tek tek örnek vermeyeceğim ama bazen tembellik deyince üzerime tanımam. tembellikten iki adım atmak yerine, daha kolay yöntemler bulma çabasına girerim. halbuki ne varsa iki adım atmakta.. onun yerine "şunu yapsam daha iyi olur ya da bir ara yaparız ya" gibi boş düşüncelere girerim.
Yatağa yattıktan sonra ışığı kapatmadığını farkedip yanındaki bilimum ayıcık yastık kitap krem tarzı şeyleri elektrik anahtarına fırlatıp kapatmaya çalışmak. Tabi ki genelde tuturamayıp sese gelen ev sakinlerine ışığı kapattırmak.
kitaplarımı raftan her aldığımda yerine koymaya üşenip masanın üstüne öylece bırakmak ve böyle böyle kitapların masanın üstünde birikip tepe oluşturmasıyla en sonunda mecburen hepsini tek tek rafa geri koymak.*
gece gece kulaklıkla dinlenilen eğlenceli radyo programının bitmesine az kala uykuya dalıp sabaha karşı salyalı salyalı sibel can müziklerinin eşliğinde uyanmak ama vücuda dolanmış kulaklığı çıkarmaktan üşenildiği için sibel can dinlemeye devam etmek.
2 aydır alınan 5 litrelik pet şişeleri balkonda biriktirmek.
artık balkonda yürümek için hiç alan kalmadı çoğaldıkça atmaya kıyamıyorum benden birer parça hepsi.
yere dökülen kola'yı silmeyip üzerini gazete kağıdı atmak suretiyle kapatmak. bu şekilde salonda 3,4 adet gazete kağıdı halı görevi görünce, eve gelen kızlar tarafından ''değişik bir dekor olmuş, çok zevklisin bahtiyarcan '' iltifatlarına maruz kalınır.