1 mayıs hiçbir zaman işçinin, emekçinin bayramı olmadı, olamadı.
galiba hiçbir zaman da olamayacak.
sendikalaşmanın da içine sızan kapitalist oluşum kendi kurallarına göre her şeyi olduğu gibi işçinin mücadelesini de bildiği gibi yönetiyor.
sınıflaşmanın olduğu her yerde kapitalizmin ayak izlerini görebilirsiniz.
adamlar sendikalaşma sürecinde alabildiğine iyi niyetli de olsa, sendikalaşma süreci sonunda işçiler sadece bir veya birkaç patron daha kazanmış oluyorlar.
işçi, emekçiyi meydanlara toplayıp, kendi güçlerinin şovunu yapanların bayramı bugün.
ayrıca yasadışı sol grup ve oluşumların, onu da geçtim, kürt milliyetçisi, faşizan terör örgütlerinin bile bugünden nemalandığını unutmasın kimse.
kuşlar, böcekler ayrı konu.
hıdrellez bile siyasallaştırıldı bu ülkede.
bu ülkede artık bayramlar bile sağcı, solcu, dindar bayramı olarak ayrıştırılmış.
hiçbir grup, diğerinin bayramını kutlamaz olmuş.
dün istiklal caddesinde bildiri dağıtanların hepsi öğrenciydi. içlerinden biri bildiriyi uzatarak 1 mayısa sizi bekliyoruz dedi.
eskiden 1 mayıs dendiği zaman, illede olay çıkacaktı çünkü en müsait ortamdı fakat bu sefer farklı olacak gibi, hazırlıklar yapılmış akşam haberlerde izleriz artık.
ayrıca onlarca öğrencinin, işçi olan bizleri 1 mayısa çağırması garip geldi demekki kolektifler ve tkp orda olacak.
halkların nasırlı yumruğu,
balyoz gibi patlıyor
devrimin şanlı dalgası,
dünyamızı kaplıyor
gün gelir, gün gelir zorbalar kalmaz gider
devrimin şanlı yolunda kül gibi savrulur gider
34 yıl önce 1977 yılının 1 mayıs günü, koskoca kara bir leke olarak tarihe "kanlı 1 mayıs" olarak geçti...
yaklaşık 500 bin kişiyle en geniş katılımlı düzenlenen 1 mayıs toplantısıydı . ne yazık ki, göstericilerin üzerine ateş açıldı ve 1977 yılının 1 mayıs'ında istanbul taksim meydanı'nda göstericilerden 34'ü, yaralanarak ve üstlerine açılan ateş sonucu çıkan izdihamda ezilerek öldü...
..dağ gibi karayağız birer delikanlıydık,
babamız sırtında yük taşıyarak getirirdi aşımızı, ekmeğimizi.
arabalar şırıl şırıl ışıklarıyla caddelerden geçerken
bizler bir mumun ışığında bitirdik kitaplarımızı
kendimiz gibi yaşayan binlerce yoksulun yüreğini,
yüreğimizde yaşayarak katıldık o büyük kavgaya.
ecelsiz öldürüldük
dövüldük, vurulduk, asıldık. vurulduk ey halkım, unutma bizi...
taksim meydanında tahminlere göre 1 milyon kişiyle kutlanmaktadır. izmir'de, ankara'da, pek çok şehrimizde büyük kalabalıklar tarafından coşku ile ve şiddetten uzak olarak kutlanmaktadır. demek ki sağduyu olduktan sonra asla kendisinden korkulmaya, öcüleştirmeye gerek olmayan güzel bir gündür. tüm emekçilere, ezilenlere kutlu olsun.
2011 yılındaki kutlamaları fazla polyanna olan bayramdır. millet halay çekiyor türkü söylüyor. neden? neden? bir zafer mi kazanıldı. türkiye'de işçi hakları mı normalleşti, ücret/saat oranlarında iyileştirme mi yapıldı? bunların hiç biri olmadı.
üstelik daha kötüye gidiyor. çok güçlü olan iktidar partisinin ortaya çıkardığı proce yüzünden işsizlik, maaşlar vb. sorunların konuşulduğunu duydunuz mu?
hayır.
buradan çıkacak olan işçiler yarın yine aç.
bugün oynama kutlama günü değil. neyi kutluyoruz allah aşkına? bugün tek bir ağızdan gür bir sesle slogan atma günü. halaymış bilmem neymiş bokmuş püsürmüş. salak mısınız afedersin?
ösym protestosu için liseli gençlerin, futbolda devrim için çarşı grubunun, halkların kardeşliği için tüm azınlıkların, en önemlisi ezilen ama yılmayan, her türlü felakete karşı omuz omuza olan işçilerin birleştiği bayramdır.
keşke istanbul'da olabilseydikte gidebilseydik.
1 işçiyi yok etseler, 1000 işçiyle geliriz.
m ahiriz biz, deniziz, yusufuz, hüseyiniz...
a ta'nın açtığı yolda bıkmadan koşarız.
y olumuz adalet yolu, haksızlık düşmanımız!
ı slanır işçinin tulumu terle, toprakla, kanla...
s endikalı işçi yenilmezdir, anla bunu dünya.
1 886'ya uzanır haklı davamız.
m eşhurdur işçinin gücü, mücadelesi, emeği...
a nla emperyalizm biz işçi sınıfıyız!
y ılmaz işçi hiçbir zorluktan.
ı şığı devrim destanıdır, yazılmış kanlan.
s onununda işçi sınıfı olacak, bu hayasız düzende kazanan.
i nsan emeksiz, çalışmadan ne yapar?
ş aşırır adaletten, doğruluktan sapar.
ç aresiz insan, namerdin eline bakar.
i lk önce böbreğini, sonra kendini satar.
n amerdin eline bakmaz, emekçinin gözü.
i nadına inadına vurur çekici budur işin özü.
n asıl dönerse dönsün dünya, emek söyler son sözü!
e lbet birgün bu düzen bozulacak!
m ahirler, ibrahimler, denizler güneş gibi doğacak.
e ninde sonunda işçi sınıfı kazanacak.
ğ ile bir kelimenin başlaması imkansızsa eğer...
i şçinin gücü, mücadelesi her zorluğu yener.
n amussuz emparyalizm işçi birlik olunca biter.
b indokuzyüzyetmişyedinin 1 mayısı...
a klımızdan hiç çıkmaz, bulacak birgün aydınlığı.
y arınlarda göreceğiz, o gün bitecek bu toprağın karanlığı!
r enkler o zaman daha güzel dolduracak; taksim meydanı'nı!
a rtık çıkış yok; sami yen'den, kadıköy'den, inönü'den, taksim'den.
m ahiret dediğin; vazgeçmektir bu sömürü düzeninden!
ı şığı göreceğiz o gün marstan, venüsten, jüpiterden...
Tüm hayallerini EMEKLi liğine erteleyen işçinin bayramı ;EMEKLi olduğu gündür.
Geçiniz efendim 1 mayısları falan ne oldu taksime çıkınca ? ne oldu grup yorum dinleyince ? grup yorum mu beni temsil etmiş oldu.Polise Kurşun Sıkan " Sibel Yalçın" gibi teröristlere sözde destan adı altında provakatif TÜRKüler yazan bir grub hemde. Hani diyorlar ya Koyun gibi milletiz, Aynen öyle efendim. Şimdi kimse bana Sibel Yalçın gibi teröristi " o bir devrimciydi" nameleri ile övmeye çalışmasın. Devrimci olsa kurşunu kapıdaki Polise değil , gider o DYP binasındaki en büyük başa sıkardı. Bende o zaman " evet devrimciydi" derdim.