beklentiyi küçük tutun. ne kadar az beklenti o kadar az hayal kırıklığı. ha bide üniversitede kızlar teklif ediyomuş oğlum tavırlarına girmeyin. yok öyle bi şey.
-en önemlisi sigaraya başlamayın. kampüsten girer girmez yeni öğrencilerin bir sigaraya başlama tutkuları oluyor anlamış değilim.
-ilk sene yurtta kalın insanları biraz tanıyın daha sonra maksimum 4 kişi (ideali 3 kişidir) eve çıkın
eve çıkmak için çıkmayan gerçekten huzur bulabileceğin bir eve çıkın.
eve çıktığınız kişilerin sadece kişilik ve alışkanlıkları hakkında seçici olmayın. aynı zamanda maddi durumları hakkında da bilginiz olsun.
zira sizden daha az varlıklı birisi sizin için sorun olabilir (boş yere faturaların geç ödenmesi) veyada sizden daha varlıklı birisi içinde siz sorunlu konuma düşebilirsiniz (eve aldığı lüks yiyeceklerin parasını ödeyememek gibi)
ev arkadaşlarınızla aynı bölümde olmayın. sabahtan akşama kadar (2. öğretimler için akşamdan geceye kadar) gördüğünüz kişiyi birde evde görmek sıkıcı olacaktır. ayrıca evdeki bir tartışmanız doğrudan sınıfa yansır bu yüzden bu tür risklere girmeyin.
-vizelerinizi yüksek tutmaya çalışın. vize ne kadar yüksek olursa final veya büt o kadar rahat geçecektir sizin için.
-üst sınıfların çalışkanlarından (burası çok önemli mutlaka çalışkanlarından olsun) sınavlarda çıkabilecek muhtemel soruları almaya çalışın bu şekilde sınav sorularını %50sini tahmin edebilirseniz en azıdan bir 50 puanı garantilemiş olursunuz.
-kulüplerden uzak durmayın. uzaktan bakınca kaynaşmışlar gibi dururlar. ancak içlerine girmeye cesaret edersiniz sizde hemen onlardan birisi olursunuz. böylece sadece okuduğunuz bölümden değil pek çok bölümden arkadaşınız olur daha sosyal bir çevreyi elde etmenin en kolay yolu budur aslında.
-sizler(yani bizler) öğrenciyi. anketlerde, kredi kartı formlarında meslek hanesine öğrenci yazıyoruz. bizim için öncelikli olan derslerimizi çalışmaktır. bu yüzden önceliklerinizi iyi bir şekilde belirlemeyi ihmal etmeyin. kırılmasınlar incinmesinler diye gezdiğiniz arkadaşlarınızın sizden önce mezun olmalarını görmek size evlat acısı gibi koyacağı için sınırlarınızı iyi belirleyin.
-sizi olduğunuz gibi kabül edecek bir arkadaş ortamınız olsun. kırıcı, çabuk sinirlenen, küstah bile olabilirsiniz ama emin olun sizide sevecek bir arkadaşı gurubunuz olacaktır bu yüzden insanlar beni sevmiyorlar diye değişmeye çalışmayın o zaman herşeyi elinize yüzünüze bulaştırırsınız.
-geldiğiniz yerden utanmayın. konuşmanızı gizlemeye saklamaya çalışmayın. üstte belirttiğim gibi olduğunuz gibi olun emin olun çok sevileceksiniz bu şekilde.
tüm bunları yazarken kendimden yola çıktım. duygulandım ne yalan söyliyim. herkese başarılar lan.
her gün ayrı bir kızla olacağım, derslere girmeyeceğim, rahata kavuştum lisedeki gibi ders çalışmam gerekmeyecek umuduyla gitmeyin, hayal kırıklığına uğrarsınız.
-tanışabildiğiniz kadar fazla insanla tanışın. kulüplere falan katılın, aktif olun lan işte.
-aynı fakülteden veya sınıftan sevgili yapmayın ayrılınca kaçacak yer ararsınız bulamazsınız.
-uzun ilişki yaşamayın, en uzun ilişkiniz 2-3 ay olsun.* ama son seneye geldiğinizde bulun birisini bokunu çıkarırcasına sevin, iyi anlaşıyorsanız da evlenin anasını satiyim.
-eğer ki durumunuz ve ehliyetiniz varsa bir araba edinin. 1. sınıfta arabası olan bir öğrenci her alanda şanslıdır.
-ortam yapana kadar yurtta kalın.
-herkese güvenmeyin. hatta kimseye güvenmeyin. lisedeki arkadaşlıklar üniversitede yok bunu aklınıza sokun.
-en az bir derste en iyisi olun. bu şekilde siz diğerlerine yardım edin ki onlarda zamanı gelince size yardım etsin.
-gider gitmez kız arkadaş edinin. 1 ay içinde edindiniz edindiniz. edinemezseniz üst sınıflar yüzüne bakılır kızları kapacaktır.
-yalnızlığı öğrenin. ne kadar arkadaşınız olursa olsun çoğu zaman kendinizi yalnız hissedeceksiniz.
-gereksiz bunalımlara girmemeye çalışın.
Hazırlık varsa atlayacak kadar bilginiz varsa da atlamayın, velhasıl sınıfınızdaki herkes hazırlık sınıfında tanışmış olacağından yapayalnız kalmanız olası.
boşver dersi...
sakın çalışmayın...*
aktivitelere katılın.
gezin, tozun...
ne de olsa kazandınız üniversiteyi.
zaten girdikten sonra bitiyor. mecburen bitiyor.
akşam arkadaşlarla toplanın 101, pis yedili, kent ment ne bulursanız oynayın.
101 ile matematiğiniz gelişir, kentle spor yapmış olursunuz, pis yediliyle arkadaşlarının gerçek yüzünü öğrenirsiniz. ama sakın paralı oynamayın, eğer ev sahibi kaybederse geceyi dışarda geçirmesi gerekebilir. *
eğer fazla para harcamak istemiyorsanız, okulun yemekhanesindeki yemekleri yemeye özen gösterin * bir de her gün size yemek ısmarlayacak arkadaşlar buldunuz mu sigara paranız çıktı demektir.
sınıfta ön sırada oturan çalışkan kızlarla iyi geçinmeye bakın; vize ve final zamanı emin olun ki çok işinize yarayacaklar. arada eşeklik yapmayın da çay ısmarlayın kızlara. *
istanbul üniversitesinde okuyan arkadaşlara tavsiyem: finallere çalışmayın! bütlere de çalışmayın! bütlerin bütü de çıktı! onlara çalışın!
3 sene okuduktan sonra bırakmayın, puştluk yapmayın -çok samimiyimdir-. sonra dershanede sizden 4 yaş küçük çocuklarla aynı sınıfta ders görür, krizlere girersiniz.
mümkünse en yakın zamanda arkanızı sağlama almak için ülkücü teşkılatına girin. zift gibi dem için, ciğerleriniz kurun bağlasın sonra bıyık bırakın ki asenaları tavlayın. ulumayı öğrenin tez elden. unutmayın ki ulumayan bir yavru kurt, uçamayan bir kuşa benzer. misal kaz *. siz siz olun; okula girerken emanetlerle, portatif sopalarla dedektörlerden geçerken yakalanmamak istiyorsanız güvenliği ayartın. güvenlik erkekse bir rakı sofrasına davet edin, kadınsa bir buse kondurun dudağına ki girişte zorluk çıkarmasın. hadi sağlıcakla yavru kurtlarım benim.
o okul eninde sonunda bitecek. o yüzden tadını çıkarın.
üniversite bittikten sonra iş bulursanız bir daha bu kadar özgür olamazsınız.
iş bulamazsanız da paranız olmaz gene bir halt edemezsiniz.
abartmamak şartıyla gezin, tozun, sosyalleşebildiğiniz kadar sosyalleşin.
arkadaştan ya da sevgiliden kazık yedim diye oturup ağlamayın. silin ve devam edin. zira bu hayat boyu devam edecek. en güzel yıllarınız boşa gitmesin.
