kaos olmazsa darbenin ne lüzumu var? bu kadarinida düsünemeyecek kadar fukara olunmazki. önce ortalik karistirilir, sonra hükümete el koyulur, bu sayede sivrilen insanlar törpülenir yada idam edilir. 100 bilinmeyenli denklem bile olsa akli basinda vicdan sahibi insanlar neyin ne oldugunu cok iyi biliyor yurdumda. yani simdi 12 eylülü yasamadik diye beyin fukarasida olmadik ya!
bu bir devrim değil darbedir. ayrıca ülke şahlanması falan olmamıştır. sadece bizler popüler kültüre gittikçe bağlandığımızdan bunu gelişmişlik gibi görüp amerikaya benzemeyi şahlanma saymışızdır. aslında eleştirilmesi gereken insan bu başlığı açan insandır.
nesnel bir bakış açısına sahip olan insandır. ayrıca 12 eylül 1980 devrim değil, darbedir. çünkü ülkemiz en az 20 yıl geriye gitmiştir bu askeri darbede.
12 eylül öncesinde hem sağcı, hem de solcu görüşe sahip birçok insanı, hatta bazı aydınları kaybettiğimiz ve 12 eylül'le geçici olarak huzur bulduğumuz doğrudur. ancak 12 eylül döneminde Sendikalar, üniversiteler, sivil toplum örgütleri, Kökleri olan siyasi partiler, siyasi partilerin kadın kolları, gençlik kolları yok edildi, tarikatlar etkinleşti, en çok imam hatip bu dönemde açıldı ve 12 eylül'ün ilk ürünü özal döneminde yeşil sermaye yaratıldı. şimdiki işçimiz sessiz ve sinmiş değil mi ? halkımız pısırık ve ürkek, gençliğimiz ülke sorunlarına duyarsız değil mi ? ayrıca diyarbakır ve metris'teki işkenceler yüzünden insanlar cumhuriyetten soğutulmadı mı, hatta pekçoğu pkk'nın kucağına itilmedi mi ? ayrıca cezaevinde işkenceden ölenlerin sayısı bilinememektedir ve diyarbakır cezaevinden işkence gördükten sonra tahliye olanların çoğu pkk'ya katılmış ve 12 eylül öncesine göre daha fazla insanın ölümüne neden olmuşlardır.
komşumuz yunanistan, abd'nin organize ettiği olaylar sonucunda 7 yıl albaylar cuntası altında inlemedi mi ? sonra ne oldu ? cuntacılar, kıbrıs yenilgisi sonrası düştü ve hepsi yargılandı. 12 eylül öncesi olaylar da albaylar cuntasını başa getiren olaylarla benzerdir. ama bizde darbeciler yargılanamadı. bu bizim ayıbımız değil midir ? ayrıca kenan evren neden 12 eylül'e kadar akan kanı durdurmak için çaba göstermedi ? bu bakımdan bu suçu nedeniyle de yargılanmalıdır. çünkü bu darbe soğuk savaştan ayrı düşünülemez.
mantıklı insandır. darbelerin topluma ne kadar zarar verdiğini görmediyse de okumuştur. bana dokunmayan postal bin yıl yalansın dememektedir. doğru yapmaktadır. insandır.
12 eylül'de darbe mi oldu yoksa devrim mi yapıldı ? bu soruyu " devrim " diye cevaplayan kişi normal midir ? peki bu devrim görünümlü darbeyi eleştiren kişi vatan haini midir ?
insan olmanın asgari gereğini yerine getiren insandır. hatta sadece eleştirmekle yetinmemeli artık, birileri başka birilerinin taşeronluğuyla terör estirecek, kendi deyimiyle "bi ordan bi burdan" adam asacak; ülkeyi 30 yıl geriye götürecek; sonra da deniz kenarına çekilip resimler yapabilecek.
o dönemleri tüm sıcaklığı ile yaşamamıştır. zira yaşamış olsa ya asılırdı ya da ''intihar'' ederdi. ne bilim karakolun 5. katından elleri, ayakları bağlı olarak atlardı mesela...
ilkeli biriyse, aynı zamanda aralarında ayrım yapmaksızın 27 Mayıs 1960 darbesi, 9 Mart 1971 darbe girişimi, 12 Mart 1971 muhtırası, 28 Şubat 1997 post-modern darbesi ve 27 Nisan 2007 e-muhtırasını da aynı şekilde eleştiren insandır.
bu ulkede kendi ba$bakaninin , cumhurba$kaninin , genel kurmay ba$kaninin vb vb kim oldugunu bilmeyen insan modeline kar$i cikan insan modelidir. gercektende bir insan modelidir.
devrim değil darbedir sözkonusu tarihte olan, zaten bu birçok defa yazılmış. önemli olan "kan gövdeyi götürüyordu, darbe gerekliydi" düşüncesinin yanlışlığıdır.
hepimiz biliyoruz ki o darbeyi gerektiren şartlar, darbenin emrini verenler tarafından oluşturuldu. sonrası malum başı yazılmış senaryoya uygun bir son hazırlandı o kadar. menderes'in rusya ile ilişkileri geliştirmek için yaptığı rusya ziyaretinin akabinde 27 mayıs'ın gerçekleşmesi, 12 eylül cuntasının darbenin daha sabahında nato'ya bağlılığını açıklaması tesadüfmüdür? dünya genelinde gerçekleşen darbelerin çoğunluğunun küresel güçlerle bağlantısı vardır. örneğin soğuk savaş döneminde dünyanın her bölgesinde güç mücadelesi vardı. sovyetler birliği ve a.b.d kendi kutuplarına yakın olmayan stratejik gördükleri devletlerde darbe yapıp kendi adamlarını başa getirdiler. en büyük örneği soğuk savaş dönemindeki orta doğu'dur. iran, ırak, suriye, kuveyt hep darbeler gördü, sürekli farklı anlayışlardaki yönetimler tarafından yönetildi.
bu yüzden 12 eylül'ü savunan insan kendi fikir özgürlüğüne ihanet eder. evinde kitap bulunanlar gözaltına alındı, tutuklandı. bir çok insan sırf düşüncesi yüzünden asıldı. birçoğu canını kurtarmak için memleketini terketmek zorunda kaldı. almanya'ya oraya buraya göç etti. birçoğu işkence gördü. birçoğu fişlendi. kibar feyzo yasaklandı lan, kibar feyzo'yu yasaklayan zihniyet nasıl savunulur? aklım almıyor arkadaş. ulan ucu kaçtı yazının sinirlendim gene ne güzel kibar kibar yazıyordum. neyse iyi haftasonları devrimci! zihniyet.