zavallı çocuğa bundan büyük kötülük edilemez hayatta. en büyük kazığı ailesinden daha 13 yaşında yedi iyi mi. motorun yaptığı dalga, köpükler filan derken bildiğin zibidi olacak bu. yazık...
13 yaşında denizleri köpürtür, 23 yaşında biraları. o mutluluğu şimdi anlar yarın bomboş olur içi. etrafında insanlar olsada yalnız kalır. insanlar parasını sever onu değil. zaten varil gibi olmuş o yaşta on sene sonra ne olacağı da bellidir.
para bende diyen bir babanın çocuğuna aldığı mütevazi bir hediye ama çocuk çok duygulanmıştı onu kimse anlayamaz o motorun çıkardığı dalgalardaki köpükleri görmeyi çok istiyormuş onu biz anlayamayız.
(bkz: anlayamazsınız)
bu ülke geçen gün ailesi 100 000 euroluk tekne aldığı için mutluluktan ağlayan çocuk gördü.kısa bir süre önce ulaşımsızlıktan vefat edip babasının sırtında çuvalda cenazesi kilometrelerce taşınan 3 yaşında bebeği de gördü.evinde ısınamadığı için soğuktan ölen 40 günlük bebeği de gördü.100 000 euroluk teknenin verdiği mutluluk gözyaşı, bu ölen 2 çocuğunun ailesinin döktüğü gözyaşından daha mı önemli haber değeri taşıyor.peki oradaki muhabir ,çocuğun yakınları ölmüş gibi teselli etmeye çalışıyor. zengin çocuğuna 100 000 euroluk tekne alırken fakirin çocuğu hizmet yetersizliğinden ölüyorsa, bana kimse adaletten haktan hukuktan bahsetmesin.sikerim böyle dünyayı.
" ilk teknem alındığında bende aynı duyguyu yaşamıştım. Evdeki küvette elimle ittiğimde neden köpük çıkarmıyor diye günlerce ağlamıştım. Kaan'ı çok iyi anlıyorum."
Benim asıl anlamadığım şey burada neye kızıyoruz tam olarak? Küçük bir çocuğa 100.000 euroluk tekne alınmasına mı? Diyorsunuz ki onlar aç, bunlar fakir. Parası olmayan aç kalıyor diye parası olan da mı aç kalsın? Parasıyla istediğini yapamasın mı? Adamların parası var istediği şekilde harcıyorlar. Siz gerçekten adamın çocuğuna tekne almasına mı kızıyorsunuz, bu kadar parası olmasını mı kıskanıyorsunuz? Sizin milyarlarınız olsa siz napardınız? Hepsini bir kuruma bağışlamazdınız herhalde.
Diğer taraftan, eğer kızdığınız şey çocuğun "anlayamazsınız" lafıysa. Herkes bu lafı sanki "sizler fakirsiniz, bilemezsiniz" demek gibi çevirmiş. Ama bence burada çocuk "içimdeki tekne aşkını anlayamazsınız" diyor.
Lütfen biraz duyarlı olun, daha anlamlı yazın, rica ediyorum.
Çocuğun ne suçu var anlamadım. Boşuna çocuğun üstüne gitmeyin. Sizde o ortamda o psikoloji ile büyüseydiniz değişen bir şey olmazdı emin olun. Tamam belki anne babasının yaptığı doğru bir şey değil ama çocuğun ne suçu var amk.
Kendi cocuklugum geldi de aklima, koyde bi tane dere vardi... koyun cocuklari yazin yaptiklari kagittan gemileri o derenin akintisinda yaristirirlardi. Tek şart gemiyi kendin yapacaktin... yoksa almazlardi aralarina.
Ben de hic yapamazdim gemi. Yapsam bile suya degdigi anda dagilirdi gemim... bir gun evden cikarken babam geldi yanima, elinde kocaman bi gemi. Oglum dedi, onemli olan geminin yarista birinci gelmesi degil, su almamasidir...
o gun yaptigim gemi hemen batmadi. Diger gemilerle beraber kayboldu gözden...
Belki hic birinci olamadim, yarisi kazanamadi benim gemim ama ben bu cocuktan daha mutluydum.
benim ufkumu acan durumdur. "ulan ben ne yapiyordum, 13 yasindayken?" diye düsunüyorum; misket, taso, anne bana cips al... hep böyle seyler. simdi üniversiteyi bitirecegim. peki hedefim ne? bir ev: 150 bin
bir araba: 30-40 bin
kösede biraz birikmis: eh 50 bin falan yeter. sonra emekli olurum. (evet memur kafasından bir farki yok. zaten hedefim kpss'den memur olarak atanabilmek)
yahu! cocuk benim (ve ulkenin neredeyse %90'ının) hayattaki tum amacini gerceklestirecek bir meblagı hediye olarak alıyor.
bu olaydan sonra degistim ben de. hedeflerimde degisime gidiyorum. soyle ki; bir ada, bankada birkac milyar dolar...
