trabzonspor taraftarlarının* çirkefliklerini gösterdikleri tsl 1. hafta maçı.
trabzonspor taraftarı sivasspor'u alkışlamıştır ama neden alkışlamıştır? 20 seneden fazladır şampiyon olamayan takımını protesto etmek, güney kıbrıs rum kesimi bilmemnesis takımını eleyemediği için, romanyanın sıradan bir takımına elenen takımına tepki koymak için, kamp yaptığı otel de teknik direktörleri ziya doğan'ın odasına 2 sayfalık tehdit mektubu bırakmalarına rağmen istifa etmeyen ziya doğan'ı protesto etmek için alkışlamışlardır bunun gibi onlarca neden gösterebilirim ama neyse kısaca trabzonspor taraftarları hedeflerini karşılayaman trabzonspor'u prosteto etmek için alkışlamışlardır sivasspor'u takdir ettiklerinde yada sivasspor'un futbolunu çok beğendiklerinden değil.
olayların öncesindeki futbola baktığımız zaman sert futbol vardır doğrudur sivasspor da sert oynamıştır trabzonsporda sert oynamıştır yeri geldiğinde ama hatta kocaman bir ama ayman denen futbolcu sıfatı bulunan boş zamanlarında kasaplık yapan kasaptan bozma futbolcu oyuna girene kadar hakem iyi kötü bir şekilde maçı götürüyordu artık balili ile aralarında kişisel bir sorun mu var yoksa başka bir şeymi var bilmem ama kasap pardon ayman balili ile girdiği her pozisyonda futboldaki çirkeflikleri ders verircesine gösterdi tekmeler, dirsekler ve en sonunda olayların başladı hareketi yani futbol terimi ile çift dalma hatta ayman denen kasap * balili'nin ayaklarını yerden kestikten sonra fantezi icabında ayaklarının havaya kaldırmıştır. hareketin özü balili'nin annesine yapılmıştır tamamen tecavüz amaçlıdır. tepki elbet gelecektir dünyanın her neresinde olursa olsun kimse arkadaşına, takım arkadaşına, oda arkadaşına, beraber günlerce haftalarca aynı yerde kalan derdini dinleyen bir insanın kasti olarak bu kadar sert hareketlere maruz kalmasını hazmedemez. hani orası trabzon ya hani orda futbolcusunun tartaklanmasını hazmedemeyen küçükken ailesi tarafından yeşil alanda yetiştirilmiş bazı insancıklar bunları hazmedemediğinden sahaya girip insanlara saldırma hakkını kendinden buluyorsa musanın yaptıkları azdır bile. olay daha sonra yatıştırılmıştır hakem doğru yada yanlış bir karar vermiştir*. daha sonra atış kullanılmadan önce herkes ceza sahası içinde yerini almıştır ayman'ın bu seferki hedefi mehmet yıldız'dır her duran top sırasında olay itiş kakışlar yaşanırken mehmet yıldız ile ayman itişmişler daha sonrada kafa kafaya gelerek birbirlerini itmişlerdir hakem düdüğünü çalıp olaya el koymak için elini cebine götürerek ceza sahası içine ilerlerken ne sikime sazanlık yaptığını anlayamadığım ersen martin* mehmet yıldız tartışması başlıyor buraya kadar herşey normal dünyanın her yerinde söylediklerimin hepsini bir arada gördüğümüz yüzlerce maç vardır yani bu tartışmalar, çift dalmalar, taraftarın protestosu vs. vs. ey dallama insan o zaman sen ne sikime sahaya girip adama saldırıyorsun a.ına kodugum 5 milyon para verip bilet aldın diye stad senin otladığın bahçemi lan ibne. kimse şimdi bana çıkıp yok fevri hareketler bireysel tepkiler camiaya yıkmamak lazım demesin trabzonda bu 3. kez oluyor sahaya insanların girmesi eger galatasaray-fenerbahçe maçında çıkan olaylara futbolcuların güvenliğini bahane ederek 5 maç ceza verdiysen trabzonspora daha ağırını vermelisin çünkü ortada saldırı var kardeşim ya o turunculu ibnenin elinde bıçak olsaydı ya elinde silah olsaydı orda mehmet yıldız veya başka bir taraftarı öldürseydi. bu geceye kadar uefa'nın yapmaya çalıştıklarına karşıydım taraftar-külüp ilişkisinin bozulmasını istemiyordum ama gördüm ki işler böyle yürümüyor bazı dallamalar sahada futbolcuya saldırıyor daha götüsü bazı elton john kılıklılarda burası trabzon bu trabzon insanı diye destek çıkıyor burdan benim anladığım herhalde trabzon'da adam gibi adam yok. burdan federasyona ve yayıncı kuruluşa tavsiyem trabzonspor'un bundan sonra hiç bir maçında seyirci olmasın yayıncı kuruluşta trabzon'a özel bir kampanya yapsın herkes evinde izlesin maçı.
trabzonspor seyircisinin kendisini ve takımını yaktığı maç. trabzonspor büyük ihtimalle hükmen mağlup ilan edilecek, bir ihtimal (henüz olmayan) puanları silinecek ve gene büyük ihtimal 5 maç civarı seyircisiz oynama cezası alacaktır. üstelik daha ilk haftadan hükmen mağlup olarak kalan 33 hafta için eline gizli bir bomba almıştır. zira ligde 2 kez hükmen mağlup olan takım 2. lige düşürülmektedir.(henüz yaşanmamıştır ama 1 maçta 5 kırmızı kart veya yanlışlıkla cezalı oyuncu oynatma vs... ). çok çok ufak bir ihtimal olmasına karşın akılların bir köşesine not edilmelidir.
şimdi gelelim sahaya giren gerizekalılara... maalesef türkiye'de bir spor yasası'nın olmayışı sebebiyle bu cesareti kendilerinde bulmaktadırlar. geçen sene galatasaray-fenerbahçe maçında gözaltına alınan kişiler yaklaşık 2 ay içeride kalmışlardır. sebep peki sahaya müdahale mi? tabii ki hayır, sebep bu işi maçtan önce organize edip yapmaları gerekçesiyle çete kurmak... yani sahaya müdahalenin kanunlarımızda bir cezası yok. çok mu zor acaba bir kanun çıkartıp bunu ilan ederek ağır cezalar verileceğinin bildirilmesi; örneğin iddaa dışında bahis oynamama yasası çıkartıldı ve gazetelerde, televizyonlarda aylarca yasadışı bahisin cezasının hapis olduğu belirtildi. aynı uyguluma acilen spor yasası içinde yapılmalıdır. işin içine hayati tehlikelerin girdiği bu konu neden es geçilir, neden önemsenmez hala anlayamıyorum...
bu üzücü maçta en sevindirici olay ise olaylardan sonra sivasspor başkanının ve 2. başkanının inanılmaz sağduyulu konuşmalarıdır. uzun zamandır spor adamlarından böyle demeçler duyamamıştık.
trabzonspor'un lige ciddi bir başlangıç yaptığı karşılaşmadır. böyle bir çirkefliğin, saldırganlığın ligin ilk haftasında olması düşündürücüdür. (bkz: perşembenin gelişi çarşambadan bellidir) sözünü hatırlatmıştır. umarım yanılıyorumdur.
Bir grup kendini bilmez, karadeniz damarı tutmuş taraftar yüzünden tüm Trabzonspor taraftarının da başının ağrımasına sebep olacak olan sözde "futbol" müsabakası...
Bazı maskelerin altındakileri tanıdık, bazılarını çıkaramadık. Trabzonspor sahaya iniyor heyecanını yaşadığımız haftada 40. yıl balosunda olmayan bir coşkuyu gördük maskeli baloda.
Bir kısım davetli hakem kılığında gelmişti baloya. Üzerlerinde sarı siyah formalarıyla ilk bakışta hakeme de benziyorlardı doğrusu. Ama ilk düdük çalınınca anladık aslında onların hakem maskesiyle sahada olduklarını. Verdikleri ve vermedikleri kararlarla sahayı bir mezbahaya dönürmeye çalışıyorlardı. Eller kollar tekmeler havada uçuşuyordu ama sarı siyah kostümlü kişiler sadece kayıt tutuyorlardı olan bitene.
Bir kısım futbolcu kılığında gelmişti baloya. Oysa ki anladık ki amaçları sarı siyah kostümlü adamın yarattığı mezbahada kasaplık yapmakmış. Onlar da mesaiye ilk düdükle beraber başladılar. Arı gibi de çalıştılar doğrusunu söylemek gerekirse. Ceyhun, Gökdeniz, Hüseyin tekmelerle boğuşurken, o kırmızı beyaz kostümlüler de görevlerini yapıyor olmanın gururunu taşıyorlardı. Tekme attılar, greko-romen stilde çalıştılar ama sarı kart nedir, nasıl birşeydir göremediler sarı siyah kostümlü davetlilerden.
Bir kısım masum kostümü ile geldi Trabzon'daki maskeli baloya. 60. dakikadan sonra oyuna girdi ve masum rolünü çok iyi oynadı. Küfür edip, tekme salladı, kendini yerlere atıp kıvrandı ve balonun onur konuğu oluverdi birden bire. Diğer bazı maskeliler de hemencecik Arap - israil savaşı altında "Mazlum israilli" kıyafetini giydiriverdiler, onun terbiyesizliğinin üstüne.
Bir kısım Sivassporlu oyuncu kılığı ile geldi bu baloya. Oysa ki her fırsatta gidip Trabzonsporlu futbolculara tekme ve yumruk salladı. En büyük sallamayı ise maç sonunda yaptı "Satırla üzerime geldiler" diyerek. Çok başarılı maskelediler "yalancılıklarını" doğrucu kıyafetleriyle.
Bir kısım ise ne acıdır ki, Trabzonspor Taraftarı olarak katılmıştı baloya. Kendini Trabzonspor Taraftarı olarak baloya sokmuş, hepimizi de öyle kandırmıştı. Oysa ki kostümünün altı fluydu. Hala anlayabilmiş değiliz onların rengini. Trabzonspor'un sahada onca yanlışlara rağmen almış olduğu 3 puanını gaspettiler. Bir çok açıdan tarihe geçtiler.
Biz yürekten bordo- mavi renklere gönül verenler ise bu baloya her zamanki gibi orjinal lisanslı kulüp formamız ile katıldık ve kamufle olmadık. Maalesef ki gene sadece "seyirci" kaldık. Dahası elimizden alındı bir basit galibiyet keyfimiz. *
1-0 (bkz: trabzonspor)üstünlüyüğyle devam ederken tribünlerde çıkan olayların saha içine inmesiyle bitmesine son 30 saniye kala hakem (bkz: bülent demirlek)in tatil ettiği maç
bir ara seyircinin ibrahim yattara' nın sağ kanattan driplinglerini ve ceyhun' un ince bilek hareketlerini zevkle izlediği, akabinde gelen ersen martin' in şık golü sonrasındaysa, orta doğu' da devam eden nefretin bir yansımasının, futbola karışmasıyla, futbol dışında her şeyin hatırlandığı bir maç.
sezon öncesi... ne ümitlerimiz vardı, futbol artık sadece futbol olacaktı. oysa yıllar önce belirtmemiş miydi simon kuper, ' futbol asla sadece futbol değildir ' eseriyle içinden çıkılması güç cümbüşü?
son dakika... bir tarafta maçı kazanmaya, diğer tarafta maçı kaybetmeye yakın taraf. sivasspor sol kanattan bir serbest vuruş kullanacak. ceza sahasında mehmet yıldız bir trabzonsporlu futbolcuyla tartışırken, bir anda sahaya bir taraftar atlıyor. mehmet yıldız' a saldıracak ve futbol hevesi dışındaki basit nefretini ondan çıkartacak. ne düşünmüştü o sabah? güzel futbol ve gollerini izlemeyi takımının, elbette düşündüğü buydu. bir de görünmeyen bir yüzü vardı o taraftarın, öfkeyle gölgelenmiş, şaşırtan.
takımı 1 - 0 galipti, kullanılacak serbest vuruşta kaleci tolga topa uzanacak, kontrol edecek ve bir kontra atak ile trabzonspor belki de 2. golünü kazanacaktı.
bunlar artık varsayımdan öteye geçmeyecek. önceden kıvılcımlanmış ve son 30 saniyeye taşınan bir tek kişinin çıkardığı o yangın, trabzonspor' un galibiyetine noktayı koyacak, biraz daha güven sarsacak belki de.
ne gerek vardı? evet, ne gerek vardı? biz sadece sıcak bir yaz gününün ateşini futbolla söndürmek istemiştik. ama olmadı, yine izin vermediler.
neyse ki, istanbul olimpiyat stadında topa hakim bir brezilyalı harika bir gol attı da, teselli oldu.
--spoiler--
ve küçük çocuk babasına sordu: ' baba maça gitmeyelim olur mu? ya bir şey olursa? '
--spoiler--
bu mactan sonra sivasspor'a 250bin ytl ceza verilmistir. adamlar hem dayak yedi hem de çeyrek milyon ytl ceza yedi üstüne... bu cezayı sırf sivassporlu oyuncular, turuncu tşirt giyen müteahit kılıklı adamdan yediyse ki büyük ihtimal öyle, yazık günahtır diyorum. nefsi müdafaa denen bişey var en nihayetinde. ya adamin elinde bicak micak türü bişey olsaydı, gelen adama karşılık vermeyip, yerde yuvarlanarak sakatlık numarası mı yapacaktılar?
suçlu bulunmuştur. hakem bülent demirlek . maçı idare edemediği gibi, tff nin de karışmasına sebep olmuştur. bundan sonra maç verilmeyeceği gibi kokartı da elinden alınacaktır. sonuçta adil olmayan ise sivasspor un aldığı 250 bin ytl lik cezadır. buda pfdk nın kararıdır. bu arada tarafsız saha ts ye verilen bir ödüldür. *
Suçlu bulunmamıştır. Zaten bellidir. sadece istanbul medyasının gizlemeleri yüzünden bir suçlu aranıyormuş hissi verilmektedir.
Suçlu başta hakem bülent demirlek sonrada maçın 90 dakikası trabzonsporlu futbolcuları sürekli tahrik eden sivas sporlu futbolculardır.
Evet turunculu yaratığın sahaya girmesini tavsip etmiyorum,o zaten trabzonsporlu olamaz, trabzonspora gönül vermiş birisi takımına zarar vermek istemez.
Ama sen avniaker de maç yönetemezsen futbolcuları kavgaya zorlarsan olabilecekleride kabul etmen gerekir ön görmen gerekir.
Karar içinse şunu söyleyebilirim en azından kaos ortamını sakinleştirecek bir karar olmuştur. Zaten sivassporun 3-0 alması gibi komik bir karar çıkamazdı. Kısmen doğru bir karar.ama 30 saniye kala bitmesi gereken ve 1-0 trabzonspor yenerken durdurulan bir maçın tekrarının trabzonspora ne tür bir ödül olduğuda tartışılır.
hakkında verilen "tarafsız sahada, seyircisiz oynanması" kararı ile alakalı olarak, sivasspor başkanı mecnun odyakmaz'ın; "Taraftarları tahrik edip, sahaya indirip, kendimizi tokatlattırdığımız için ve 2 haftadır, 3 haftadır futbol kamuoyunu yapmış olduğumuz bu sıkıntılı hareketten dolayı da meşgul ettiğimiz için Türk futbol kamuoyundan özür diliyoruz" açıklamasını yaptığı maçtır.
vestel manisaspor'a 3-0 hükmen mağlubiyet cezası veren bu federasyonun, bu kararını kınıyoruz.
vestel manisaspor-sakaryaspor maçını sakaryaspor lehine 3-0 tescil eden federasyonun, eyyamın ağa babasını yaptığı maçtır.
galatasaray-fenerbahçe maçında 90 dakika sahaya müdahale eden taraftara yaptırım uygulayamayan, içeri girip çıkan ve maçı tatil edemeyen bülent demirlek denen hakem müsveddedisin tatil edip -ki doğru karardır- çifte standardın uygulandığı maçtır.
sivasspor'un futbolcuları, kendilerini tartaklayan kişilere karşılık vermesi üzerine 250.000 ytl ceza aldığı maçtır.
trabzonspor'un 5 maç seyircisiz oynama cezası aldığı maçtır.
sonuç; serdar bali'nin 6 pas'ta açıkladığı üzere, trabzonspor yöneticileri taraftara bilet dağıtmaktadır. şöyle bir kaba taslak hesap yaparsak, trabzonspor maçlarını ortalama 13.000 kişiye oynuyorsa, her bileti de ortalama olarak 10 lira alalım, her maç 130.000 lira bir gelir elde etmekte, 5 maç seyircisiz demek, 650.000 liradan olmak demek. her maç 2000 kişinin biletsiz alındığını düşünürsek, 5 maçta 100.000 lira eder, yani 5 maçta trabzonspor'un kaybı yuvarlak hesapla, 550.000 lira. az para mı? hayır çok para... peki trabzonspor'un aldığı bu ceza yeterli mi? hayır yetersiz.
neymiş, sivassporlu oyuncular tahrik etmiş, inmeyecek kardeşim seyirci! yok 30 saniye kalmış? sahada 35 kişi var resmi rapora göre! nuri albayrak denen başkanımsı, "emnuyete 2 defa bildurduk, provokasyon ihbaru alduk" diye açıklama yapmayı biliyor! alacak önlemini! yok trabzonspor mağdurmuş, yok 30 saniye varmış, yok sivas tahrik etmiş! deplasman takımı, öyle veya böyle bir takım tahrikler yapar! hayatınızda hiç mi tahrik eden futbolcu görmediniz? süper kupa finali'nde kezman'ın tahrikiyle üzülmez'in yaptığına kim sahip çıktı? adam 3 maç ceza aldı, birkaç beşiktaşlı dışında kim kezman'ın terbiyesizliğini dile getirdi?
nuri albayrak'ın alenen, "desteğumuzu geru çekeruz" iması bu ödülün verilmesine vesile olmuştur. türkiye'de sadece federasyon değil, tüm futbol camiası kirlidir. nalıncı keseri gibi herkes, kendine yontmak istiyor.
maç yeniden trabzon'da hem de seyircili oynansaydı bile daha adaletli bir karar olurdu. sivas'ın 3 oyuncusuna ceza ver, -başta 6'ydı- 250.000 ytl ceza ver, sonra adalet de, hadi lan!
federasyonun verdiği karara göre tarafsız sahada tekrar edilecek olan karşılaşmaymış.
hangi mantığa dayanarak alınır böyle bir karar inanmak güç.
peki bu karar emsal oluşturacak mı?
mesela takım şampiyonluğa gidiyor, evinde oynadığı maçı kazanırsa şampiyon olacak.
maçın son dakikalarında ev sahibi takım mağlup, 2 tane eleman sahaya girip futbolcuları tekme tokat dövmeye kalktığında maç ertelenirse federasyon yine aynı kararı verecek mi?
işin ilginç olan tarafı da geçtiğimiz sezondan önümüzde iki tane örnek olması.
bu ülkede futbolun bittiğinin göstergesi. hemşericiliğin, ayakçılığın son noktası. şu dakika itibari ile tası tarağı toplayalım, maç falan da izlemeyelim. zira bu kararla dört kolluya binmiştir türk futbolu.
hafta boyunca birbirinden şuursuz açıklamalar yapan trabzonspor başkanı galip geldi. çünkü ondan çok daha şuursuz ve korkak bir federasyon başkanı var bu ülkenin futbolunun başında. 3 puan bize yazılacak, yoksa desteğimi çekerim demek yetti yüreksizlerin ortaya çıkması için. evrensel kurallar olmasa tescil de ederlerdi bu maçı. hiçbir utanma emaresi göstermeden.
inanılır gibi değil. maçla alakası olmayan bir dolu adam sahaya girip adam tartaklıyor ve o takıma bir şans daha veriliyor. ellerindeki tek done ise maçın bitmesine 30 saniye kalması. 30 saniye kala maç tatil edilmezmiş. bir salise bile kalsa sahana gelmiş takımı tartaklatamazsın arkadaş diyen yok. inanılır gibi değil.
bu dakika sonrası bir tane taraftarı bile tutamazsınız tribünde. isteyen dalacak içeri. nasıl olsa emsal karar var artık ortada isteyen atlar, biz alakasız bir yerde bile oynatırız diye. peki manisa'nın suçu neydi? onlara neden cart diye kesildi ceza? delikanlılıkları manisa'ya mi yetti? yazıklar olsun.
en güzel lafı mecnun odyakmaz etmiş. taraftarı kışkırtıp kendimizi dövdürdüğümüz için özür dileriz demiş. anlayana 10 numara ayar ama anlayacak kapasitede bir tane adam yok federasyonda.
aslında bu işin en sığ tarafı. koca ceza hukukunda tecavüzün cezası 24 yıl, tecavüz edip öldürmenin cezası 8 yıl olursa; yani hukuk tecavüz eden aşağılık herife resmen yol gösterirse, futbolda da bu olur.
ulusoy derhal defolup gitmelidir bu ülke futbolunun başından. çok sevdiği koltuğu da kargo ile evine yollanmalıdır. çünkü artık o koltuk eyyamın, ayakçılığın, çifte standartın koltuğudur.
çünkü o koltuk artık hakikaten ulusoy'un koltuğudur.
30 saniyesi kalan maçın tatil edilmesini hafsalam almasa bile, kurallara göre trabzonspor'un hükmen yenik sayılması gerektiği maçtır. hakedilmemiş galibiyet yerine hakedilmiş yenilgiyi tercih ettiğimden, takımımdan robbie fowlervari bir hareket beklemekteyim.
Türk futbolundaki kara lekedir. federasyonun ne mal olduğunu gösteren maçtır.
trabzona "5-0" olarak tescil etseydiniz daha tarafsız olurdunuz sayın federasyon, sayın başkan.*
tahkim kurulunun tekrar kararını bozduğu ve federasyona maçın 3-0 sivas lehine onanmasını tavsiye ettiği maç. neyse ki adalet biraz geç bile olsa işledi.