ordu denemez bunlara. olsa olsa yerel direniş örgütü denir.ve bence sayıları oldukça az. bizim sikim hıyar diyene tuzla koşan medyamız olayları abartmakta ve taraflı davranmaktadır. siyasilerimizde öyle.
dünyanın neresinde kafasını şeriatla bozmuş, cahil, barbar, yamyam gerici varsa bir araya gelip bir ordu kurmuşlar adıda "özgür suriye ordusu" olmuş.
lan dünyayı şekillendirmek isteyen abd bile şu an bunlara suriye'yi teslim etmek istemiyor düşünün yani o derece istikrarsızlar. abd dahi bu it sürüsünün o bölgede yaratacağı korkunç şeylerin farkında. ama bunları besleyen malum zatlar hiç merak etmesinler bu ateş onları elbette sarar.
sanırım goethe'nin şu sözü olayı çok eyi aydınlatıyor "hiçbir şey, eyleme geçmiş cehalet kadar korkunç olamaz ".
bindikleri dalı kesecek kadar geri zekali olduğu düşünülen örgüt. lan oğlum reyhanlı saldırıları için fail arıyorsanız size esad kahraman gazi verenlerin bağlantılı olduğu terör orgutlerine bakın.bu saldırıyı yapanlar suriyeli değil lan niye zorluyorsunuz bu kadar. suriye 50 yıldır böyle. bu serefsizler 50 yıldır fakir ve cahil halkı için değil sıçtıkları altın helali saraylarının tadilatı için daha çok çalışıyor.
mevcut iktidarın özgürlük savaşçıları, muhalif şeklindeki tanımlamalarla gözümüzün içine soktuğu örgütlü suç şebekesidir. ayrıca türkiye sınırlarında yaşayan yaklaşık 450.000 mültecinin büyük bir kısmı bu paralı teröristlerin ailelerinden ve yakınlarından oluşmaktadır. bu adamların özgürlüğe ihtiyacı olduğunu hiç sanmıyorum, özgür olup ta ne olacaklar, neye benzeyecekler? yüzünde şiddet ve kan imgeleri olan bir teröristin özgürlüğe neden ihtiyacı olabilir. özgürlük sadece sırıtır bu insanların dünyasında... özgürlük bilgi birikimi gerektirir, emek ister...
ellerinde daha iyi silahlara sahip olsa esadı devirebilecek olan muhalif ordudur. batı bana ne yeaa dediği için savaş suriyede kilitlenmiş durumda. ama esad her geçen gün eriyor.
savaş bittiğinde ülkeyi devralması sonuca suriye islam cumhuriyetini kurabilecek ordudur.
"merhaba türk halkı. ben suriye'nin rakka şehrinden göç etmek zorunda kalıp ülkenize sığınan şu an 2 çocuk annesi bir suriye vatandaşıyım. göç etmek zorunda kaldım çünkü ben ülkeme bağlı bir insanım. evimi barkımı bırakıp geldim diyebilmek isterdim fakat gerçek öyle değil. benim orada evim barkım kalmadı. bir anda neler olduğunu anlayamadan her taraf harabeye çevrildi. ülkemde bundan 3-4 yıl öncesinde islam devrimini savunan her gün kapılarımıza "bize katılın allah yoldaşları." şeklinde bildiriler dağıtıp başkentimizde eylemler yapan bir takım insanlar vardı. bu kişilerin sayısı o kadar çok değildi. 5 bin bilemedin 6 bin. eylemler yapıyorlardı "şeriat istiyoruz!" nidaları eşliğinde ve devletimiz bunun önüne geçmek istiyordu. karşılıklı kaba kuvvete başvuruluyordu. o dönemler korkmuyorduk. iki tarafında kendine haklı sebepleri olduğunu düşünüp devletin bir şekilde bu durumu çözüme ulaştıracığından emindik.
ülkemde mezhepsel ayrım hiç olmamıştı bu günler gelene kadar. kimse kimsenin mezhebine bakmazdı. dostluk içinde geçinirdik. karşı komşum belki de en yakın arkadaşım ile farklı mezhepliydik. ancak bu konular hiç gündeme gelmiyordu. ülkede sanıldığı gibi mezhebine göre insanlar öldürülmüyordu. ancak devletin ordusu ülke rejimini islami rejim olarak değiştirmeye çalışan topluluğa karşı aşırı güç kullanıyordu. çünkü bu rejim muhalifleri kendilerine katılmayanlara tehdit bildirileri yayınlamaya başlamışlardı. biz tedirginlik yaşıyorduk. 2 yıl öncesine kadar pek bir sorun yoktu ülkemde. sonra bir anda muhalif denilen grup silahlanmaya başladı. 5 bin olarak tahmin ettiğimiz muhalif gurubu bir anda 60-70 bin kişiyle devlete karşı saldırıyordu. evimizin üstünden her gün bombalar mermiler geçiyordu. inanılmaz korkuyorduk ki küçük oğlum parkta oynarken kendisine sıkılan mermi sonucunda hayatını kaybetti. hangi grup sorumlu bilmiyoruz. çünkü 2 tarafın savaşı arasında kalmış bir bölgeydik. buraya gelen mültecilerin çoğunluğu böyle. inanılmaz görüntülere şahit olduk. şu an hatay ilinizdeki patlamayı biz her gün yaşıyorduk. bir gün muhalif grup bir gün suriye ordusu şehrimizde hakim oluyordu. muhalif grup alevi olan karşı komşumun evini basıp çocuklarını gözleri önünde öldürürken bir yandan da kahkahalar ve tekbirler eşliğinde üstündeki kıyafetleri parçalıyordu. o günden sonra kendilerini bir daha göremedim. ben ve çevremdeki herkes bu tip olaylara şahit oldu. her tarafta çığlıklar ve tekbirler.. işte böyle bir savaş ortamında evlerimizden uzaklaştık ve sizin ülkenize sığındık. allah'a şükürler olsun ki şu an yaralarımızı sarıyoruz. biliyoruz birçoğunuz için istenmeyen misafiriz. bizler de bu durumdan memnun değiliz. tek istediğimiz ülkemize dönmek. ben muhalif biri değilim. şu an çevremdeki yüz binlerce insan da değil. devletin de taraftarı değiliz. tek istediğimiz sonuç ne olursa olsun ülkemizin tekrar yaşanacak yer haline gelmesi ve evlerimize dönmek. bazı muhaliflerin hatay ilinde yaptıkları bir takım davranışları da duyuyoruz. gerçekten çok üzgünüz. bunların sizin başınıza da gelmesini istemiyoruz ancak elimizden hiç bir şey gelmiyor. bugün bu kamplarda türk halkını rahat bırakmaları için muhalif grubun üzerine yürüsek bir sonraki gün ölümüzü kimse bulamaz. hiç bir haber kanalında göremezsiniz. bu muhalif grubun artık acıması yok. mezhep ayırmadan yoluna çıkan herkesi katlediyorlar. şu an sana göre hala istenmeyen misafir olabilirim. bunun için de çok üzgünüm. keşke elimden gelse de seni kamplara soksam ve durumumuzu gösterebilsem.
umarız ki bir an önce ülkemizdeki iç savaş biter ve bizler de evlerimize tekrar döneriz. umarız her şey biter ve her yerde 'barış' hakim olur. umarız tüm bu olaylar türk halkı ve suriye halkı arasındaki bağı koparmaz. allah'a emanet olun."
bu mektup sığınma kamplarında yaşayan kişilerin durumlarını bizzat kendi ağızlarından gelen bilgilerle yazılmış bir simulasyondur.
bbc türkçe kanalının öso nun bomba imalathanesinde röportaj yaparken kadraja giren bir görüntü. pepsi şişsesinin içinde patlatıcı bulunuyor ve ne hikmetse üzerindeki yazılar türkçe. https://galeri.uludagsozluk.com/r/446518/+
insanları binalardan atan, işkence yapan, ölmüş birinin ciğerlerini söküp yiyen hayvan sürüsü. bu denli insanlaktan çıkan bu yaratıkların destekçisi kim acaba?
özgür suriye ordusu diye bi şey olabilirmi. bu nasıl bir isim. suriyede hükümete karşı olan ve hükümete karşı silahlı eylem yapan silahlı militanlar bunlar. yani terörist. devlete karşı her ayaklanan kesim özgür ordu olsaydı. türkiyede o özgür ordudan bir sürü olurdu. bu ismi akp takmıştır. aslında teröristlerdir. silahlarıda türkiye abd ve israil gibi suriye hükümetine karşı olan devletlerden temin etmektelerdir. yani akp abd ve israil sözde terörle mücadele ediyorum derken bildiğin terörün ta kendisini uygulamaktadırlar.
adama derlerki sen önce kendi sınırını kontrol etmekten acizsin. kaçakçılık, izinsiz geçiş, silah ticareti, her bok var binlerce km uzunlukta sınırda. birde utanmadan biz abye alın diye ortalıkta dolaşıyorsunuz. ulan ab sizi alsa düşünsenize avrupabirliğinin sınırı direk süzgece dönen suriye ırak iran gibi ülkelerle sınır olacak. sen önce sınır hattının emniyetini bi koru. sınır il ve ilçelerdeki emniyeti bi kur. yok nerde anca sen millet vekili için kıyak yasa hazırla. gerçekleri ört bas etmek için sansür uygula.
yazıya başlamadan bu kadar sinirli değildim. şimdi sinirden elim ayağım titriyor. aklıma geldikçe hayattan soğuyorum erdoğanın ve kabinesindenki hangi bakanın suratını görsem artık midem bulanıyor. ve son olarak ey akp hükümeti verdiğim onca vergiden zerre kadarını helal etmiyorum ulan.
neyse nerde kalmıştık. fm de 3. sezondayım transfer dönemi başladı bir iki beleş adam bakayım.
çoğunluğu ırak, suriye ve türkiye pasaportlu ayrılıkçı kürtlerden oluşan katil sürüsü. amerikan özel güvenlik şirketleri ve mostralık birkaç yüz arapla takviye edilmiştir.
medya bunları "arap" diye servis ettiğinden yurdum cahili de bunları arap ordusu zanneder.
edit:
son 8 aydır yabancı basında 100'e yakın haber yapıldı. google değilim arayın bulun ben sadece nisan ayındaki bir kitlesel kayma ile ilgili link vereyim;
ayrıca mart ve şubat aylarında türk tankları bölgede temizlik yaptıkça ırak'dan yapılan sevkiyatlar çarşaf çarşaf yazıldı çizildi.
şimdi bunları "arap" ve "özgürlükçü" diye kılıflamak için hala götünü yırtan işbirlikçi kürdolara selam edelim ve küfürlerini aynen iade edelim... gerçi onlardaki göt de maşallah her şeyi alıyor...
patlamayı yapanlar bunlar değil el muhabarat mıdır ne zıkkımdır hükümet yanlısı olanlar yapmı$tır. spekülasyonlara gelmeyin. bunlar bizim askerlerimiz.