güzel bir eylemdir. çünkü insan içinde tuttukça yaşlanıyor. o an ne hissettiğini söylemeyince ve aradan zaman geçtikten sonra tekrar söylemeye karar verince çok geç oluyor veya hiçbir anlamı olmuyor. teşekkürler.
tekrarlayan denemelerde gelmeyen cevabın verdiği mutsuzluk; özlenen kişiye mesaj atmanın heyecanından ağır bastığında vazgeçilen eylem.
biz buna 'büyümek' diyoruz. geçmiş olsun.
acaba entryme edit olarak mı eklesem bu entryi diye düşündüm sonra yeni bir entry olarak girmeye karar verdim. atın ya. zaten cevap gelmiyor. gelsede mutlu etmiyor. yalnız dikkat edin mutsuzda etmesin. ben elimden geleni yaptım mesaj attım daha ne yapayım mottosuyla yaklaşın. ben yaklaştım attım bakın yarım saat önce ters bir cevap geldi ardından cevap bile gelmedi. daha şoku atlatamadım ama zannettiğim kadarda zor olmadı. en azından attım bir dahada atma olayını kafama getirmem bitti yani rahatlatan bir olay...
bile bile kendini üzmektir. aldığınız cevap daha çok hayal kırıklığına uğratacak daha çok canınız yanacak çünkü. atmayın. özlemekten geberin ama atmayın.
alınan cevaba göre psikolojiyi sikecek mesajdır.
görüşmeyeli uzun süre olmuşsa, o insan zaten artık o insan olmuyor.
alınan cevaptan sonra şöyle cümleler kurabilirsiniz; "ben buna kadar mı düştüm ulan?" "buna mı aşık olmuşum?" "cevaba bak amk gerizekalısı" falan gibi şeyler söyleyebilirsiniz.
umarım aldığınız cevaplardan sonra kendinizden nefret etmezsiniz.
dikkat edin.
