyesinde bile yapılmayan,ayakkabı kutusu,sıfırla bilal gibi şakaları yaparak kendilerini teselli etmeyi umarlar.
yeni türkiyenin ayak izleridir; sadece ihale ve rüşvetiyle değil, aynı zamanda milletin a.mına koyan işadamları, ve pezevenkleriyle de tarihteki yerini artık almıştır..
