işçi statüsündeki insanların çalıştığı fakat memurların izin yaptığı bir bayram. özel sektörde bırakın resmi tatilleri utanmasalar bayramda bile çalıştıracaklar.
işini hakkıyla, hakkaniyetle yapan tüm işçilerin bayramı kutlu olsun. Çok daha iyi şartlarda, hakların gaspedilmediği bir ortamda çalışabilmek dileğiyle.
işçiye aslında hiç de bayram olmayan gündür. işçilerin hakları sömürülmeye devam edicek işçiler ise haklarını aramamaya devam edicek. dahası ise işçiyi en çok sömüren hükümete oy vermeye devam edicek. cidden işçi bayramı olduğunu düşünen varsa farklı bir ülkede yaşıyor olmalı. sadece suç işverenler de değil ama işçiler haklarını aramaz kendilerini gelistirmez ise işverenler rahatlıkla sömürür. o yüzden bana farklı gelmeyen bir gündür işçi bayramı degil yani sadece olan durumu söylüyorum.
gerçek işçilerden çok işçilerin evde oturup göt büyüten çocuklarının yorum yaptığı bayramdır. buradan bile siyasi propaganda çıkartabilen ak yalaka kardeşlerimin gözlerinden öpüyorum. şaka lan nesini öpeceksin tükürsen suratlarına yapışmaz tükürüğün..
geçen gün bir haber bülteninde ülkedeki çocuk işçi sayısını verdiler. tam rakamı hatırlayamıyorum o yüzden sallamayayım ama şu kadarını söyleyeyim rakamı duyunca "oha amk" dediğimi çok net söyleyebilirim.. 2016 senesi içerisinde alınmayan çok basit önlemler yüzünden hayatını kaybeden işçi sayısı ise gözlerimi doldurdu.. çok çok zor şartlar altında çalışan insanların bayramıdır bugün. sıfata bakarsan bizde işçiyiz hatta bugün bile çalışıyorum şahsen lakin hayatta kalabilmek adına sevdiklerini hayatta tutabilmek adına hayatını riske atanların daha çok bayramıdır bugün. her birisine her birimize kutlu olsun.
Dünyanın tüm nimetleri elleriyle yoğrulan
O insanlar sefaletle yüzleşirler doğrudan
Terinden beslenen keneler vasıfsız sen olmadan
Tüm işçiler birleşince titreyecekler korkudan.
yüzlerce kadın ve erkek emekçinin katledildiği gündür, 1 mayıs.
Emeğin değerinin ifadesini bulduğu bir dünya umuduyla;
Yaşasın 1 mayıs.
Edit: emek ve emekçi düşmanı şerefsizler,
emekçi ayağına yatan niteliksizler başlıkta sallamış.
Başka kapıya.
örneğin,
soma katliamı 301 baslığına,
iş cinayetleri başlığına
veya
3 milyon işsiz başlığına yazında,
aldıkları iç kuruş paraya, yaşamak için abandıkları kredi kartlarına rağmen, sistemin yardakçılığını yapan buradakilere inat, hepimizin bayramı kutlu olsun. unutma oradaki insanlar sadece kendileri için değil, senin için de mücadele etmeye çalışıyorlar.
aman ayağa kalkmayın işçiler, çünkü patronlar çok önemli. çünkü devlet, çünkü millet. aman haaaa.
maaşınızın yarısı kesilse de ayaklanmayın. özellikle de çomar olanlar. 1 paket makarna az yiyiverin, ölmezsiniz ya.
bayram diye ağzımızın tadı bozulmasın, haber olup milletin canını sıkmayın. en fazla güvenliksiz inşaattan düşerek ya da bir maden kaza(!)sında canınızı verirsiniz. zaten can dediğin ne ki? allah'ın verdiği canı patron pardon allah alıyor. hem zaten dünya malı dünyada kalıyor. 3 kuruş fazla kazansan ne olacak?
ülkede kutlanacak pek bir şey yok ama yine de kutlu olsun işçi bayramıdır.
işe girmek için küçük emrah moduna girmek zorunda kalmayan ,hakkı yenilmeyen,devlet memuru olmaya özenmesine gerek kalmayan,sigortası tam yatan,önüne sözleşme konulmayan,aldığı asgari ücretin ev kiralarından 10 kat fazla olan,çalışma saatleri Avrupa standartlarında olan,araba az yaksın diye LPG taktırmayan,yaz tatilini yurt dışında geçiren,çocuğu markette bunu da alalım diye tutturduğunda fiyatına bakmayan,tav olundu diye işten çıkarılmayan,hak aradığı için işten çıkarılmayan,HAKKINI ARAMASINA GEREK KALMAYAN işçiler görmek umuduyla...taklacılar hariç tüm işçilerin günü kutlu olsun...güzel günler görmek dileğiyle...
Her sene olduğu gibi bu sene de çalışacağım, diğer günlerden zerre farkı olmayan bayram. (Gerçi 2015'te pazara denk gelmişti de gezmiştik sahi.)
Amacından sapmış; dhkpc, dev-sol ve halk cephesi gibi orospu çocuklarının ve bijilerin bayramı olmuştur. Beş para etmez, kuru kuruya esip gürleyen sendikalara da selamlar.
Temeli Avustralya'nın melbourne kentinde atıldı. işçiler çalışma saatlerinin azaltılması amacıyla (12-14 saat) protesto ve yürüyüşler düzenlediler. ABD'nin chicago kentinde de 8 saatlik çalışma talebiyle işçiler iş bıraktı ve büyük çapta bir gösteri yaptı.
daha sonra paris kongresinde bir fransız işçi temsilcisinin önerisiyle 1 mayıs günü birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak benimsendi. zaman içinde 8 saatlik çalışma saati birçok ülkede kabul edildi. böylece 1 mayıs, birlik ve dayanışmanın temsili haline geldi.
Türkiye'de ilk kez 1923'te resmî olarak kutlanmıştır. 2008 Nisan'ında, "Emek ve Dayanışma Günü" olarak kutlanması kabul edilmiştir. 22 Nisan 2009 tarihinde TBMM'de kabul edilen yasa ile 1 Mayıs resmi tatil ilan edilmiştir.
meydanlar gene işçilerin üzerinden siyaset yapmaya çalışanlara kalmıştır bu senede... peki bayramın sahibi işçiler nerede ? onlar, tersanelerde, fabrikalarda, inşaatlarda1300 tl için can vermeye devam ediyor...