ruhun da sevgilinin olduğu şehir'de kalmasına sebebiyet verir... beden ise hem ruhunu hem de sevgilisini özler... ah o özlemeler yanınızdan ayrıldıktan beş dakika sonra başlamasalar hayat belki daha güzel olurdu...
çeşit çeşit ucuz konuşama yollarını itinayla keşfedersiniz. ve telefon şirketlerine hayır duaları edersiniz. yaşasın telsim yada avea yada diğerleri. ne güzel bişi sevenleri kavuşturmak.
farklı şehirlerdeki sevdicekler telefonda konuşuyorlar;
- iş yerine yeni bi kız gelmiş kim o?
+ hayatım bi kız işte..
- konuşmayacaksın onunla!
+ iş ilişkisi içerisindeyiz bitanem..
- nası yani ne ilişkisi yaa?!!
+ iş iş iş..
- ben anlamam.
+ çekici verde mi demeyeyim?
- çekicimi ne diyosun sen binali?!!!
+ çekiç bitanem..
- deme! ne hali varsa görsün..
+ oldu.
_ ne demek istiyosun sen binali?
+ ^+%&/(
birlikteliklerin en eğlenceli bir o kadar da acı verenidir. yardan uzaktasındır daima, sürekli bir özlem vardır içinde, tatlıdır aynı zamanda acıdır da. içki masasında otururken birden aklına o gelir cebine bakarsın evt yanına gidecek kadar paran vardır ve hiç düşünmeden cebinde ki üç beş kuruş ile ankara'dan izmir'e doğru yola çıkarsın. her buluşmanızda birbirinizi hasret ile kucaklarsınız sımsıkı hiç bırakmamakçasına...
genel özellikleri ile
özletir,
acıtır,
aşkın yanına giderken yollar uzar da uzar,
dönerken nezaman geçti anlaşılmaz zaman,
varlığın sadece dokunduğun gördüğün şeyler olmadığını anlatır,
kıymet bilmeyi öğretir,
mantıksızlaşır basar gidersin yanına 1-2 saatliğine,
telefon faturaların kabarır ( bilimum kampanyalar sana yetmez),
sana şaşkın şaşkın bakan arkadaşların dostların vardır,
eğer taraflar birbirine gerçekten aşıksa süper bir ilişki olur. gerçek sevgi beraberinde güveni getireceğinden, ayrı kalınan tüm zamanlar kıskançlık, kapris, dırdır yerine özlemekle geçer. beraber olunan kısacık zamanlar ise deli gibi özlediğin sevgiliye olan özlemi dindirmeye çalışmakla geçer. sevgililer beraber geçirecekleri zamanın kısıtlı olduğunun bilincinde oldukları için beraber geçen 2 güne, başka çiftlerin 2 aya sığdırdıkları şeyleri sığdırırlar. ama gelin görün ki güven sağlamak ve gerçekten sevmek çok zor olduğu için bu tür ilişkilerin %80i bitmeye mahkumdur.
aşk'ın bazen umut bazen ızdırap verdiği durum. "len üniversiteyi kazanıp yanına giderim" umudu. "ya kazanamazsam ? acaba şu an nerede ne yapıyor?" ızdırabıdır. kimisi uzun uzadıya devam eder bitmez, bitemez. biter gibi olur ama "özlem" herşeyin önüne geçiverir. kimisi de "olmuyor böyle uzaktan uzağa sana dokunmak istiyorum artık" yıpranmışlığı içinde kötü bir şekilde bitiverir. velhasıl kelam yaşanması gereken deneyimlerden biridir.
