üniversite okumayı önerebileceğimiz kitledir. özellikle üniversitede okuyan kızlarımıza sürekli dil uzatan, bununla da yetinmeyip bilip bilmeden onların özel hayatına dil uzatan kitleye diğer bir öneriyse psikiyatrik destek almak olabilir.
üniversiteden mezun olmuş kitle de olabilir. lan devlet yurtlarında az sıkıntı çekmedik istanbul universitesinin. şimdi özel yurtlar kampüslerin içinde, ayak üstü yiyişler falan. arabayla universitelere gitmeler. liseli kardeşlerime tavsiyem şudur ki, eğitim, kalite, iş sahibi olma hepsi bir yana, üniversite kampüsleri ayrı bir dünyadır ve o dünyaya girmeden ölmeyin. beyazıt kampüsünün kapısındaki o sakallı dedeyle şarap içmenin tadı, muhabbetin kralıydı.
kampüslerdeki kardeşlerime tavsiyelerim, uzatın okulu. sorun değil az harçlıkla gezin, zorluklar çekin. o kapıdan çıkınca askerlikti iş bulma telaşıydı evlilik baskısıydı derken 30 yaşın nasıl geldiğini anlamıyorsun.
edit: iş bu entry ibretlik bir hayat öyküsüdür. ifşa nın dik alasıdır.
halkın büyük bir kesimini oluşturur. mardin yeşilay başkanı olan şahıs, üniversite öğrencilerinin şehre ahlaksızlık getirdiğini bile söyledi. e hani kültür? medeniyet? bilim? yok abisi ahlaksızlık getirmişler. ahlakınıza sıçayım.
genellikle söylemleri, üniversitelerin umumi cinsel ilişkilerin yaşandığı yerler olduğunu sanmalarından sebeptir. bu kompleksli bireyler, üniversiteyi toplu taşıma araçlarında bacaklarını açmış, sex için erkek bekleyen kadınların doldurduğu bir yer gibi muhayyel ediyorlar.
kendileri götüremediler, kimse götürsün istemiyorlar. tutulan eve kız arkadaş getirilmesini istememek, dinlenilen müziğe karışmak, hep bundan..
hayatı boyunca, kendisinden iyiye sahip olmuşlara kıl kaparak ömrünü tüketmiş, bir şeyleri başaramamanın verdiği hezimeti, karşıt tepki geliştirerek dizginleme yolunu seçmiş, ekseriyeti eğitimsiz bu kişiler sıkça benzeri yollara başvururlar.
fundamental cümleleri: "ne biçim öğrencisin?", "sen nasıl öğrencisin?" şeklindedir. otobüste bavulunu unutan arkadaşımdan tutun da, yumurtayı eve götürürken kıranına değin, istisnasız tümü bu yavan söylemlere maruz kaldılar.
bu kişilerin, öğrencileri kasanova, kızları da playboy güzeli sanmalarından yola çıkarak vardıkları bu yavan önyargılar, onları tüketedursun; astronot olmayacağını bilmediği halde, istemsizce prim yapan gençlerin bunlara aldırışları da bir yana...