Son yazacağımı baştan dile getireyim; Bu Anadolu Efes'ten hiçbir şekilde üst sınıf takım olma ihtimali yok! Bir kere Mahmuti henüz takımı benimsememiş. Sanırım bunda istediği transferlerin yapılmamasının da etkisi olabilir. Bir de işin içine 'taraftarsız salon' olgusu girince ruhsuz, takım olmaktan uzak, pozisyon hataları yapan beceriksiz bir takım çıkmış ortaya. Yıllardan bu yana sempati duyduğum bir takım olarak Anadolu Efes'i yakından takip ediyordum. Milano maçında zaten aklımdaydı ama Banvit maçını da beklemeye karar vermiştim. Göreceğimi gördüm, yazıyorum.
Farmar: Hiçbir zaman lider guard olmadı. Olamaz da zira eğitimini UCLA'de aldı. UCLA'den harika şutör çıkar ama lider çıkmaz. Farmar'ı LA'den biliyoruz. Geçen yıl da MTA'da izledik. Patlar, alır geçer, ceza keser. Ama pozisyon hazırlamayı sevmez! Hazırlanan pozisyonda işi bitirir! Mahmuti'nin istediği söylendi ama Mahmuti'nin adamlarından değildir. Arıza çıkacaktır, beklentilerin altında kalacaktır! Net!
Barac: Kanayan yara! Anlamadığım alındığında da zaten bilinen bir Barac'tı. Hırslı, winner, alıp koparan bir adam olmadı olmayacakta. Benim anlamadığım Mahmuti neden ısrar ediyor Barac'ta? Şut sokamıyor, savunması doğduğu günden bu yana yok. Mahmuti kendisinden ne bekliyor merakla ben de izliyorum. Ama dediğim gibi işin özünde Mahmuti Mahmuti gibi değil!
Birkan: Saf şutör! O kadar. Savunmacı değil, organizatör değil, penetre, kat yapan bir adam değil! Anadolu Efes'te ne işi var anlayamadığım adamlardan bir tanesi. Bir kere savunmada bu kadar hata yapan bir adamın böyle hedefleri olan bir takımda yeri yok!
Vujacic: Nihayet ona istediği rol verilmiş. Sasha en ölü topu bir perdeden çıkar sokar. Savunmada ortalamanın üzerinde savaşır. Göstermelik de olsa karşısındaki adamı savunur. Top çalmaz belki ama önünde eğilinen iki numaralardan savunma olarak bir gömlek üstündür. Şu anda biraz şut seçerse sayı lideri olabilecek potansiyele sahip.
Gordon: O da olmasaydı ne yaparlardı bilmiyorum. Mahmuti'nin Türk basketboluna muazzam katkılarından bir yenisi. Arka odada ne kadar açık varsa o toparlıyor. isabet, asist, blok, top çalma, dribbling; iki oyuncudan alabileceğiniz katkıyı tek başına veriyor. Muazzam bir adam. Bildiğimiz Gordon.
Mahmuti: Bir gün coach hakkında bunu söyleyeceğimi düşünmezdim ama en büyük soru işareti! Asla ve asla konsantre değil. Banvit karşısında dört kez yakalandılar (Aslında italya'dan Türkiye'ye Mahmuti'nin defosudur). Ama bu denli umursamaz olmasını anlamıyorum. Mahmuti kenarda diz çöker, bağırır, çağırır, takımı havaya sokar. Bir tanesi bile yok! Her röportajda iyi olacağız diyor ama inanamıyorum. Bir kere Sinan'ı benche mahkum etmesini çözemedim. Birkan'ın iyi savunma yaptığını iddia ediyor. Süre dağıtımında GS'deki tavrıyla Efes'teki tavrı alakasız. Bir kere takım savunmasız! Savunma yapmıyor. Mahmuti ise savunmayla var eden bir adam. Takım 3 sayıyla önde size Efes beşini söyleyeyim; Farmar - Sasha - Birkan - Sava - Semih.
Uzatmaya gerek yok, zira zaten yeteri kadar uzadı. Sözün özü takım özünde gerçekten kaliteli ama yetmiyor. En büyük umudum Mahmuti idi. O da iki maçta beni soru işaretlerine sürükledi. Tuncay abi bu yıl da dolu attı ama sanırım yine bu yıl da boş çekecek.