öss 2009

entry439 galeri0
    250.
  1. sınıfımı buldum, girdim, oturdum sırama. kitapçıkları dağıttılar. aldım kitapçığı elime. bir süre bakıştık. "ulan" dedim, "sen mi büyüksün ben mi ?".

    neyse...

    mat-2 bölümünde sigma-pi, aritmetik dizi, parabol, polinom gibi demirbaş konulardan soru gelmemesiyle şaşırtmış afallatmış sınavdır. istediğimi aldım, ama en güvendiğim dersim olan mat-2'den ortalama netlerimin 6-7 net altına düşmüş olmasam şu an dünyanın en mutlu insanı ben olabilirdim be sözlük...
    4 ...
  2. 251.
  3. Edebiyat-sosyal testindeki 18. sorunun tartışmalı olduğu sınavdır. Sorudaki Babürname anı türü olarak geçmektedir meb kitaplarında bile. Ama soruya göre gezi yazısı türünde gibi gösterilmiştir.
    0 ...
  4. 252.
  5. ilginç bir sınav oldu..

    türkçe paragrafları kol gibiydi, burda hemfikiriz..

    sosyal bilimler soruları çok mantıklı gelmedi, felsefeyi zaten tartışmam ama tarih kalitesiz sorulardan oluşmuştu, coğrafyada konyalı ahmet dayı da olmasa pek parlak değildi..

    matematiklerin ortak testi herzamanki gibi basit olsa da alan testinde hafiften bi tübitak havası sezdim, hatta sezmekle kalmadım bu hava beni boğdu..

    fen bilimleri geçen yıllara göre daha belirleyici olmuş.. trt 2 de ki programda izlediğim kadarıyla millete giren sınava belirleyici tabirini kullanıyolar, ben de artık böyle derim.. çok iyi belirledi..

    ve sen.. d 17 de sınava giren annem yaşındaki kadın.. sen kocaman bir çılgınsın..
    34 ...
  6. 253.
  7. 254.
  8. 255.
  9. 256.
  10. okuduğum kadarıyla sayısalcılara pek bişey yapmamış tm ve sosyalcilerin ellerinden öpmüş sınavdır.o nasıl türkçe sorusudur o nasıl felsefedir * o nasıl edebiyattır.dershanede ham 263 e kadar çıkıpta ösym nin dalga geçer gibi al lan yiyosa bunlarıda çöz demesi bilinen tüm küfürlerle aruz ölçüsüyle aruzun her kalıbını kullanarak bir cilt süslü sanatlı şiir yazdırmıştır.umudumuz puanların düşürüleceği yönündeki söylentilere kaldı.
    4 ...
  11. 257.
  12. hiç trigonometri sorulmayan sınavdır.( geometri sorularındaki sinx cox kullanılarak çözülen bir iki soru ve karmaşık sorusu hariç).ayrıca fizik sorularının azalmasından mı kaynaklanıyo bilemiyorum, o hayvan gibi fiziği hiç taramayan sorulardı.kimya güzeldi redoksa ağırlık vermişler.biyoloji de seçici sorular vardı. genel olarak fen 2 geçen senekiyle ya aynı, ya biraz daha kolay.
    1 ...
  13. 258.
  14. daha önce de yorumum mevcuttu lakin soru cevaplarına bakınca tekrar yazasım geldi. türkçe ve felsefe'yi zor bulduğum ama ikisinden de ful çektiğim sınavdır. coğrafya bayağı bir kasmıştır. mat2'de trigonometri sorulan sonavdır ayrıca. sorunun trigonometri sorusu olduğunu anlamayanlar olabilir.
    0 ...
  15. 259.
  16. trigonometri sorularını geometri bölümünde vermiş sınavdır.
    1 ...
  17. 260.
  18. (bkz: sevilmiş kasenin davası olması olmaz)
    olan oldu daha indirip kaldırmanın anlamı yok. 1 ay içinde sonuçlar açıklanacakmmış. hadi bakalım gençler rast gele.
    2 ...
  19. 261.
  20. Ocağıma incir ağacı diktiniz öseyemee allah topunuzun belasını vereee
    Önce açtım Türkçe'yi paragrafları gördüm yüreğim yandı ha yandı. Sonra Edebiyat-Sosyal kaydı ha kaydı.Ocağıma incir ağacı diktiniz öseyemee allah topunuzun belasını vereee.!
    3 ...
  21. 262.
  22. tarih 1 deki feodal-tımar sorusunun bariz yanlış oldugu sınavımsı. 2 seçeneği birden çıkarmak mümkün değil. yahut sadece feodal olarak soracaklardı. bilemiyoruz, baştan aşağı mantıksızlığa bürünmüş bir sınavdı zaten. açıklıktan uzak, bilgiyi ölçmeyen sorularla doluydu. sayısal bölümler hakkında yorum yapmam pek mümkün değil mat-1 haricinde, ama orada da 3 soru hakkında derin şüpheler mevcut imiş. geçmiş olsun..
    3 ...
  23. 263.
  24. * bu yıl yine okulların tatil olmasına denk gelmiştir. **
    4 ...
  25. 264.
  26. 265.
  27. tam puana yakın bir puan çıkardığım sınav olmuştur. okul puanımla birlikte 394 civarı falan bekliyorum, ancak bakıyorum o puana bir bölüm yok henüz üniversitelerde. sanırım kamu yönetimi yazıcam sırf bu yüzden ve "bizi mi yöneteceksin lan!" diyen birisi çıktığı zaman, üniversite öğrencilerine sorulan kıl sorular başlığına entry yazacağım.

    şaka bir yana sözele kolay diyenlerin gözlerinden öperim. sınav günü internetten indirip baktım sorulara acayip zor olduğunu gördüm. bir de buna sınav stresi ve soruları okudukça bulanan zihni eklersek, vay anam vay!

    ösym yeni sistemi denemiş, bariz ortada bu. birçok öğrencinin de zorlandığını göz önüne alırsak seneye orta zorlukta bir sınav öğrencileri bekliyor, tabi bu seneden devreden çok olur diye tahmin ediyorum. yine 1.8-9 milyon öğrenciyi bulacak gibi.
    2 ...
  28. 266.
  29. öss 2008'de sınava girmiş ve o sene öss illetinden kurtulmuş biri olarak, öss 2009'un sorularına yeni baktım. * gerçekten 2009'un soruları çok daha zor geldi bana. 2008'inkiler kolaydı demiyorum; lakin bu senin sorularında açık açık bir ibnelik var. sınavı istediği gibi geçmeyen arkadaşların üzüntülerini çok iyi anlayabiliyorum. o bıkkınlığın nasıl bir şey olduğunu çok iyi biliyorum. hayatımız üç saatlik bir sınava bağlıymış geyiğine girmek istemiyorum; ama bu ülkede insanların hayatlarının üç kuruşluk şeylere bağlı olduğunu görmezden de gelemeyiz. sene boyu çalışıp da sınavdan üzgün arkadaşlara geçmiş olsun, unutmayın ki sorular herkese eşit veriliyor. çok zor bir sınav ise ve sınav çok kişi için iyi geçmediyse, sonuçların kötü olacağı anlamına gelmez.
    2 ...
  30. 267.
  31. EMEKLERiNiN KARŞILIĞINI, EKTiĞiNi BiÇMEYi BEKLEYEN BiNLERCE ÖĞRENCi iÇiN YENi BiR HASAT ZAMANI...
    0 ...
  32. 268.
  33. 3 fizik sorusunun iptal edilmesi gerektiği gündemde olan sınav.
    momentum sorusunu inceledim ve bence:
    evet cisimler serbest düşme yapıyorlarsa (dikey hız bileşenleri var ilk durumda) patlama olduktan sonra hız vektörününsorusu: evet cisimler serbest düşme yapıyorlarsa (dikey hız bileşenleri var ilk durumda) patlama olduktan sonra hız vektörünün dikey bileşeninin olması lazımdır. soru momentumun korunumu yasasına aykırıdır. evet cevabı etkilemeyen birşey bu ama yine de iptal edilmesi gerekmektedir.
    diğer iki soru hakkında kesin bir yorum yapamıyorum açıkçası, iptal edilmeli mi tam emin değilim.
    0 ...
  34. 269.
  35. girilen denemeler ve geçen senelerdeki öss'ler arasındaki en kolay, ea'dan girmeme rağmen, 2 saatte bütün sınavı bitirmiş, 1 saat kontrol etmiş, sonra da muhafazan allah yanlış işaretlemiş olmiyim diye cevap kağıdına bakmış olduğum,

    hesaplarıma göre de 260 - 265 arası alacağım sınav.

    edit: eksileyenlerin problemini anlamakta güçlük çekmekteyim.
    4 ...
  36. 270.
  37. ösym nin sistem degiştirmeden önce 90 ve 91 dogumlulara son golü. kimse sınav kolaydı demesin. kol gibi bir sınavdı zira. 2006,2007,2008,2009 ikili sınav sistemindeki en zor sınavdı. zamanımın yetmemesinden mi yakınayım, yoksa o kadar gerilip önümdeki kıza kustuktan sonra ki mahcubiyetimden mi, ya da son 50 dakka kala fen1,2 imin kalbim kadar temiz olmasından olayı aglamaya başladıgım, kendimi bütün sene paraladığıma mı yanayım; bilemediğim sınavdır.
    (bkz: allah bin belanı versin ösym) * *
    1 ...
  38. 271.
  39. türkçe yi zor sormak için ıkınılmış, mat 1 ve fen 1 in ise çocuk oyuncağını andırdığı sınav.*
    0 ...
  40. 272.
  41. Biraz uzun olacak ama, hadi bakalım...
    Son deneme sınavında, yıl içinde yapabildiğim en iyi puanı yapmıştım. Ama öss'de bundan en az 10 puan daha yüksek yapmam gerektiğini biliyordum. Son sınavda türkçem 17 mat1'im 19'du. 2008'in Türkçe ve mat1 sorularına baktım, umutlandım.
    Dedim ya son denemem güzeldi. Ve ben de o son denemeden önce ne yaptıysam öss'den önce de onları yaptım, 13 haziran akşamından başlayarak.
    Son denemede giydiğim; siyah "kindar" tshirtümü uğurlu tshirtüm, yanlarında büyük cepleri olan pantolonumu da uğurlu pantolonum ilan etmiştim. Ama yine o gün giydiğim, üzerinde "sport" yazan bilek çorabımı uğurlu çorabım ilan etmek gibi bir düşüncem asla olmadı.
    Sınavdan bir gün önce - tıpkı denemeden önce de yaptığım gibi- alphaville'den big in japan ve mr. President'dan coco jamboo (ya da daha iyi bilinen adıyla ya ya ye coco jamboo ya ya ye) adlı şarkıları dinledim. Yatağıma uzandım, kulağımda bu şarkılar varken ve klimanın esintisi bacak kıllarımı yavaşça okşarken umut sarıkaya'nın bir yazısını okudum. Yani evde yapabileceğim en mutluluk verici şeyi yaptım.sonra biri 0.7 diğeri 0.9 olmak üzere iki adet ucumu, iki adet silgimi, üç adet uçlu kalemimi ve bir de "yumuşak uçlu kurşun kalem"imi portmantonun üzerine koydum. Rahattım. Ama yine de bir buçuğa kadar uyuyamadım. Annemle babam da uyuyamamıştı. Annem bana bir bardak süt getirdi. "soğuk değil de mi?" dedim . "yok yok, değil" cevabını alınca sütümü lıkır lıkır içtim. Bir iki dakika sonra bir esnedim, gözümü açtığımda sabah olmuştu. uyuyalı sadece beş buçuk saat olmasına rağmen, alarmsız kendiliğimden, 7'de uyandım. Fox'da her sabah çıkıp, kendisini seyircinin her dediğini yapmak zorunda hisseden adamın çaresizce, 10 dakikada bir "kolbastı" videosu yayınlamasını izlemek üzere televizyonu açtım. Ama o gün Pazar olduğu için program yoktu. Tam bir öss kahvaltısı yaptım. Sonra da kitaplığın üstüyle anabritannica'ların arasına koyduğum sınav giriş belgemi ve cüzdanımdaki tutmamış iddaa kuponlarımın arasından çıkardığım kimliğimi aldım. Portmantonun üzerinde duran kırtasiye gereçlerimi de alarak evden çıktım.
    Aşağıya indiğimde, bakkalın önünde elinde ağzına kadar dolu bir poşetle babam belirdi. Yanıma geldiğinde elindeki "çelikler gıda" yazılı poşetin içinde; iki küçük su, 2 paket(!) selpak, bir paket çubuk kraker ve küçük kırmızı bir kutuda da "Ülker Napoliten" olduğunu fark ettim.
    Neyse arabaya bindik. Babam bi cd koydu. "rüzgar" çalıyordu. Rüzgar çok sevdiğim de bir şarkıydı ama gerek temposu, gerekse sözleriyle kesinlikle sınav sabahı dinlenecek şarkılardan biri değildi. Hem de sınavla ilgili hislerime tercüman olan "beni bu dertten kurtar" kısmına rağmen.
    Sonunda okula gelmiştik. Sınav giriş belgemi arka koltuğa koymuştum. Annem ön kapıdan çıktı, ben de arka kapıdan. Babam ise arabayı parkedip gelecekti. Ve giriş belgemin olmadığını fark edip anneme sordum. Annem "yoo bende değil, arabaya bak." dedi. Babam arabadan inmeden yetiştim ve arka kapıyı açtım. Koltuğun üzerinde hiçbirşey yoktu. Sonra annem yolun ortasındaki bir kağıdı işaret etti bana. Koştum, baktım ve evet, oydu. Hemen onu yerden aldım ve hızlı adımlarla okula girdim. Giriş belgesinin üzerindeki hafif lastik izini salona girince fark edecek ve silgimle silecektim. Okul bahçesinde birkaç arkadaşımı gördüm. "komiklikler, şakalar" vesaire rahatladık. Sonra bizim dersanenin sahibini gördüm. Onun bizim için değil, sınavda sadece iki sıra önümde oturacak olan potansiyel alanya birincimizi rahatlatmak için geldiğini, adım gibi olmasa bile gayet iyi biliyordum. "çelikler gıda" yazılı poşetten bir şişe su ve olası bir burun akıntısına karşı -ki çok zaman kaybettirir.- bir paket de selpak aldım.
    Anons yapıldı, tek sıra olundu. Polis kontrolünden sonra öğrenciler içieriye alındı.
    Salona girdim ve 11 no'lu sırama oturdum.salondaki gözetmen (ya da yetkisi her neyse) klişelerle dolu bir konuşma yaptı. Biraz sıkıntıdan, biraz da ne olur ne olmaz tavrıyla tc kimlik no'mu doğru kodlayıp kodlamadığımı zilyon kez kontrol ettim. Sonra önüme bir kitapçık geldi. "A" kitapçığıydı. Saatin 9.30'u geçtiğini fark eden gözetmen biraz panik oldu ve sınavı başlattı. Sınava başladıktan 1 dakika sonra da başlangıç(!) zili çaldı. Mat1'i gayet kolay, fen1'i de gayet kolay sayılabilecek sınavda türkçe'de de uzun uzun paragraflar vardı ama sonuç olarak onlar da yapılabilecek sorulardı. ilk bölüm gayet güzel geçmişti benim için...
    Ama mat2'ye geçtiğimde açıkçası roller değişti.ilk 3 soruyu boş bıraktım. O ana kadar her şey güzel gidiyordu ama bundan sonra her şey tersine döndü. O anda sanki ben soru kitapçığına dönüşmüştüm, kitapçık da bana dönüşmüştü.sınav bana durumu anlayacağınız. Fen2 de pek farklı değildi. 8 dakika kala geçtiğim sosyalden de 15 soru işaretleyebildim. Herkesin zor dediği felsefe sorularına hiç bakamadım bile.
    Ve o an geldi... sınavı erken başlatan gözetmen zilin çalmasına 2 dakika kala "çocuklar kalemleri bırakın. Zaten erken de başladık." Dedi. Kalemlerimi , kimliğimi ve hiç kullanmadığım selpakımı da alıp sınavdan çıktım.
    Sınavdan çıkıp ailenizin yanına gittiğinizde kendinizi "henüz taburcu olmuş bir hasta&" gibi hissettiniz mi? işte ben tam da öyle hissettim.
    Neyse eve geldik, trt2'den netlerime baktım. Sonuç tam da beklediğim gibiydi. "z.kko." akrabalar, arkadaşlar aradı. "sağlık olsun"lar havada uçuştu. Sonra 5 aydır hasret kaldığım bilgisayarımı kurarken yine telefon çaldı, arayan anneannemdi. Sınavımın kötü geçtiğini öğrenince sesi titredi, konuşamadı. "hiçbir yer olmuyor mu?" dedi. "büyük ihtimalle olmaz anane." dediğimde napacağını bilemedi. O da 3-4 kez "neyse sağlık olsun." Dedi. Gözlerim doldu. Çünkü bu "neyse sağlık olsun" diğerlerinden çok farklıydı benim için.
    Sonuç olarak; yıllarca dersanelere bir sürü para veren, daha da önemlisi, sene başında kolum kırıldığında bir ay boyunca benimle aynı odada yatıp en ufak bir kıpırdanmamda bile yanıma gelip kolumu kontrol eden babamı,
    Sırf ben evde daha iyi bir ortam bulayım diye çok sevdiği öğretmenlikten emekli olan annemi,
    Ve geçen yıl bir dizi ameliyat geçirdikten sonra "oğlum ergin, doktor ol da beni tedavi et" diyen anneannemi hayal kırıklığına uğratmıştım.
    Hayallerim de vardı, haliyle onlar da olmadı.
    Son cümleyi yiğit özgür'den alıp kendime uyarlayarak yazıyorum:
    "bi b.k olmaz benden. Koyiim bisiklete."
    78 ...
  42. 273.
  43. sözellerin zor olmasının sayısalları daha fazla etkilediği sınav olmuştur, sayısalların iyi ögrencileri türkce-sosyal1 testlerine toplam 40-45 dakika ayırmaktadır en fazla ve ergenekon iddianamesi gibi paragraf soruları olan türkce testini sadece okumak yarım saat sürdüğü için insanların bütün dengesini alt üst etmiştir.
    3 ...
  44. 274.
  45. ösym'nin bu rezillikten sonra yapacağı en mantıklı iş; katsayıları yükseltmek olacaktır. geçen sene mat2'den 15 tane yapan ile bu sene mat2'den 15 tane yapan bir olmamalı.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük