kazanılmaması gereken öğretim kurumudur. hele "sen üniversiteye gir de bir şekilde bitirirsin." cümlesi baştan aşağı palavradır, kanmamak gerekir. boşverin, lisede kalın, mezun olmamak için sınıfta kalın vs.
Girmeden önce bi kapıyı atayım hep yatacam dediğim şimdilerde ise mezun olayım hep yatacam dediğim iri ufaklı binalardan ve ağaçlı mekandan oluşan yapı.
içinde her türden insanı bulunduran, hepimizin bir dönem girmek için canımızı dişimize taktığımız, kapısından adım atabilmek için gecemizi gündüzümüze kattığımız yer. girdikten sonra aslında belli bir konuda uzmanlaşmak, bir meslek sahibi olmak dışında bize hayatı öğrettiğini anlamamız gereken yer. her türden insan var burada. komünisti, faşisti, radikal dincisi, ateisti, hala ergenlikten çıkamamış liselisi...
hatta o kadar enteresan bir yerdir ki konuştuğu için dersten atılan 24-25 yaşında insanlarla bile karşılaşılabir. en iyisi girdikten sonra maksimum fayda ile çıkmak için bir şeyler öğrenmektir.
öğrencileri vize haftasında kütüphaneyi basar, ders çalışmaz. kız öğrenciler; bayramlıklarını giyer, makyajını fuller ve avcısını arar. erkek öğrenciler ise avını. çirkin öğrenciler ise dersine odaklanır.
insanların kendilerini geliştirmek ve meslek edinmek için gittikleri eğitim kurumlarıdır. Başlıkta yazılanları okuduktan sonra bir takım zihniyetlerin ya hiç içerisinde eğitim alma şansına sahip olmadıklarını ya da eğitim alma şansını elde etmiş olmalarına rağmen eğitilemediklerini düşündürmüş eğitim kurumudur.
aslında bir boka yaramayan ama yarıyormuş gibi gösterilen, yıllarca gördüğümüz ezberci eğitimin bozulacağı düşünülen fakat daha beter olan. Normalde hayata hazırlaması gerekirken hayattan soğutan, eğitim kurumu.
lise bitince üniversiteden çok umutluydum. bilim, siyaset, psikoloji, sosyoloji muhabbetleri çevirceğiz; eğlenceğiz, iyi zaman geçireceğiz sanıyordum. aklı başında adamlar, hanım kızlar ortalarda dolanacak falan... değişik tipler dikkat çekmek için değil, değişik olduklarından öyle olacak sanıyorudum. tabi öyle olmuyormuş. göt kadar şehirden gelip üniversitede açılan ağız göz eğmeyi medeniyet sanan kızlar, am göt meme peşinde tom misali dolanan oğlancıklar, daha şimdiden eş kaygısına düşmüş adamlar, ilkokuldaki gibi seksen alınca ağlayan sümsükler görüyorum... velhasılı kelam büyüyemeden yetişkin olacaklar. adamlar ergenlikten direkt ev bark sahibi baba pozisyonuna geçeçecekler.
-ya bana briç öğreticek arkadaşınız falan yok mu hiç?
+briçi napcan la gel okey dönek.
"geçen yine sevişiyorum." demeyi hayal ederek geldiğim fakat bütün gün pc başında okey ve batak tarzı oyunlarla vakit geçirdiğim yer. halbuki ne hayallerim vardı lan. odadan odaya koşan çıplak kızlar, en az haftada bir yapılan havuzbaşı partiler vs... üniversite bize böyle anlatılmadı arkadaş. bize öyle birşey denmedi. denseydi ben gelmezdim.
bir alanda uzmanlaşmak için başvurulan yüksek öğretim kurumlarıdır. düşünce ve kişisel görüşe önem vermesi beklenen yegane kurumlardandır. türkiye için konuşursak, lisenin devamı niteliğinde okutulup okunmaktan bir an önce vazgeçilmeli, gerçek amacına yönelmesi için adımlar atılmalı, köklü değişikliklerde bulunulmalıdır. *
Kazanıldığında, aileden ayrılırkenki çekilen hüznün; mezun olurken, 4 senelik emek, çaba, çile ve dostlukların bittiği o periyodun sonundaki hüznün yanında aslında koca bir 'hiç' olduğu, insan ömrünün en değerli yıllarına mazhar olacak kısa bir dönem.
Haa unutmadan, okul sonunda mezun oluyorsunuz hiç merakınız olmasın.