çemberimde gül oya da zihnime ve kalbime işlemiş olan, yurdanurun bebeği aldırmaya gidip de yapamadığı, mehmetin de tam o sırada hastane koridorlarında koşturup yurdanura "yapma" demek için yetişmeye çalışıp, yurdanuru bulduğu ve deli gibi sarıldıkları ve aynı zamanda yaşlı yurdanurun mehmete veda ettiği ve "zamana direnmek ne mümkün mehmet..." dediği sahnede çalan o güzelim şarkıyı aylin soner sahnesinde de duyunca biraz tepem atmadı değil. oldu olacak "bana bana hep bana" yı da çalın olsun bitsin. tamam aylin ve soneri de seviyoruz ama yurdanur ve mehmet' in o önünde saygıyla eğildiğim sevgilerinin ve aşklarını daha güzel betimliyordu bu şarkı ya...
sahne :
ahmet madem bu kadar hasta, toparlanamadı, bakıma ihtiyacı var ama kimsesi yok, yalnız. neden hastaneye yatırmıyorlar o zaman. dram yaratmak için bu kadar yaratıcı(!) olunmaz ki caanımm...
Her ne kadar üstün körü izlesem de, son birkaç bölüm adeta sinema tadında. Senaryosu inanılmaz derecede sürükleyici ve değişen kamera açıları ile dizinin içine çekiyor adeta.
bu akşamki bölümüyle adam akıllı baştan sona kadar izlediğim dizidir. o değil de soner karakterine üzülmemek elde değil. digitürk kulaklı kepçe aylin'in sorunları umrumda değül.
hakan'a uzuldugum kadar kimseye uzulmuyorum. Hakan diyor ki kapida, bak berrin tamam beni sevmiyo olabilirsin ama cocugunu unutturacak kadar mi kor etti bu ask gozlerini? Yahu Berrin hakikaten allah belani versin, seni hic sevmiyordum zaten artik nefret ediyorum. madem ahmetciginle beraber olmak istiyorsun ne bahaneler uyduruyorsun. evde cocugun var. aklina da mi gelmiyor bu bakici nerdeyse gider eve doneyim. ulan cocugundan onemli ne olabilir. madem hakan'i istemiyorsun bosan gitsin kizim. sen avukat degil misin? hakan'a adam gibi bosanalim de. o zaman ne bok yiyorsan ye. hayir ne yapacakti hakan ne guzel berrin, ne dusuncelisin mi diyecekti? her erkek hakan'in gosterdigi tepkiyi gosterir. adam dolaptan rakiyi aldi ama biberonu gorunce birakti. hakan'in yerinde olsam cocugun velayetini uzerime alirim. bu berrin gerizelalisi zaten eve gelmiyor. hayir hakan'a mi guveniyor ne? adam banane deyip gitse ne olacak? ne halt edecek o cocuk orada tek basina. yok kimse bana ama berrin ama ahmet demesin. hakan'ciyim sonuna kadar. berrin valla hizimi alamiyorum. tekrar tekrar allah cezani versin. geber ya gercekten geber!
o ne aq dizisidir ki alçak sesle konuşan bi tane insan yok ya. bir dizideki herkes bu kadar mı köpek gibi havlar, bağırır arkadaş. şimdiye kadar 5 dakikasını izlememiştim, bu akşam mecburen izleyen bir güruhun arasında kaldım. sokak köpeklerinin bile hayatı bu kadar stresli değildir lan. devamlı izleyenlere allah yardım etsin, akıllarını korusun. çünkü benimki gitmek üzere. 1,5 uzun metraj film seyrederdim lan o sürede ben. vay çekeni de oynayanı da eşşekler kovalasın laan. erkin koray'dan nefret edicem neredeyse.
senaristi, beynini geçen sezon tek sezonda boşalttığından ötürü bu sezon içi boş bi dizi izliyoruz.
tekrarlıyorum tek izlenilebilirliği olan aylin&soner mevzuunun içerisine bu kadar itinayla edilebilen bir başka hayal dünyası / dizi / hede / olamaz.
hele hele "hisselerini sat yoksa karını öldürürüm, hisseni sat bak fotoları karına gösteririm, hisseni sat yoksa kumar borcun yüzünden seni öperim" tarzı ibik diyaloglar filan aman yarabbi. madem hırbolukla oluyo bu işler, selma bi başına bi kadındı, onun başına dayayaydın da silahı alaydın hisseleri. ne gerek vardı onca beceriksiz hinliklere? öylesi akıldan yoksun bi şekilde ilerliyo şu dizi a dostlar. daha ne diyim.
sonerin ölüp de diziden ayrılmasını bekliyorum diziyi bırakmak için. aylinde olur hakeza. onun dışında bi cikime yaramayan dizi işte.
ya bi de neyi merak ediyorum; son kozları olan aylin ve soneri kullandılar şimdi bu insanlar. ee bundan sonra dramı nerden verecekler? berrin-ahmet kıyıntı aşkından mı ? eööeğğeök. haa evet ya, osmanın sünnetinde pipisinin aslında tahtadan olduğunu öğrenip, dramı ordan dayayıp bizi perişan edebilirler. EDEBiLiRLER?
şu cemile ve ailesinin yapmacık mutluluğundan rahatsız olan bir tek ben miyim şu alemde?
aptal bir espriye ya da ana(bunlardan birinde şapka var) koro halinde gülmeler, birbirini mıncırmalar, bi yatağa 28 kişi girip kikirdemeler, sevimliliği sömürülen osman'ın maceraları...
hele o aylin. her şımarıp güldüğünde ağzına ağzına çakasım geliyor hatunun. soner kötü bir olay sayesinde* liseli fantezisini bırakıp evlenmekten vazgeçti de, 2-3 bölüm aylin'in kikirdemelerinden kurtardı bizi.
yemin ediyorum bu salak aile yüzünden ali kaptan, kenan bey, depresif murat fanı oldum lan.
gülmeyin amk. bir kahkaha bir pirzola. vejeteryan yaparsınız lan siz adamı.
edit; oha biri eksilemiş. mete? sen misin lan psikopat?
54. bölümün özeti, bi ölü, iki yaşayan ölü.
brava valla bi senaryo ancak bu kadar b.ka batırılabilirdi. bunun dahasında aylin soner ikilisinin bi araya gelişini şahsen benim midem kaldırmaz. işi neden şu noktaya getirirler şaş. acıysa dramsa derdi senaristlerin, laa senin geride bilmem kaç tane karakterin daha var, ver orlardan acıyı, bunlar da değişik olsun mutlu olsun filan. yok. illa zükertecekler. dün akşam ki o sittiri b.ktan sahnenin bile muazzam bi şekilde üstesinden gelen aşkımcımın ( mete horozoğlu) hatrına izlemeye devam edecez yolu yok.
ama valla çıksınlar. çıksın aylini soneri ali kaptanı, hakanı.. çıksınlar şu diziden de her salı bu gerizekalı senaryoyu izlemek ve geride kalan diğer o itici karakterlere tahammül etmek zorunda kalmayalım..öf.. sinirim geldi. gideyim bi kaç kişi döveyim de kendime geleyim
bu dizinin tek izlenilebilir yanıydı aylin ve soner'in aşkı. kenan, holding, ali-cemile, berrin-hakan-ahmet, mete-nihal; hiçbiri umrumda değil. sırf onlar için öbgz denen işkenceye her salı katlandım/katlanıyorum. yine reyting için yaptı yapacağını senarist bozuntusu. bu masallardan alınmışçasına güzel ve naif aşka çok büyük bir darbe vurdu.
gerçi onun için sorun değil, ali'yi melek gibi bir adam yaptıysa, cemile'ye ali'nin işkencelerini ve tecavüzünü unutturarak onu tekrar ali'ye aşık ettiyse soner'le aylin'i de öyle birleştirir. ama sorun bunun ne kadar gerçekçi olacağında.
soner, aylin'e her baktığında murat'ın intiharı gözlerinin önüne gelmeyecek mi?
zaten imkansız olan bu aşkı iyice imkansızlaştırmak ve dramatikleştirmek de neyin nesi? kendinize gelin artık!
saçma sapan bir ergen dizisi.
adamın kardeşi gözlerinin önünde intihar ediyor. bu ise kalkıp düğün salonuna geri dönüyor öyle "hayır" diyor ki dramatik olsun , ergenler "ağlamaktan götüm içime kaçtı" diyebilsin.
lan ceptelefonu yokta normal telefondamı yok? aç telefonu "kardeşim intihar etti , hastanedeyim ,düğün iptal" de bitti gitti. nasıl bir mallık tekrar düğün salonuna geri döner de kimseye o en dramatik an a kadar hiçbirşey söylemez? bir yörüyün gidin ya.
o intihar eden adamıda oyuncu diye amele pazarından almışlar herhalde.hoş amelelere hakaret etmeyelim. eminim ilk seferde daha iyi intihar numarası yapanı çıkar. lan güyya adam kafaya sıkmış gözlerini oynatıyor, yandan çaktırmadan "bittimi lan sahne?" diye bakıyor. o gerzek garson kız bir bu iki. dizi tarihindeki en vasat en torpili ile biyerlere gelmiş en işe yaramaz tipler bunlar.
bak birde 3-4 haftadır izlemiyorum kim bilir izlesem neler bulacam daha.