istenildiği kadar zor olsun, bunun hiç bir şeyi değiştirmeyeceğini hepimiz biliyoruz.
çünkü bu final maçı, artık gelebileceğimiz en yüksek seviyeye çıkmış durumdayız. bir çeyrek final, yarı final maçı değil ki, üzerimizde bir gerginlik, bir sıkıntı olsun. daha moralli, daha konsantre çıkacağımıza hiç şüphem yok dolayısıyla.
istersek kazanırız, yeter ki dünkü kazanma inancımız bu maçta da var olsun.
29 Ağustos 2010 tarihinde oynanan ve Başbakan Erdoğan'ın da eşiyle birlikte izlediği, FIBA 2010 Türkiye-Rusya basketbol karşılaşması esnasında ponpon kızlarının gösterilerinin iptal edilmesiyle başlayan tartışmalar, bu sabah gelen bir haberle daha da şiddetleneceğe benziyor. Konuyla ilgili olarak Başbakanlık'tan yapılan açıklamada, bundan böyle FIBA 2010 maçlarının molalarında ve devre aralarında Sayın Bülent Arınç'ın şiir okuyarak seyirciyi motive edeceği belirtilirken, maç içindeki anonslar için başarılı gazeteci Yiğit Bulut'a teklif götürüldüğü de gelen bilgiler arasında.
(bkz: Ponpon kızlar motivasyonu bozuyor)
Başbakanlık Basın ve Halkla ilişkiler Musteşarlığı, bu sabah yaptığı açıklamayla, Türkiye-Rusya maçının devre arasında Ukraynalı ponpon kızların gösterilerinin iptal edilmesiyle ilgili spekülasyonlara açıklık getirdi. Açıklamada "Bir basketbol geleneği olan ponpon kızların, seyirciyi ve oyuncuları motive etmekten çok, konsantrasyonu bozduğu, dikkatleri oyundan uzaklaştırdığı, bizzat Sayın Başbakanımız tarafından yerinde tespit edilmiştir" denilirken, söz konusu uygulamanın altında başkaca bir neden aranmaması gerektiği özellikle vurgulandı.
Turnuva süresince, seyirci ve oyuncularımızın motivasyonunu yükseltmek için düşünülen yeni uygulamalara da yer verilen açıklamadan bazı satır başları şu şekilde:
"ilk uygulama olarak, Sayın Bülent Arınç'ın sahaya çıkarak bir kısmı kendisi tarafından özel olarak 12 Dev Adam için yazılmış şiirlerden bir kuple okuması sağlanacak. Dinleyenler üzerindeki yoğun duyguları harekete geçirici etkisi bizzat sayın Başbakan tarafından defalarca tecrübe edilmiş bu uygulamanın milli takımımız üzerinde de olumlu etkiler uyandıracağına inancımız tamdır..."
"Mesele yabancı kızları çıkarıp gösteri yaptırmaksa, onun için de maçların devre aralarında 'Mini Türkçe Olimpiyatları' düzenlenecek. Ukraynalı kardeşlerimiz bu kez geleneksel Türk kıyafetleri ve yazmalar içerisinde 'Kara tren gecikir' ve 'Estergon Kalesi' gibi sevilen türklülerimizden bir kısmını seslendirerek seyircimizin milli ve manevi duygularını harekete geçirecekler. FIBA'nın sahada mum yakılmasına izin vermesi halinde 'Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar' türküsü eşliğinde temsili bir kına gecesi de tertip edilebilir..."
Doğan ve Bulut'a milli görev
"Rakibin tamamen üstünlüğü ele geçirdiği bölümlerde sevilen türkücü Nihat Doğan sahneye çıkarılacak ancak kendisine türkü söyletilmeyip direkt olarak rakip bench'in üzerine salınacak. Mümkünse maçın iptal edilmesi sağlanacak..."
Açıklamada, son olarak başarılı gazeteci Yiğit Bulut'a da özellikle sayın Başbakan'ın izleyeceği maçlarda anons yapması için teklif götürüleceği belirtilerek, "Bu uygulamayla da sonuç ne olursa olsun en azından seyircilerden bir tanesinin moralini yüksek tutmayı garanti altına almış olacağız. Neticede, bir kişi, bir kişidir..." denildi.
ABD çok iyi takım ama vallahi de billahi de büyük moral problemleri var. Tüm maçlarını izledim. iran'dı, Tunus'tu, onlara karşı sayı bulamadıkları kısa sürelerde zaten "nasılsa yeneceğiz" diye düşündüklerinden bu moral problemlerini yaşamadılar ama ciddi ciddi Litvanya, Rusya gibi takımlara karşı oynadıkları maçlarda baskıyı yiyebildikleri ve sayıyı 2-3 atakta peşpeşe bulamadıkları süreçlerde moral olarak kısa süreli çöküntüler yaşıyorlar. Sonra elbette biri çıkıp 3043049 metreden üçlük bularak olayı düzeltiyor ama eğer ki bu moral çöküntülerini uzun sürelere yaydırırsak kazanabiliriz. Tribün baskısı da çok önemli. Sırbistan gibi morallerimizi bozduğumuz dakikaları yaşamamalıyız. Gerçi hayvan da sakin sakin Litvanya'ya 38 sayı attı, nasıl tutulur o Kevin Durant hayvanı. Du bakalım.
elimize alacağımız maç. hatta elimize almamız ile kalmayacak tecavüze uğrayacağız. adamlar zenci. çok acıyacak! üstelik tek sorumlusu türk olmayan bir basketbolcu özbek ersan ilyasova olacak.
eğer bizim oyuncularımız dünkü maçın fiziksel yorgunluğunu atlatabilirse panik ve saçma hatalar yapmazsak kolay kazanacağımız maç olacaktır. abd sırbistandan iyi bir takım değil.
bu maçta hidayet, ilyas ve nba'da oynamış, oynayacak tüm basketbolcuların extra motivasyonla çıkacağı maçtır. bu motivasyonla iyi savunma ve serbest atışların yüzdesini de yüksek tuttuk mu, sikertiriz bile.
sırbistan maçında olduğu gibi, inançlarını yitirmeden oynarlarsa ne Kevin ne başkası kupayı elimize, almamıza tarih yazmamıza engel olamaz. Türkler mucize gibidir, son dakikada maçın sonucunu değiştiriverir, bunun çok örneğini yaşadık daha önce. işte bu inançtır.
ezim ezim ezeceğimiz maç. evet lan öyle amerikaymış filan tırsmaya korkmaya gerek yok. dünkü maçtan sonra daha bu çocukları kimse tutamaz aga. yemişim all star'ını yemişim amerikası'nı. Şimdiden söyliyeyim kesinlikle Alacağımız maç.
ser vermiyorum ama sır veriyorum : ahtapot paul'u ben yedim.
ahtapot paul'ün türkiye diyeceğini düşündüğüm maç. eheheh.
öbür maçlardan ziyade daha rahat oynayacağımız için ve sırbistan maçında yaptığımız hatalara daha dikkat edeceğimiz için, abd çok zorlanabilir.
dünkü maçtan önce kaan kural'ın bir yorumu vardı. "eğer finale çıkıp, o sert alan savunmamızı yaparsak amerikalı oyuncular pek çok "aaah" diyebilir" diye.
buraya kadar gelmişken türklerden kurtuluşunuz yok bunu böyle bilin! dedirten maçtır. amerika çok çok çok zorlu bir takım bunu herkes biliyor. ama iş o kadarla bitmiyor işte. seyircinin yaratacağı atmosferle bu maç bizim. zaten ne dedi hidayet: maddi manevi...lalalalalayyy!
yensek te yenilsek te zaten sonunda şampiyon olacağımız maçtır. Buraya kadar geleceğimizi kimse beklemiyordu. Tadını çıkaralım. Finale kadar gelmişken de kupayı neden almayalım.
Olaya siyaseti karıştırmamak lazım, eğer ABD'yi yenersek şahane bir işçıkarmış olacağız hepsi bu, yenemezsek de basketçilerimizi ayakta alkışlayacağız.
şansımız varsa kevin durant in ayağı kayar düşer kafası yarılıp çıkamayacağı maçtır. aksi takdirde kazanmamızın çok zor olduğunu gördüğüm maçtır. bu oyuncular* 4 günde 3 deplasman maçı yapmış ülkenin bi ucundan bi ucuna gitmeye alışmış yorgunluk nedir bilmeyen oyuncular.*
kaybetmesi durumunda herşeye rağmen 12 dev adam ın buraya kadar gelmesine bile insanüstü sevinilmesi gereken maçtır. kalbimizin sonuna kadar 12 dev adam ile olacağı maçtır. yense de yenilse de.