ölüm

entry4138 galeri133 ses3
    163.
  1. "People fear death even more than pain.
    It's strange that they fear death.
    Life hurts a lot more than death.
    At the point of death, the pain is over.
    Yeah, I guess it is a friend.." *
    2 ...
  2. 162.
  3. düşündükçe kimsenin yaşamında yerimin olmadığını bildiğim, yaşamla ilgili bir şey...
    4 ...
  4. 161.
  5. Ey ölüm
    Yüce kaptan
    Haydi vakit gelsin
    Demir alalım
    Bu ülke sıkıyor beni
    Yola çıkalım

    Öyle korkunç yanıyor ki.
    o ateş beynimizde..
    atlamak istiyoruz..
    uçurumun dibine..
    cennet cehennem ne farkeder..
    yeniyi bulmak için...
    bilinmeyenin derinliklerinde.

    Karanlık bir soğuk
    Komşu mezarlığın
    Solgun sakinlerine
    Herkese ölümlülük
    üşüyen bir hortlağın hazin sesinden.
    2 ...
  6. 160.
  7. karacaoğlan'ın
    "var git ölüm ardıma düşüp yorulma,
    bir zamanda yine gel"
    diye muhabbet ettiği kavramdır.
    3 ...
  8. 159.
  9. öyle gelir ki bazen afallatır, şu satıra ani gelenler gibi;

    "aslı, ölümümden kimse sorumlu değildir. yoruldum yaşamaktan! bensizken de çocuklara iyi bak. organlarımı bağışla. hoşçakal..."

    gerçek yaşamdan alınmış satırlardır malesef. ölüm, bırakın gelmek istediğinde gelsin, erken çağırmayın onu... sonrasında sizsiz bıraktığınız hayatları da düşünün diye düşündüren kelimedir ölüm.
    3 ...
  10. 158.
  11. bizlere göre vakitsiz gerçekleşeni kötü ve üzücü , vakti zamanında gerçekleşeni ise üzücü lakin olağan .
    2 ...
  12. 157.
  13. hayat devam ediyor diye düşündüm, içinden çıkamadım işin hayatının elektrosunu atarken çöpe. belki de hayattı yalan. yüreğimiz ağzımızda çarpa çarpa koştuk, korktuk, heyecanlandık. atmıyor dediler artık kafam karıştı. sağ girdim ölü çıktım doğrusu.
    4 ...
  14. 156.
  15. ruhun bedeni terk eylemesidir. gözlerin açılmamak üzere kapanmasıyla başlayan sonsuza yolculuk.
    3 ...
  16. 155.
  17. koca bir karanlık. Zifiri karanlık. Ölüm ile ilgili insanlığın sadece fikri vardır. Bilgisiz fikri..

    (bkz: soğuk kelimeler)
    3 ...
  18. 154.
  19. hayata dair en gerçek olan...
    çok küçükken aniden oluveren birşey sanılan, ama akşam karanlığı gibi yavaş yavaş çöken.
    küçükken gözyaşı sanılan, aslında yutulamayan bir düğüm olan...
    4 ...
  20. 153.
  21. yaradana hesap vereceğin mahser gününü beklemeye baslamaktır. tek gerçektir. güzelliktir. fazla gecikmeden gelmesi gerekendir .
    2 ...
  22. 152.
  23. 151.
  24. ölümün, yıkımın, çürümenin, yaşlanmanın, yaşamın günlük olguları olduğunuz biliyoruz... hangi doğal olguyu ele alırsak alalım , bu olguda bir başlangıç, gelişim, büyüme ve güç kazanmak için geçen bir süre ve sonunda da yaşlanma ve yok olma döneminin var olduğunu görürüz...
    3 ...
  25. 150.
  26. birinin ölümü duyulduğunda şöyle denir genelde "inna lillahi ve inna ileyhi raciun".. anlamını merak ettiyseniz tıklayıverin be mübarekler.
    4 ...
  27. 149.
  28. her zaman randevusuna sadık kalmıstır.
    3 ...
  29. 148.
  30. dünyadaki kimliğin sona erdiği, herkesin eşitlendiği ve insanların kendi elleriyle hazırladığı devamın, ilk aşaması.
    3 ...
  31. 147.
  32. yer yüzünde yaşıyan her bünyenin bir gun mutlaka tadacağı duymu demek doğru olurmu bilmiyorum ölüm nasıl bir hal onuda bilmiyorum . acaba nasıl oluyor bir den bire hareketsiz kalıyorsun dünya dönüyor. insanlar yasa bürünüyo ardından zamanla unutuluyor acın her perşembe yapılan dualar kalıyor geriye birde güzel anılar.. ölümle ilk 9 yaşımda tanıştım cansız yatan bir bedende babannem yatıyordu her zamanki ama yooo bu her zamanki gibi değildi üstünde beyaz bir çarşaf neden dedim kimde fark etmedi odaya girdiğimi usulca yanına gittim babama lütfen dercesine baktım .. ellerini aradım buldum pamuk elleri soğuktu yüzüne bakmaya cesarat edemedim çıktım odadan aldım ellerimin arasına kafamı düşündünmeye başladım.. artık babaannem yok ama babam, annem, kardeşlerim yaa onlarda giderse dedim başladım ağlamaya.. o gün bugün hergün düşünürüm ölümü.. nefes kadar yakın.. şimdi ütün sevdiklerim yanımda ama ya yarın ???
    4 ...
  33. 146.
  34. çoğu insan ölüme hazır değildir, ne kendi ölümlerine ne de başkalarının.
    şoka girerler, ödleri patlar, beklenmedik bir sürprizdir ölüm onlar için.
    olmamalı oysa. ben ölümü sol cebimde taşırım. bazen cebimden çıkarıp
    onunla konuşuyorum: ''selam yavrum, nasılsın? ne zaman geleceksin beni
    almaya? hazırım''...
    korkunç olan ölüm değil, yaşanan ya da yaşanamayan hayatlardır.*
    4 ...
  35. 145.
  36. "insanlar uykudadır, ölünce uyanırlar."
    hadiste belirtildiği üzere insanlar ölüm olayıyla birlikte canlı ve şuurlu biçimde mezara girerler ve olacakları (evrensel sistemin gereklerini) tahmin ettikten sonra tarifsiz bir pişmanlık yaşarlar.
    3 ...
  37. 144.
  38. 143.
  39. 142.
  40. bu güne kadar milyarlarca kere denenmiş,yanılınmamış mutlak doğrudur. doğmadan önce nasılsak o hale döneceğimiz son.
    3 ...
  41. 141.
  42. öyle veya böyle kaçınılmaz, ne olursa olsun yaşanılacak bir sondur. belki de başlangıç olarak kabul etmek gerekir ölümden sonra yaşanacak hayata.
    3 ...
  43. 140.
  44. nasıl yaşamak bilinciyle doğuyorsa bir bebek ölüm de içimizdeki en derin, bakmaya bile korktuğumuz dehlizlerde gizli olarak hediye edilmiş insana. seçtirmiyor kendini, bazen apansız ,bazen yavaş yavaş çıkıp geliyor saklandığı yerden ve ruhun elinden alıveriyor bedeni sanki ödünç vermişçesine. yine de hep hazırlıksız, hep ani, hep tam da ölümsüzlüğü yakalamaya çalışırken, topraktan korkmadığımızı sanarken, hiç ölmeyecekmiş gibi yaşarken.
    3 ...
  45. 139.
  46. cem karaca'nın sozleri muazzam guzel olan sarkısıdır.başındaki (bkz: riff) deep purple'ın (bkz: child in time) solo sundan alıntıdır.bunu cem karaca da bi soyleşisinde belirmiştir.

    sözlerini de yazayım tam olsun...

    ölüm bana sırıtarak gel
    ölümü öp ne olur
    yüzünde o tanıdık riyakarlık
    çünkü nice dost dediklerim sarılıp öptüklerim
    suratlarında aynı eda ve sahtekarlık
    elbette haksın haktan gelirsin
    kimi gördük ki dünyaya kazık kakmış da kalmış
    heykelin bile dikilse de sen öldükten sonra
    bakarsın tepene kuşlar kakamş
    car atıp şeş oynasam
    gene yenersin beni
    ölüm bana gülerek gel ne olur
    sırtımdan vurdurma beni alnıma sık kurşunu
    karşıma geç yüzüme bak ve öttür baykuşunu
    beni sordun mu ölüm ikiz kardeşin doğuma
    bağlayan ne çözen ne hayat denen düğümü
    kimi havyar yerken kimi soğan cücüğünü
    üçbeş arşın beze sarar da öyle gidersin
    car atıp şeş oynasam yine yenersin beni...
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük