bugün

belki maddi durumunuzdan dolayı fazla sorun teşkil etmez ama ülkende bu paraya muhtaç insanlar olduğu aklına geldikçe kahrolursunuz. ulan halime şükredeceğime beleşten para kaybediyom ne salak adamım diye. bu parayı bulmalıyım oğlum parayı kazandığım kadar kolay kaybedersem batarım lan. diyerekten para aranmaya başlanır. adamakllı bi yerde düştüyse bulursunuz ama çalındı veya sokakta puştun biri trafından bulunduysa size soğuk bir su içmek düşer. parayı bulamazsanız eğer lan inşallah fakir birinin ellerine geçmiştir diye dua edersiniz.
hata kaybedende degil, o kadar degeri bir kagida sigdirmis insanlardadir. ulan 100 lira ne demek boru mu bir kagitta topluyorsun yuzunu de. kac yemek, kac sigara, kac bira ve kaymakli ekmek kadayifi alinir onunla... bir de yenilik yaptik diye yuzsuz yuzsuz konusur bu merkez bankasi insanlari.

(bkz: boku baskasina atmak)

seni unutamadim 100lük

senden sonra 2 ellilikle beraber olup cok yirmilikler goturdum ama hicbiri senin gibi degildi be azizim.
200 lük banknot kaybetmekten daha evladır. ya 200 kaybetseydin?

(bkz: sana birşey olmasın)
100'ü de ayrı ayrı kaybedilmişse şapkayı öne koyup bir düşünmek gerekir.
tam da kaybedilen vakitlerde açılacak 100 türk lirası bulmak başlığıyla insan iyiden iyiye kıllanır. lan yoksa bu göt mü buldu bizim yüzlüğü düşüncesi şimşek gibi çakar kaybedenin kafasında.
ah ulan ah demektir...
illa kaybedildiyse de ihtiyacı olan birinin bulması umulur.
anlaşıldığında cep şöyle bir yoklanir, ardindan beyinden aşağıya kaynar su dökülür.
evlat acısının sözlük tanımıdır.*
düşürerek kaybetmek koyar ama kumarda kaybetmek zevk verir. *
eğer o 100 lira senin degilse koyma etkisinin 2 kat arttığı durum.
güncel Önemli Başlıklar