yerli halktan, çalışkan, iyi not tutan yazısı güzel bir kanki edinin. onlar ne yapar yapar geçmiş senenin sorularını bulur. arada kola falan ısmarlayın. sana kız ayarlıcam geyiğine yatın. bu onları daha da hırslandıracaktır. ev arkadaşınız sohbet ehli, iktisat-işletme okuyan birisi olsun (mühendislik okuyanlar abazalar için)(sosyoloji-psikoloji-biyoloji falanda olur). montofon cinsi adamla takılma seni sığır süründen biri olarak görmesinler. her türlü ortama ayak uyduracak elbiselerin olsun. manita kaldırmak istiyosan metalci arkadaşın mutlaka olsun ama yanlarına beyaz gömlek kundurayla gitmek gibi bir öküzlük yapma (bu seçenek denenmiştir sonuç başarısızlıktır). basit espiriler yapma ilk intiba çok önemli nasıl başlarsan öyle gidersin aklına kötü espiri geliyorsa içinde kalsın dışarı kusma kendini rezil etme. yalan atarken fazla uçma hanlarım hamamlarım var falan deme yolunacak kaz, sağılacak inek konumuna düşme. o başta bahsettiğim yerli halktan olan elemana kız falan ayarlama tavşanı tuttuğu anda sende siki tutarsın. hocalarla gizli haşır neşirliğin olsun kimseye belli etme. sınav sonrasında "sikicem yaa böyle sorumu olur" falan ayağına yat kötü geçenleri etrafına topla adam haklı beyler muhabbeti ile popülerliğini arttır. mutlaka burs veya kredi al. baban para yollayamassa bir süre onlarla idare et. dünya sikimde değil ayağına yat ama mutlaka ders çalış. çalışmadan üniversitede geçemessin 4. sene geldiğinde allahım neydi günahım diye kafanı taşlara vurma.
istinalar hariç , kimse okudğu bölümle alakalı birşey yapmıyor. mutsuzsanız ve bölüm değiştirme imkanınız da yoksa , üniversitenin , boş zamanların , hatta yapıcak birşey yok çok sıkılıyorumların bile tadını çıkarın. istediğiniz meslekle alakalı da hemen açıköğretime yazılın sonrasında o bolumle alakalı master yaparsınız ya da seminerlere katılarak serifikalar elde edebilirsiniz. üniversitelerin sosyal kollarından yararlanın.
kısacası kasmayın .
yaşayın.
bölümü sevmeyip de başka bölüme geçme gibi bi imkan olur da sonra pişman olmayacaksanız, sevmediğiniz bölümde ısrar etmeyin. en başta seveceğiniz bölümü tercih edin.. şu işte iyi para olur, geleceği iyi diye de güvenmeyin pek fark etmez.. neyin ne olacağı belli olmaz.
sakın çok mükemmel bir yer olarak bakmayın üniversiteye sonra hayal kırıklığına uğrarsınız. eğer mühendislikte okuyacaksanız gezmeyi tozmayı unutun şeklinde olan tavsiyelerdir.
başka bir şehirde okumaya başlayacaksanız yurtta oda arkadaşınızı seçme şansınız varsa ( özel yurt ) acele edip en mülaim olanı anlamaya çalışın ama görünüşte değil sohbet ederek onu ayırt etmeye çalışın ve onunla aynı odada kalmaya gayret gösterin zira oda arkadaşım kafa olsun eğlenceli olsun mantığı size vize ve final zamanları zor anlar yaşatabilir..
karşı cinsle kaynaşma durumları için acele etmeyin ısrarcı olmayın neyseniz o olun.. ilk günler insanlar hemen kaynaşalım hemen kanka olalım modunda olurlar siz de olun ama zamanla yaşanacak ayrı düşmelere karşı hazırlıklı olun.. uzun soluklu kişisel tartışmalara girmeyin.. *..:)
bol bol eğlenin gezin .. ama bu gezme olayını vizelerden çok önce yapın bir öğrencinin gezme görme seyahat etme zamanları derslerin yoğunlaşmaya başlamadığı zamandır. nasıl olsa bırakacaksınız eşşekler ama sakın vize ve finallere çalışma olayını son güne veya son haftaya bırakmayın derslerin ağırlığına göre son 2 ila 3 hafta uygundur tabi bundan önce derslere girebildiğiniz kadar girip takip etmeye hocalarınızla aşırıya kaçmadan diyalog içinde olmaya çalışın.. ders notlarınızı kendiniz tutmaya çalışın başkasına muhtaç kalmayın.. he kaldınız madem antipatik tavırlar sergilemeden ders notu olayını çözmeye çalışın.. ( bu başlı başına bir sanattır )
stajınızı size katkı sağlayacak işi uygulamada görebileceğiniz bir şirkette veya kuruluşta yapmaya çalışın.. okuduğunuz alanla ilgili makale ve kaynakları es geçmezseniz çok faydasını görürsünüz..
ayrıca çalışmadan bi bok olmaz bunu da bilin kopya olayı her zaman bir risktir unutmayın..
vs. vs. vs.
gerisi size kalmış sevgili kardeşlerim hadi bakalım üniversite hayatınızda abiniz sam size başarılar diler..
ailenizin yaşadığı şehirde okuyacaksanız dahi okuldan birkaç arkadaş örgütlenip eve çıkmayı deneyin, kesin çıkacaksınız diye bir garanti yok ama şansınızı denemekten kaçınmayın.
iibf'den bir bölüm kazandıysanız sınav haftası haricinde çalışmanıza gerek yok, ders notu için 2-3 çalışkan kanka edinin yeterli.
mühendislik fakültesinden bir bölüm kazandıysanız eğer iibf den kendinize kanka bulun zira bir erkeğe dört erkek düşen mühendislik fakültesi ve bir erkeğe 3(min)kız düşen iibf fakültesi bu konuda kıyaslanamaz bile.
devam zorunluluğu varsa 2. dönem nisan ayının ortalarına kadar devamsızlık yapmamaya özen gösterin havalar iyice ısındığında rahat edersiniz.
sürekli ailesinin mal varlığından bahseden tiplerden uzak durun, vergi dairesinde çalışıyormuşsunuz hissine kapılmanızı sağlayabilirler.
insanlara önyargıyla yaklaşmayın, selam sabahı eksik etmeyin ancak çok samimi olacağınız kişi sayısının siz aksini isteseniz bile 3-4'ü geçmeyeceğini bilin.
bakın bu en önemlisi, kendinizi sakın king denen oyuna kaptırmayın, sakın yapmayın !
üniversiteyi değişiminizi tamamlayacağınız bir yer olarak görmek çok saçmadır gerçekten.
dur daha olmadın sen dostum, farkında değilsin. daha mezun olalı bir sene bile olmadı ama ben üniversitedeki deliogul'la hayatta takılmazdım mesela. bu kadar dramatik değişebiliyor hayatlar. sırf sınavla girdin, uçuk konularda sohbet edebildin, bira vesaireyi özgürce içebildin diye yeni ve kesin bir benlik sahibi olmuyorsun. yeni benliklerin olmaya devam edecek ama kesinlik... zor. vietnam'a sorti yapıp kafayı sıyıran ve hayatının geri kalanını rehabilitasyonda geçiren amerikalı gençlerin hali bile senin kafanda kurduğun olası kesinlikten daha belirsiz dostum.
not: böyle garip konuşmayı üniversitede öğretmezler, korkma.
bu sürecinde hayata atılma sürecinin bir parçası olduğunu ve kazandıkları sınavın etkisinden bir an önce kurtularak, beni bekleyen sınavların en kolayıydı, asıl sınav şimdi başlıyor denmesi gereken aşama.
dikkat!!!
bir anda sahip olduğunuz tüm özgürlükler, aslında sizin içinde olduğunuz sınavın zorlaştırıcı unsurları.
özgürlüklere sevdalanırsanız, kafadan golü yediniz demektir.
birde bakarsınız ki 4 yılda bitirmeniz gereken okulunuz 6. 7. yılına sarkmış ve kazandım sandığınız hayat, sizi kapının önüne koyvermiş.
-asla çok fazla şey ummayın. çok da aman aman bir yer değil. hevesiniz kursağınızda kalmasın.
-arkadaşlarınızla geç saatlere kadar kantinde oturun ve bir defalığına olsun okulun güvenliğinin gelip "kapatıyoruz." demesine şahit olun. müthiş bir histir.
-eğer parası olmayan kişiler varsa grubunuzda herkesten çay parası toplamak yerine ortaya herkesin bozukluklarını toplayın. kimse mahcup olmasın.
-sınavlardan önceki derslere mutlaka girin.
-derslere girmiyorsanız mutlaka ders notu tutan arkadaşlar edinin ve cila olsun diye ders notu satan kırtasiyelere bakın.
-asla öğrenci işlerinin laflarına güvenmeyin. okuldan atıldığınızı söylerler danışmanınıza bir sorarsınız aslında okul gayet size ait bir yermiş.
esas mesele bitirdikten sonra başlıyor. üniversite hiç güzel bir yer değil. ilk iki sene güzel geçiyor, ama son 2 senesinde bitirince iş bulabilecek miyim acaba korkusunu her saniye hissediyorsunuz.