1 mayısın, işçi bayramının, emegin, alınterinin ne demek oldugunu anlamayan insanların karşı oldugu gündür. emekçileri desteklemek yerine hala gezip tozmak sürtmek derdinde olan insanların karsı oldugu gündür. provakatörler, densizler, hainler yüzünden kurunun yanında yasın da yanacagı gündür. ne yazıkki.
an itibariyle türk faşistlerinin hükumet ile işbirliği içerisinde provoke etmeye, olası şiddet hareketlerini gazlayıp yasakçı politikalarını meşru zemine getirmeye çalıştıkları gündür.
türkiye de kutlananına, işçi hariç herkeslerin katıldığı eylem, eğlence,vs vs. henüz anlayamadığım bi kültür. Madem işçi günü neden ülke çalışıyor bunu saten hiç anlamıyorum...
zaten anlaşılmış olsaydı burasının adı Türkiye Cumhuriyeti olmazdı.
futbol kutlamaları, yılbaş etkinlikleri, konserler için olan taksim alanı emekçilere bir kez daha kapatılıyor, yönetenler bu inatlarını bakalım daha ne kadar devam edecekler.
an itibariyle restleşme gününe doğru gitmekte ciddi ciddi. çalışma ve sosyal güvenlik bakanı taksim'de kutlayamazsınız diyor, sendikalar konfederasyonu ise kutlarız. halbuki sadece 77'de hayatını kaybeden işçilerin anılması isteniyor, ki bu çok doğal ve gayet haklı bir istek. holiganların maç kutlaması yaptığı, havaya mermiler yağdırdığı bir yere karanfillerle gitmek bu kadar mı zor? (bkz: korkmak)
şöyle ki yine taksim'de gösteri yapmak isteyen eylemcilere izin verilmeyecek. taksim'e çıkan bütün yollara bayrampaşa'dan getirilen çevik kuvvet polisleri timler halinde yerleştirilecek. eylemciler bunun üzerine zor kullanarak taksim'e girmek isteyecekler. arabalar ateşe verilecek, barikatlar kurulacak, polislere bir gece öncesinden özenle hazırlanan molotof kokteyli atılacak, kaldırım taşları sökülecek okmeydanı gibi mahallelerde evlerin çatısından kiremitler sökülüp polise fırlatılacak.
odamın penceresinden dışarıyı izlerken güneşin bulutların arasından yeniden sıyrıldığını görüyorum ama korkuyorum, bulutların gene güneşin önüne set çekmesinden korkuyorum, ışığı engellemesinden.
30 yıl sonra monitörden de olsa birşeylerin değiştiğini görüyorum yavaş yavaş ama korkuyorum, bir filmi yeniden izlemekten korkuyorum, kanlı bir filmin.
"provokasyon olacak." diyor vali. eğer kendi açıklamalarını ve davranışlarını kabul edersek evet provokasyon olacak. eğer provokasyon olacaksa bunun önlemini nasıl alamazsın vali? ya da diğer meydanlarda provokasyon olmayacak mı? madem bu ülkede kanun var diyorsunuz neden o halde kendinize gelince bu ülkede "demokrasi yok." diyorsunuz. provokatör olan valinin kendisidir, işçi sınıfının memlekete sahip çıkmasını, akp'nin sermaye diktatörlüğü'nü açığa vurmasını istemiyor vali. ama cevabını gayet sakin bir şekilde 1 mayıs günü alacaktır.
istanbul'un bir valisi var. tehditkar ve saygısız bir vali. söz konusu bu vali, bugün yaptığı bir açıklamayla insanları resmen tehdit ediyor ve taksim'e gelirseniz "dağıtırız" diyor. aynı vali "polis bayramı"nın taksim'de kutlanmasına, maç kazanan takımın taraftarlarının taksim'deki kutlamalarına birşey demiyor. iş emekçiye gelince "gerekirse güç kullanırız" demekten bile kaçınmıyor.
açıklamalar güç kullanırızla da bitmiyor. "halkı korkuttun" tamam; bunu da "güç kullanırız" sözünle yaptın, yetmedi mi? hayır. şimdi de marjinal grupların silahlı eylem* yapacağını filan iddia etmeye başladı. hangi akla hizmet ediyor bu vali anlamak çok güç.
onyıllardır kutlanan 1 mayıs'ların hangisinde sol içerisindeki bir grup çıkıp da terör estirdi? sadece 1977'deki olayları bile anımsarsak, olayları sol gruplar içerisindekiler değil tamamen "faşist ve gerici" oluşumların çıkardığını görürüz. *
"taksim'de provakasyon olacak kadıköy'de kutlayın" diyor pek değerli saygısız valimiz. (saygısızlığı emekçiyedir, halkadır) anlamadığım, eğer kadıköy'de kutlanırsa provakasyon olmaz mı yani? kadıköy meydanını koruyan camdan bir zırh mı var? nedir yani bu saçmalık, sapanlık?
her türlü saçma kutlamalara açık olan o meydan "emekçilere, öğrencilere, memurlara" yani ülkenin gerçek sahiplerine kapalı.
halk buna isyan etmelidir!
gerekirse 1 mayıs'ta dayak yemeyi de göze almalıdır! anadolu'nun direngenliğini o gün göstermelidir! faşistlere ve faşizm yanlısı zihniyetlere inat, 1 mayıs'ta taksim'de, emekçilerin meydanında olunmalıdır!
onbinlercemiz taksim'e akacağız. olur da önümüze engeller çıkarsa, engelleri de aşacağız!
ayak takımıyız ya hani, sağlam basarız yere; kimse merak etmesin.